M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

Kıyamet Ne Zaman Kopacak?

Kıyamet Ne Zaman Kopacak?

Bu senaryoları yeni sanmayın.
Kıyamet spekülasyonları tarih boyunca hep yapıla gelmiş.
İnanan inanmayan herkes kıyameti merak etmiş.
“Bu kıyamet ne zaman kopacak?” diyenler eksik olmamış.
Şimdi de, benzer sorular ve senaryolar konuşulup duruyor.
Hatta kopuş tarihi verenler bile var:
En yakın tarih:12 Aralık 2012 imiş, öyle diyorlar.

***

Herkes her şeyi söyler elbet.
Önemli olan; en yetkili merci’in ne söylediği.
En yetkili merci’ kim?
Kopacağı söylenen kıyamet’in sahibi.
Yani, varlıklar aleminin sahibi yaratıcı yüce Allah.
Son İlahi Kitabında bakalım ne diyor:
“Sana kıyamet saatini ve onun ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Doğrusu buna ilişkin gerçek bilgi Rabbimin katındadır. Onu tam vaktinde ortaya çıkaracak olan O’dur.”(Araf,187).
Verilen cevap çok nettir.
Bu konuda, ne melek, ne peygamber, ne veli, ne bir başkası gerçek bilgiye sahip değildir.
Kıyametin ne zaman kopacağını bilen; ancak yüce Allah’tır.

***

Zaman zaman çeşitli hesaplamalar yapanları görüyoruz.
Bunlar, bazı rakamları toplayıp çıkararak, çarpıp bölerek kıyamet tarihine ulaşmaya çalışıyorlar.
Hatta, ebcet veya cifr hesaplarını kullanarak kesin tarihi tespit etmeye yelteniyorlar.
Kimileri de, bir takım yıldızlara, galaksilere, kozmik aleme bakarak tahmin yürütüyorlar.
Yukarıdaki Kur’an ayeti karşısında hiç birinin gerçekliği ve geçerliliği yoktur.
Hepsi batıl fikirlerdir, tahminden öteye geçmez.
Bir kısım insanlar da, güya peygambere veya evliyaya paye vermek için diyorlar ki:
“Aslında peygamberler veya Allah’ın veli kulları kıyametin ne zaman kopacağını bilirler. Lakin tevazularından dolayı söylemezler. Yahut, söylemeye mezun olmadıkları için konuşmazlar. Ancak, bu bilgilerini sır olarak başkalarına aktarırlar. Onlar da bu sırrı muhafaza etmeye devam ederler…”
Bu tür bir söylemin de hiçbir tutar yeri ve dayanağı yoktur.
Kur’an ayetlerine aykırı bu sözler, aynı zamanda Allah’ı ve O’nun Peygamberini yalancı duruma düşürür.

***

Yukarıda verdiğimiz ayetin devamına bakalım.
“Sanki, sen bilip de onu gizliyormuşsun gibi ısrarla sana soruyorlar. De ki: Kıyametin bilgisi sadece Rabbimin yanındadır. Ne var ki, insanların çoğu bunu bilmiyor.”
Görülüyor ki, bazıları tarafından gündeme getirilen; “Allah, Peygamberine veya veli kullarına kıyamet saatini bildiremez mi?” sorusu havada kalıyor, ayet bunun gerçek cevabını veriyor.
Yine, yüce Rabbimizin Peygamber dilinden bize uyarılarına bakalım:
“De ki: Allah dilemedikçe kendime hiçbir fayda sağlayamam, hiçbir zarar da veremem; zira eğer gaybı bilseydim pek çok hayır elde ederdim, üstelik bana hiçbir kötülük de dokunmazdı. Ama ben, iman eden bir topluluk için bir uyarıcı ve bir müjdeleyiciden başkası değilim.”(Araf,188).
Eğer peygamber, Allah’tan bağımsız gaybı biliyor olsaydı, Hz.Aişe(r.anha)’nın kaybolan gerdanlığından da, Taif’te maruz kaldığı hakaretten de, Uhud savaşındaki hezimetten de…önceden haberdar olurdu.

***

Kıyamet elbet bir gün kopacaktır.
Allah, bunu da bir yasaya bağlamıştır.
Ancak, ayet-i kerime’den bunun çok kısa sürede ve aniden vuku bulacağını öğreniyoruz:
“O kıyamet, göklere ve yerlere bütün ağırlığıyla çökecek ve sizi mutlaka ansızın yakalayıp umulmadık bir anda başınıza kopuverecektir.”
Kozmoğrafya, uzay bilimi, astroloji, falcılar, medyumlar, kahinler, ehl-i batın, her ne ise ve kimlerse bunlar, kıyametin ne zaman kopacağının hesabını yapadursunlar.
Bizler de, kendi kıyametimizin ne zaman kopacağını düşünüp ölüme kendimizi hazırlamaya, iman ve amelimizi zenginleştirmeye çalışalım.
Çünkü, Montaigne’nin dediği gibi: “Ölümün bizi nerede beklediği belli değil. İyisi mi biz onu her yerde bekleyelim.”

Not: KonyaTV Sahur’da Cuma:Prof.Dr.M.Ali Kapar, C.tesi:Müftü Hüseyin Çalışkan, Pazar:Prof.Dr.Mehmet Çolakoğlu konuğum olacak.
twıtter@com/parlakturk

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi