Başbakan Tayyib Erdoğan’ın Gazze’ye ziyaret planını açıklamasından sonra ABD’nin yeni Dış İşleri Bakanı Jhon Kerry ile Filistin Özerk Yönetimi’nin değişmeyen başkanı Mahmud Abbas’ın Türkiye’ye  ziyaretleri oldu. Her ikisi de Erdoğan’ı söz konusu ziyaret planından vazgeçmeye ikna edebilmek için uğraştılar. Hatta Filistin medyasına yansıyan haberlerde Abbas’ın Türkiye ziyaretinin tamamen bu amaç için olduğu dile getirildi. Yardımcılarının da onu haklı çıkarmak için medyaya çeşitli açıklamaları oldu.

Bu girişimler Gazze üzerindeki ablukanın sadece siyonist işgalcilerin uygulamalarıyla devam etmediğini bir kez daha gösterdi. Kerry’nin girişimini insanî değerler açısından onaylamak mümkün olmasa da temsil ettiği ülke ve zihniyet açısından normal karşılamak mümkündür. Fakat asıl düşündürücü, Filistin halkının başkanı olduğu ve onu temsil ettiği iddiasındaki Abbas’ın girişimidir.
Bugün iktidarlarını kaybetmemek için yönettikleri halkları toptan imha etmekten bile çekinmeyen diktatörlerin bu halkları ne kadar temsil edebileceklerini ve onlarla aynı paralelde durabileceklerini gördük. Gazze’de siyonist işgalcilerin katı kuşatmaları altında tutulan halkın üzerindeki ablukanın sürmesi için çaba sarf eden Abbas’ın zihniyetini de Erdoğan’ı Gazze ziyareti fikrinden vazgeçirmek için gerçekleştirdiği Ankara ziyaretinden okumak mümkündür. Fakat bu zihniyeti yeterince tanıyamamış vatandaş onun girişimini Filistin halkına fatura edebilir ve halkın ziyaretten memnun kalmadığı sonucu çıkarabilir. Oysa sadece Gazze ahalisi değil bütün Filistin halkı ziyaret kararından son derece memnundur ve gerçekleşmesini dört gözle bekliyor.
Abbas’ın girişimini haklı çıkarmaya çalışan yardımcılarının iddialarına göre bu ziyaret Gazze’deki yönetimi onaylama anlamına geldiğinden, Filistin içindeki ayrılığın daha da kökleşmesine neden olacakmış. Oysa her şeyden önce Filistin halkının seçtiği dolayısıyla meşru olan yönetim zaten bu yönetimdir. Ramallah’taki yönetim Filistin Anayasası’na aykırı olarak ve Meclis’in güven oyuna başvurma ihtiyacı duymadan kurulduğu gibi Abbas’ın başkanlık süresi de 2009’da bitmiştir. Anayasaya göre başkanın görev süresinin bitmesinden sonra seçim yapılamazsa geçici başkanlığı Meclis Başkanı yapar. Dolayısıyla anayasaya göre şu an meşru başkan Dr. Aziz ed-Duveyk’tir.
Üstelik şu işe bakın ki siyonist işgal yönetiminin dış işleri bakanı Ramallah’taki gayri meşru yönetimi ziyaret ettiği zaman Filistin’deki ayrılığın kökleşmesine neden olmuyor da Türkiye Başbakanı insanlık dışı ablukayı etkisiz hale getirme amacıyla Gazze’yi ziyaret edince ayrılığın kökleşmesine neden oluyor! Hatta Abbas yönetimi sadece, Filistin topraklarının işgalcisi ve sahipleriyle savaş halindeki işgal yönetiminin bakanlarını ağırlamakla ve ziyaret etmekle yetinmeyip imzaladığı güvenlik işbirliği anlaşması gereği bu yönetim hesabına siyasi amaçlı tutuklamaları sürdürürken bunun ayrılığın kökleşmesine yol açtığını gündemine almak istemiyor.
Erdoğan’ın Gazze ziyareti, Filistin’de ihtilaf halindeki siyasi gruplardan herhangi birini diğerine karşı destekleme amacı taşımazken bölgeye uygulanan insanlık dışı ambargo ve ablukanın etkisiz hale getirilmesi açısından önemli bir atak sayılacağı için tüm Filistin halkının yararına olacaktır. Bunu işgalciyle işbirliği içindeki Mahmud Abbas da çok iyi biliyor ama kendi iktidar hesapları için ablukanın da kırılmamasını istiyor. Zaten Filistin içindeki bölünmenin devam etmesinin hatta kökleşmesinin asıl sebebi de onun bu tutumu ve işgal devleti hesabına siyasi tutuklamaları sürdürmesidir.
Not: Yarın (27 Nisan Cumartesi) saat 18.00’de inşallah İstanbul Fatih’te Küresel İnsani Yardım ve Siyasi Eğitim Merkezi (KİSEM)’de Mescidi Aksa’yı bütün külliyesiyle görüntülü tanıtma amaçlı bir konferansımız olacak. Bilindiği üzere Türkiye’de Mescidi Aksa hakkında eksik ve hatalı bilgiler bulunuyor. Bu mabet sadece bir mescitten değil kapsamlı bir külliyeden oluşmaktadır. İşgalciler ise etrafını kuşatmaya aldıktan sonra kademeli bir şekilde yahudi mabedine dönüştürmek için çeşitli oyunlara başvuruyorlar. Eksik veya hatalı tanınması onların bu konudaki planlarına yarıyor. KİSEM, İskenderpaşa Mah. Cazip Sok. No: 6-A Fatih adresindedir.