Serdar Arseven

Serdar Arseven

Başkan... Cinayet... BBP’ye sızma çabaları...

Başkan... Cinayet... BBP’ye sızma çabaları...

Kaza mı, cinayet mi sorusuna cevap aramakla geçen iki yıllık sürenin sonunda, başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olmak üzere, meseleyi yakından takip edenlerin kanaatleri oluşmaya başladı.
Merhumu toprağa verir vermez kaleme aldığımız yazıda, dayanakları ile ortaya koyduğumuz üzere...
Cinayet!..

Olan biteni yakından takip edenlerin, “Konuşursam yer yerinden oynar” yollu açıklamalarını kafamızda evirip çevirirken, Tokat’taki bir programda eski Kahramanmaraş Milletvekili Sayın Ökkeş Şendiller’le karşılaştım.
Malûm; Sayın Şendiller, Rahmetli’nin en yakın dava arkadaşlarından.
Bu mutlu tevafuktan istifade, bir sohbet halkası kurduk. İlin önde gelen “ülkücüleri” ile sohbetimiz sırasında, söz döndü dolaştı, Rahmetli Yazıcıoğlu’nun “katline” geldi.
Sayın Şendiller, bu konuda çok dolu...
Özellikle “Olayı anlamak için geriye doğru bir yolculuk yapmak şart” deyince “işe yarar” malzemeler aldık. Siz sevgili okuyucularıma aktarabileceğim birkaç not var...
Mesela...
Şu sözler:
“Rahmetli Yazıcıoğlu’nun etrafında bir ekip oluşmuştu. O ekipten biri Cumhuriyet mitinglerinin desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Özetle, militerlerin her zamankinden güçlü olduğunu, AK Parti’nin kapatılacağını, Cumhuriyet mitinglerine destek vermek gerektiğini ve hatta kendisinin mitinglere bizzat adam taşımak suretiyle destek verdiğini belirtti. Dikkat çekici bir durum; bu adam ABD kaynaklıydı... Partiye, 28 Şubat kaynaklı bazı tiplerin sızdığını da kamuoyu biliyor!.. Büyük Birlik Partisi’nin çizgisine, temel hassasiyetlerine yakışmayan bu tavra birkaç arkadaşla birlikte şiddetle karşı çıktık!..”
Burası çok ilginç değil mi?..
ABD kaynaklı bir adam çıkıyor ve hem de “Divan Toplantısı”nda resmen “darbe ortamını hazırlama” niyetli Cumhuriyet mitinglerine destek verilmesini teklif edebiliyor...

Sayın Şendiller’i dinlemeye devam edelim:
“Bir baktık, Merhum Başkanımızın etrafında, değerlerimizle bağdaşmayan adamların sayısı artmaya başladı. Bunlar, daha sonra neler tezgâhladıkları bütün kamuoyu tarafından öğrenilecek olan birtakım ‘tiplerle’ içli dışlı adamlardı. Rahmetli’ye bin türlü ağız oyunuyla bir tuzak kurduklarını hemen anladık!.. Ve tabii tavrımızı hemen koyduk!..”

Evet, Sayın Şendiller son derece ilginç detaylar aktarıyor...
Anladığım kadarıyla, “Ergenekon, Rahmetli Yazıcıoğlu’nun kamuoyundaki etkinliğinden ve Nizam-ı Alem gençliğinin heyecanından istifade edebilmek için bir tezgah kurmuş!..”

Sayın Şendiller’i dinlemeye devam:
“Sayın Yazıcıoğlu’nu darbe arayışları iyice ortaya çıkan tiplerle buluşturma çabaları hep devam etti. Bu buluşturma çabaları da İngiltere kaynaklı bir adamdan geldi!.. Muhsin Başkan, şükür bu tuzaklara düşmedi!..”

Sayın Şendiller, önemli şifreler veriyor olmalı... “Üzerinde kafa yormaya değer detaylar!..” diyelim...
“Helikopter cinayeti”ne gelelim...
Sayın Şendiller’in dikkat çekici soruları var...
Mesela:
. Bu Çağlayancerit macerası kimin projesidir?
. Fiziken ve siyaseten çok sakat olan bu programı yapanlar bölgeyi ne kadar biliyor? Kimlerle istişare etmişlerdir?
. Seçim sonuçlarına bakalım: Biz yıllarca girdiğimiz seçimler de hep 4. parti olarak çıktık. Çünkü, o ilçede maddi güçle orantılı sonuç alınır. Bu seçimlerde de sonuç değişmedi. Muhsin Yazıcıoğlu gibi bir yiğidin hayatını feda etmiş olmasına rağmen BBP, sonuncu parti olarak çıktı seçimden. Bu organizasyonda ısrarcı olan ‘o zamanın iç unsurları’ sonucu nasıl değerlendiriyorlar?
. O mevsimde Engizek ve Nurhak dağlarının eteklerindeki çetin vadilerin “UÇAN TABUT” tabir edilen malum helikopterle aşılamayacağının hesabı yapılmamış mı?
. Bu “UÇAN TABUT” kiralanmadan önce hangi şirketlerle görüşmeler yapılmış ve ne cevaplar alınmış? Bu görüşmeler kimler tarafından yapılmış?
Kamuoyu vicdanında olduğu gibi BBP tabanında da cevap bekleyen sorulardır benim dile getirdiklerim!..”

Evet, Merhum Yazıcıoğlu, “etrafı” boş bırakılacak bir isim değildi birileri açısından...
O günlerde, Merhum’un etrafı kimler tarafından, hangi usuller kullanılarak ve niçin dolduruldu...
Bugünkü Genel Başkan Mustafa Destici’nin hem de bir önceki Genel Başkan Yalçın Topçu’nun Rahmetli Yazıcıoğlu’nu ne denli sevdiklerini, ona ne denli bağlı olduklarını ve gerçeklerin ortaya çıkması için ne kadar çaba gösterdiklerini çok iyi bilirim.
Bu çabaların devamı olarak, Sayın Ökkeş Şendiller’in söyledikleri doğrultusunda bir çalışma yürüteceklerine de eminim.

Ergenekoncular, bir dönem içeride ne yapmak istediler ve niçin?..
Soru bu!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi