M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

Fizik Güzelliği mi, Ruh Güzelliği mi?

Fizik Güzelliği mi, Ruh Güzelliği mi?

Mutsuz aile tablolarında buna çok rastlıyoruz:

Fizikî değerlerin aşırı kabulü, ruhî değerleri de önemsiz hale getiriyor!

Çünkü, modern hayat tarzı, hep fizikî güzellikleri ön plana çıkarıyor.

“Artist veya manken gibi bir vücuda sahip olmalıyım ki, toplumda değerim artsın, insanların dikkatini çekeyim, herkes beni konuşsun!”

Değer algısı bu olunca, harcamalar da buna dönük oluyor. Genç kız ve kadınlarımız, parfümeri mağazalarının, bijuteri dükkanlarının ve güzellik salonlarının müdavimi oluyorlar. Hatta, estetik ameliyat yarışına bile giriyorlar!

Maneviyat zenginliği, ahlak güzelliği, bilgi ve kültür değerlerine sahip olma, insanın değerini artırıcı unsurlar olmasına rağmen, zaman geçtikçe elden gitmeye mahkum geçici güzelliklere kurtarıcı gibi yapışmak, ileride psikolojik bozukluklara kapı aralar.

Bir kadının, karakterini belirleyen kişilik özelliklerinden çok, fiziksel özelliklerini ön plana çıkartması, kendisine ilginin azalması nedeniyle kendini kötü hissetmesine sebep oluyor.

Eğer, iç alemine, ruh dünyasına ve manevi duygularına yönelip tatmini buralarda bulamıyorsa, bu psikolojiden kurtulmak için kadın bu kez daha çok beden ve dış güzelliğe kendini verecektir. Bu tatminsizliğin sonu gelmez.

Evet, güzel görünme kadınların içinde var olan bir duygudur. Ama, bu durum, ahlâk güzelliğini dışlayıp dış güzelliği önceleyen ve yücelten kültürlerde manken hastalıkları gibi bazı rahatsızlıklara yol açar.

Bu duygunun aileleri ilgilendiren başka bir boyutu da, bazı kadınların fiziki güzelliklerini başkaları için teşhir etmeleridir. Evinde sıradan tuvalet ve basit iş kıyafetleriyle eşini karşılayan bir kadının, eşini kıskandıracak boyutta dışarıya cinsel bir obje gibi çıkması, o yuvanın dağılmasına bir davetiye gibidir. Hele bir de yüzünden düşen bin parça ve yakışıksız sözlerle bir karşılama yapılırsa!...

Peki, kadınlarımız temiz bir kıyafetle ve güzel bir giyimle dışarı hiç çıkmasınlar mı? Hayır, demek istediğimiz bu değil!

Bir insanı insan yapan değerlerin beşte biri dış görünüş ise, beşte dördü bilgi, ahlak güzelliği ve ruhî değerler gibi özelliklerdir. “İyi insan” dediğimizde de anlaşılan şey, herhalde fizik güzelliği değil ahlak güzelliğidir.

Ama gelin görün ki, günümüz magazin kültüründe ve modern hayat tarzında “fiziki güzelliğin varsa alkışlanırsın, göklere çıkarılır ve değer görürsün.” İşte bu anlayış, maalesef günümüz kadınlarını etkilemekte ve aile hayatına da zarar vermektedir.

Kadınların çoğu mutsuzdur ama, neden mutsuz olduklarını çoğu bilmiyor. Bilmedikleri için de, mutsuzluklarına sebep olan anlayışın peşinde kapılıp gitmeye devam ediyorlar.

Kadınlarımız, ne zaman ki, dış dünyadan iç dünyalarına döner, geçici olan fiziki güzelliklerin yerine kalıcı ruhi güzelliklerini güçlendirme ve zenginleştirmeye yönelirlerse, işte o zaman gerçek mutluluğu yakalayacak ve yuvalarına da bunu yansıtacaklardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi