M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

İlkokulun İlk Üç Yılında Dindersi Niye Yok?

İlkokulun İlk Üç Yılında Dindersi Niye Yok?

Türkiye nüfusunun en az yüzde doksanı Müslüman.
Bazıları itiraz etse de, istatistikler bunu söylüyor.
Her türlü yasal ve yapısal düzenlemelerde bunun dikkate alınması doğal.
Doğal olduğu kadar da gerekli.
***
Eğitimde tartışılan yeni sistemde bazı değişikliklere gidileceğini öğreniyoruz.
Şüphesiz bunda halkın taleplerinin etkisi var.
Ama bu taleplerin tümüyle yerine getirildiği söylenemez.
Mesela, Müslüman halkın çocukları için din eğitimi yeni düzenlemede hala kısıtlı.
Benim gibi düşünen milyonlarca Müslüman var.
Bunlardan sadece bir tanesini dile getirelim.
Ve şu soruyu soralım:
“Neden benim çocuğum ilkokula başlar başlamaz din eğitimi alamıyor?”
Resmi cevap şu: Çünkü, ilkokul 4.sınıfa gelinceye kadar din eğitimi müfredatta yok!
Peki, bunun makul bir sebebi veya kanuni bir gerekçesi var mıdır?
Cevap yok!
***
Din denince hemen namaz kılmak, oruç tutmak akla gelmesin!
Dinin ahlak ilkeleri var.
Dinin terbiye-edep kuralları var.
Dinin insan hakları boyutu var.
Dinin ekoloji anlayışı, çevre koruma refleksi var.
Dinin temizlik-taharet vecibesi var.
Dinin, güzel giyinme, güzel yeme, güzel konuşma öğretisi var
Dinin hayvan sevgisi var, canlı-cansız tüm varlıklara rahmetle bakışı var.
Dinin büyüklere hürmet, küçüklere şefkat âdâbı var.
Kısaca, kâmil insan yetiştirme yolunda, daha pek çok erdemli davranış örnekleri var.
Bütün bunlar, küçük yaşlarda öğrenilecek ve kazanılacak alışkanlıklardır.
***
Ne yazık ki, her şeyi kavramaya ve yaşamaya müsait çağda, körpecik yavrularımızı bu hazinelerden mahrum bırakıyoruz.
İlköğretim dördüncü sınıfa geldiğinde de, öğrettiğimiz şeyler kuru bilgiden öteye geçmiyor.
Yani, eğitim değil, sadece öğretim yapıyoruz!
Ama, yeri gelince acımasızca tenkit edip yerden yere vurduğumuz batılılar böyle yapmıyor.
Bir Hıristiyan çocuğu, daha okula ayak basar basmaz, diniyle tanışıyor.
Papazların rehberliğinde iyi bir Hıristiyan olmak üzere yetiştiriliyor, eğitiliyor.
İlkokul dördüncü sınıfa geldiğinde de dini terbiye ve alışkanlıklarını çoktan kazanmış oluyor!
Konuşma ve davranışlarında bunları hemen fark etmek mümkün.
***
Bizde ise, dördüncü sınıfa kadar okullarda din adına tek konu işlenmiyor!
Sonra da kalkıp çocuklarımızdaki davranış bozukluklarından şikâyet ediyoruz:
“Anne-babaya saygıları yok, söz dinlemiyorlar, küfürbazlar, kavgacılar, küçüklerini korumuyorlar, yaşlılara hürmet etmiyorlar, çevreye zarar veriyorlar, hayvanları korumuyorlar…vs.”diyoruz.
Bilmiyorum duydunuz mu?
Milli Eğitim Bakanlığımız, yurtdışındaki vatandaşlarımızın çocukları için ilkokul birinci sınıftan itibaren her sene için “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” kitapları bastırıp oralara gönderiyor.
Çünkü, batı ülkelerinde din dersleri ilkokul birinci sınıftan itibaren okutuluyor.
Böylece, yurtdışındaki çocuklarımız ilkokul birinci, ikinci ve üçüncü sınıflarda da din derslerini almış oluyorlar.
Şimdi Bakanlığımıza sormak gerekiyor:
“Türkiye’de okuyan çocuklarımızın ne suçu var da, üç sene boyunca din dersinden mahrum bırakılıyor?”
***
Madem kurbağaları ürküttünüz, attığınız taşın bir değeri olsun.
Yapılan yeni düzenlemede, %90’ı Müslüman olan şu halkın artık yüzü gülsün!


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi