GAP Gazeteciler Birliği Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz anlattı: “Bir grup ‘Dindar’ meslektaşım, Ramazan günü CHP Genel Merkezi’nde televizyonlara sıkça çıkan bir bayan CHP yöneticisini ziyaret ediyor. Bayan yönetici, ‘Ne içerdiniz?’ diye soruyor.

Bizimkiler oruçlu olduklarını beyan edince, kendisine özel karışım içecekten söylüyor!..”

•

Basit bir ‘durum’ değil mi?..

Hayır değil!..

Sayın Kıymaz’ın verdiği örneğe bakınca hiç değil:

“Adıyaman’da bir Süryani cemaati vardı. Bunların Ramazan günü yemek yediklerini, su içtiklerini asla ve kat’a göremezdiniz. Müslümanlara saygısızlık olmasın, canları çekmesin diye yemeklerini evlerinin ‘maskan’ (kiler) denilen en uzak taraflarında yerlerdi. Ve o günlerde, etrafa koku vermeyen yemekleri tercih ederlerdi. Gayrimüslim dersin ama adamların içinde yaşadıkları toplumun değerlerine, hassasiyetlerine böyle saygısı vardı!..”

Evet...

Bazı CHP’liler milletin hassasiyetlerine gayrimüslim kadar değer vermiyor!..

Yazık!..

•

Düşünebiliyor musunuz; CHP vekili Şafak Pavey çıkıyor ve “Kız Yurdu”, “Erkek Yurdu” uygulamalarına tepki gösteriyor.

“Yurtlar birleştirilmeli”ymiş.

Birleşmiş eğitim!..

Milletin gözünün içine baka baka bu görüşü savunuyor.

Yine bir grup CHP’li kadın “V...ama dokunma!” eylemi yapıyor.

Bir başka grup CHP’li ‘kadın’ Karamürsel sahilinde “Hanımefendiler için” ayrılmış küçücük alanın önünde “Erkek isteriz!” yollu eylem yapmaktan utanmıyor!..

CHP’li vekilin sahibi olduğu otobüs şirketi, vatandaşın namaz kılmasını engelliyor!..

Dahası...

CHP yönlendirmeli gruplar, “Baas için kan feda!” yürüyüşleri düzenliyor.

Bu görüntüleri bir araya getirdiğinizde, Sayın Erdoğan’ın siyasi menfaatleri için çok uygun bir manzara çıkıyor ortaya.

Çıkıyor ama...

Ben yine de, “Ah şu CHP’liler içlerinden çıktıkları bu aziz milletin değerlerine bu kadar karşıt olmasaydı, ah, milletin değerlerini hedef almak yerine sorun alanlarına ilişkin muhalif tavırlar geliştirebilseydi!” diyorum.

CHP, dünyanın en pahalı petrolünü tüketen bir iki ülke arasında olmamızla pek ilgilenmiyor.

Eğitim sistemine yönelik eleştirileri hep “laiklik” bağlamında, CHP’den eğitimin “kaliteye dair” sorunları hakkında rapor filan görmüyoruz.

Hayvancılık bunları hiç ilgilendirmiyor, tarım kesiminin diğer problemleri, taşeron işçilik, sosyal güvenlik alanındaki hak kısıtlamaları bunlara dair adam akıllı çalışmaları yok.

Hatta hiçbir çalışmaları yok!..

KK’nın vecizesi ; “Sıçan geçer yol olur!..”

Mehmetçik, izin yolunda “özel hava yolu” şirketi tarafından resmen soyuluyor, Mehmetçik’in bir dolu sorunu var, CHP yok!.

•

Milyon çeşit belayla uğraşan İktidar Partisi;

“Kardeşim, iki yüz yılın birikmiş sorunları ile boğuşuyorum. ABD ve AB ekonomileri ayakta kalma mücadelesi veriyor. Etrafımız ateş çemberi. Taşeron terör örgütü bizi indirmek için her türlü pisliği yapıyor. Darbecilerle mücadelemizi görüyorsunuz, 28 şubatın eğitim modelini biz ortadan kaldırdık vesaire...” dediğinde...

Ve vatandaşa dönüp:

“Oyunu bana vermeyip de kime vereceksin, bu CHP’yi mi! Ben gideyim de kim gelsin, bu CHP mi!” diye eklediğinde ne karşılık vereceksin?!..

Hepimiz haklı olarak BDP’lilere kızıyoruz...

Ama, benim gördüğüm o ki, CHP bu ülkeye BDP’den çok daha fazla zarar veriyor!..

DEVLET HANGİ BÖLGEYE NE KADAR YATIRIM YAPTI?..

Bu da sıkça sorulanlardan...

Hemen cevap verelim:

“Devletin son 10 yılda terör bölgesine yatırımlarının toplam maliyeti 32 milyar TL iken bu rakam Orta Anadolu için 19, Karadeniz için 26, Akdeniz için 13, Marmara bölgesi için 21 milyar TL. Yani içinde başkenti bulunduran Orta Anadolu’ya 19, dünya ticaretinin metropollerinden İstanbul’u bulunduran Marmara’ya yatırım 21 milyar TL.”

Arz olunur.