Ahmet Varol

Ahmet Varol

Kapıdan Giremeyince Balyozlar Elde

Kapıdan Giremeyince Balyozlar Elde

Mısır’da halkın desteğiyle iktidara gelenlerin en önemli sıkıntılarından biri dünyaya kendilerini anlatma konusunda büyük zorluk çekmeleri. Çünkü uluslararası emperyalizmin organize ettiği fitne cephesi aynı merkezden yönlendirilen medya organlarıyla işbirliği içinde. O yüzden Mısır halkının özgürlük mücadelesine taraf olanların ve bu ülkedeki siyasi otoritenin uluslararası emperyalizmin güdümünden tamamen çıkmasını arzulayanların bile gelişmeleri yanlış algıladıklarını veya değerlendirdiklerini görüyoruz.
Her şeyden önce Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin referandum öncesinde gerçekleştirdiği yetki düzenlemesinin amacı kendini yeni bir diktatör haline getirmek değil Hüsni Mübarek döneminden kalma kurumların yetkilerini sınırlayarak referandum sonuçlarını keyfi bir şekilde iptal etmeye kalkışmalarına müsaade etmemekti. Böylece referandum sonuçlarının ve halkın seçtiği ya da seçeceği meclisin güvence altına alınması isteniyordu. Ayrıca bu kararlar kalıcı değil geçiciydi. Yani siyasi otoritenin, devlet kurumlarının yetki alanlarını belirleyecek bir anayasa çıkarılmasına kadar. Mursi’nin söz konusu kararları iptal etmesi ise bir geri adım gibi görünse de amacı fitne çetesinin gerekçesini ortadan kaldırmaktı. Ama referandumdan çıkacak sonuçların güvence altına alınması için yeni bir yetki düzenlemesi yapıldı.
Fitne çetesinin başını çekenlerin kimler olduğuna bakarsanız çoğunun daha önce cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olduklarını ama kazanamadıklarını görürsünüz. Yani ön kapıdan usûlüne göre girme girişiminde bulunmuş ama Mısır halkı onlara müsaade etmemiştir. Bunlar gerçekten halkın onayladığı ve desteklediği kişiler olsaydı söz konusu girişimlerinde başarılı olurlardı. Bunu başaramayınca Mısır halkının “baltacılar” diye isimlendirdiği provokatörlerin eline balyozları, yangın çıkarma araçlarını vererek binanın arka duvarını yıkma çabası içine girdiler ve oradan girme tehdidinde bulunmaya başladılar.

Ama bu tehdit ve sabotajları boşunadır. Daha önce de dile getirdiğimiz üzere özgürlük mücadelecileri bu sonucu haklı bir mücadeleyle ve meşru yollardan kazanmıştır; baltacıların kabadayı usûlüyle geri almasına izin vermeyecektir. Fitne çetesinin sabotajları karşısında itidalli davranmaları, Hüsni Mübarek kalıntılarının binanın arka duvarını yıkarak şiddet ve sabotaj yoluyla kontrolü ele geçirmelerine de göz yumacakları anlamına gelmez. İslâmî hareket kanının son damlasına kadar kazanımını savunma konusunda kararlıdır.

Fitne çetesi güya “Ulusal Kurtuluş Cephesi” adında bir sabotaj ve şiddet komitesi oluşturdu. Bu komitenin adı Türkçeye bazen “Vatanı Kurtarma Cephesi” olarak çevriliyor. Bu çeviri hatalıdır. Çünkü komite kendini Arapçada “Cephetu’l-İnkazi’l-Vatani” olarak adlandırıyor. Vatanî, ulusal anlamına gelir ve ayrıca burada isim tamamlaması değil sıfat tamlaması içinde geçiyor. Yani “Vatanı Kurtarma Cephesi” anlamı kastedilseydi, “inkâz” kelimesinden önce harfi tarif ve “vatan” kelimesinden sonra nisbet yâ’sı kullanılmazdı. İsim ne anlama gelirse gelsin maksat ülkeyi karıştırmak, halkın özgürlük mücadelesiyle kazandığını fitne, sabotaj, anarşi, terör ve kargaşa yoluyla geri almaya kalkışmaktır ki Mısır halkı Allah’ın izniyle buna izin vermeyecektir.

Mısır yönetiminin referandumun tarihini ertelememesi, referandumun iptali için fitne çetesinin başvurduğu mahkemenin de görevsizlik kararı vermesi üzerine bu çete tavrını değiştirerek sandık başına gitme ve “hayır” oyu kullanma kararı aldı. Belki “hayır” oyunun sayısını artırabilmek için paranın gücünü kullanabileceklerini ve insanları bu yolla “hayır” oyu kullanmaya teşvik edebileceklerini düşünüyorlardır. Tıpkı bir eyleme katılma karşılığında elli cuneyh vermek suretiyle yoksulları meydanlara çıkarıp belli bir kalabalık oluşturdukları gibi. Ama bir yandan da ülke genelinde paranın istenen sonucu almaya yeterli olmayacağı endişesi taşıyor olmalılar ki referandumun hemen öncesinde yeniden ortalığı kızıştırma, değişik yerlerde sabotajlar çıkarma, ulaşımı engelleme, sosyal hareketliliği durdurma gibi çirkin planlarının olduğuna dair haberler medyaya yansıdı.

Fakat yöntemleri onların kirli yüzlerini, kimlerle bağlantı ve işbirliği içinde olduklarını açığa çıkarıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ahmet Varol Arşivi