Mehtap Yılmaz

Mehtap Yılmaz

Sarkozi insanoğlu mu yılanoğlu mu Papa?

Sarkozi insanoğlu mu yılanoğlu mu Papa?

Fransa’daki kanun meclisten geçince baktım ki etnik öfke tavan yaptı, dedim ki, Sarkozi de kimmiş yahu? Madem bu kadar kafanızı bozuyor, gelin bu adamı Sebahat Tuncel’e teslim edin ki doğduğuna pişman etsin! Malumunuz, soy ismiyle müsemma bizim savaşçı kızın eli külçe gibi ağır! Eh dağda, kırda, bayırda gezerken kas da yapmış! Tek sillede Sarkozi’yi nakavt edip intikamınızı alır!

Yok, “yine de hıncımızı alamayız” diyorsanız, Mustafa Karnas gibi siz de “Sarkozi insanoğlu değil, yılanoğludur” deyin! Sarkozi’nin gözlerini kapadığı anda aniden nasıl da yılana dönüştüğünü Paranoid Şizofrenik delillerle ispata kalkışıp, tüm TV kanallarından dünyaya ilan edin! Hatta hızınızı alamayıp gerçekten ölümsüz olup olmadığını test etmek için Fransız kamuoyuna onu Eyfel’den aşağı itmelerini tavsiye edin!

Bir bilene danışıp Papa’ya yönlendirin. Bakalım Papa haç gösterince Sarkozi sürüngeni yılan kuyrukçuğunu koyup kaçacak mı? İçinde çıkartılabilir günah var mı? Vatikan, yılanoğlunu asacak mı, yakacak mı?

Kabala mabala ne varsa toplayın. TBMM’de bir araştırma komisyonu oluşturun! Acaba bu yılanoğlu yılandan kurtulmak için aşil tendonundan mı vurmak lazımmış? İnli, cinli, tapınakçı, şövalyeci kim varsa hepsinden araştırıp, soruşturun!

Alfabedeki “F” harfini kovup, dağarcığımıza zorla yerleştirdiğiniz yüzlerce Fransızca sözcüğü, Arapça-Farsça kelimeleri lügatimizden filtre ettiğiniz gibi söküp çıkartın! Yerine Türkçe kelimeler uydurun! Uluslararası ilişkileri lağvedip, Fransa’ya karşı savaş ilan edin... Fransızca dil kurslarını, liselerini kapattırın! Atom bombası atın, Fransız iş adamlarını göz yaşartıcı spreylerle karşılayın! Yiyeceklerine müshil katıp, kapısında yılangözlü Sarkozi yapıştırdığınız tuvaletleri kullanmaya zorlayın!

İşte size mis gibi öç alma taktikleri!

Çünkü intikam duygusuyla boğulmayı görsün bizdeki kamuoyu! Boğulma noktasında bizde ne denge kalıyor ne de muvazene! Ya ifrat ya tefrit... Kantarın topuzunu kaçırdık artık bu ara misilleme yapacağız diye! Bakın, sosyal paylaşım ağlarımız Sarkozi konusunda nasıl çıldırdı! Vaziyet resmen tımarhane!

Oysa biz, bireyi kendi yaşam sınırları içerisinde görebilen köklü bir medeniyetin devamıydık. Hatta bireyi geçmişindeki yanlışlıklarla yargılamayan... Şimdi ne oldu da milli-manevi değerlerden koptuk ve bireyi kuşaklar boyu atalarının kara lekesiyle damgalayacak kadar faşizan bir topluluk olduk? Değerlerimizin kodlarıyla oynayan kimlerdi? Neler bu cehalet noktasına geri döndürdü bizi?

İşin ilginç yanı dini referansları olan kesimden de “Sarkozi’nin annesi Yahudi babası Macar istilacısı” sözlerini işittik! Acaba insan hakları konusunda bu kitlesel teklemelere neden olan gerçekte toplumdaki Sarkozi kızgınlığı mı, etik yoksunluk mu? Başbakanımızın bile Sarkozi’yi babası üzerinden yargılamaya kalkışması yenilir yutulur mu?

İnsan düşünmeden edemiyor, cehalet döneminde kendi öz kızını diri diri gömen, Müslüman kellesi uçuran sahabeler günümüzde yaşasalardı, ilahi referanslarına rağmen yaptıkları her hatada geçmişleri nasıl da başlarına kakılırdı?

Kaldı ki Fransa’da bu yasa meclisten geçmişse bizde de kapı gibi 301. madde var! Onlar, Ermeni soykırımı yoktur demeyi henüz yasakladı. Bizde “Ermeni soykırımı vardır” demek zaten yasaktı! AK Parti sürecinde azıcık törpülense de Hrant Dink’in tetikçisini suça tetikleyen bu zihniyetin devamıydı! Eh onlar da karşıt yasayı kabul etti. Hesaplaştı!

Belki de ‘12 Eylül’ askeri anayasasından kurtulmuş olsaydık bu yasa çıkmayacaktı!

Ayrıca uluslararası ilişkiler noktasında bu yasa bize karşı sürekli olarak bir koz olarak kullanılacağına, bu yasanın tehdidiyle bizden sürekli olarak taviz kopartılacağına kabul etmeleri bizim çıkarlarımız açısından çok daha iyi değil mi?

Yarın ABD’de de bu yasanın onaylanması olası, başka ülkelerde de! Bizde 301 var diye kim bize savaş açtı? Lahavle...

VESAYETİN GÖLGESİ

TBMM’nin üzerindeki askeri gölgenin çekilmesi sivilleşme noktasındaki önemli bir adımdır. Ergenekon davası ve Yeni Anayasal sürecin ağırdan alınmaya başlanmasının kolumuzu kanadımızı kırdığı şu süreçte moral verdi. Emeği geçenleri yürekten tebrik etmeli!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehtap Yılmaz Arşivi