Mehtap Yılmaz

Mehtap Yılmaz

TSK, YAŞ tahta!

TSK, YAŞ tahta!

TSK, bu memlekette resmen YAŞ tahta!


Basanın iflahı kesiliyor! Hani iktidarsan ve başın ağrımasın istiyorsan TSK’daki tıraşı kesecek, uyanık olacaksın. Üniformalıların YAŞ’ına kurusuna bakmayacak, paşa paşa milletin dünyasını dar edenlerin kılına dokunmayacaksın! Bu devran böylece sürüp gidecek ve sen öylece trene bakar gibi, geviş getire getire bakacaksın! Görmeyeceksin, bilmeyeceksin, duymayacaksın...
Herkese karşı lo lo modunda olacaksın veya sahibinin sesi! Tanıklık ettiğin her ne varsa beynine format çekip, hafızanı fabrika ayarlarına geri döndüreceksin. Bu memlekette akıl sahibi olmak tehlikeli ve öldürücü olduğundan salak olacaksın! “Salaklar mutlu ve uzun yaşar” Mehtap sözünü kulağına küpe yapacaksın!

Hah! İşte böyle! Yerli yerinde kalmak istiyorsan YAŞ mevsiminde kaygan zemine ayak basmayacaksın! Aklını başına alacak, boynunu kuzu kuzu vesayetin müşfik tasmasına uzatacaksın! O hangi kapıya bağlarsa orada meleyip, gelmişini geçmişini iplemeyerek, vesayetin efendilerinin ağzına doldurduğu otun tadını çıkaracaksın!

Kırk general ve amirali Hiltonvari koğuşlarında olsun rahat bırakacaksın! (Kırk general ve amiral... Kırkının da kanadı kırık amiral ve general... Paşa gönülleri isterse Ergenekon’a konar, kalkar... Sana ne? Sen kimsin? İktidarda olsan da, çekil!) Haddini bilip işine bakacaksın! Kırk paşa, paşa paşa memleketi evirip çevirirken o kırk paşayı kırklara karıştırmaya kalkışmayacaksın!

Böyle adam olunca bak o vakit tırnağın taşa değiyor mu? Kimse tavuğuna kışt diyor mu? Demir elin ağırlığını kaybediyor mu? Sürü sürü adamlarının tüyüne zarar geliyor mu?
Yavrusunu kaybeden analar ağlıyor mu?

Yok, rahat durmaz, TSK’nın tepesine yuvalanmış paşaların rahatını kaşırsan, keyiflerini kaçırırsan işte böyle sesi dağlardan gelir! Unutma ki mahpushane duvarları sıradan mahkûmlar içindir.
Eğer, işlerine burnunu sokarsan, seni parmaklıkların ardından bile kafeslemeye güçleri yeter! İçeride misin, dışarıda mısın bilmez, dünyanı şaşırırsın! Böyle Ramazan davulcusu gibi Ergenekon’un karnına, karnına vurursan sonucuna katlanırsın!

Ben demiyorum... Varlığını, vesayetin varlığına armağan etmiş, basındaki amiral ve general katkılılar diyor!

“Neden saçların beyazlamış arkadaş?”

AK Parti ağartır mı? Ağartır... İnanmıyorsanız Başbakan Erdoğan’ın iktidar olduğu görüntüsüyle, iktidarın onu getirdiği son görüntüsünü karşılaştırın! Ölümcül bir milletiz vesselam!

Sosyal medya...

Sosyal medya, azaltılmış toplum numunesi gibi... Bana göre eleştirilebilir yanlarına rağmen muhteşem olanaklar sağlıyor! Yani basının, siyasetçilerin, yöneticilerin vs. işi eskisinden çok daha kolay! Toplumu stereoskopik görmek isteyen herkes, toplumu tüm boyutlarıyla gözlemleme şansına sahip artık!

Bu görünürlük, ancak örtük kalarak güvende olduğunu hisseden bir kısım korkak veya aşırı tedbirci insan için fazlasıyla korkunç tabii... Kendinden kaçan, korkan bu gibi insanlar sosyal medyada maskeyle, yani gerçek kimliklerini rumuzlarının arkasına gizleyerek bulunurlar.
Psikiyatride karşılığı nedir bilmem, ama sağlıklı bir kişiliğin tezahürü olmadığı kesin! Bu yüzden bu kaçak güreşenlere tedirginlikle bakıyor, saygı duyamıyorum açıkçası!

Türkçe meali şu, adam yerine koymuyorum!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehtap Yılmaz Arşivi