Mehmet Koçak

Mehmet Koçak

Büyük siyasi hedefleri olan gücün başarısız operasyonu

Büyük siyasi hedefleri olan gücün başarısız operasyonu

Taksim Gazi Parkı olayları ve devamında yaşananlar, Amerika ve Avrupa ülkelerinin, birbirini takip eden peş peşe açıklamaları ve AP’nin aldığı karar dikkat çekmiştir. Ekonomimize yapılan müdahaleler ile medyalarında yer alan haber ve yorumlarla sürdürülen karalama kampanyaları bir dış müdahale olduğu gerçeğini göstermiştir.

Sosyal medya üzerinden halkı kışkırtmak için türlü yalanlara başvurdular. Fitne ve fesat yayarak olayların büyümesine sebep oldular… Etrafı savaş alanına cevirdiler, yaktılar, yıktılar… Çapulcular hâlâ bu eylemleri farklı şekillerde sürdürerek ülkeyi bir kaos ortamına sürüklemeye çalışıyorlar…
Hukuk devleti, güçler ayrılığı, toplanma ve gösteri, basın ve düşünce özgürlükleri demokrasilerde belirlenmiştir. Ancak bu olaylar, demokratik hak arayışından çıkmış dış destekli bir müdahaleye dönüşmüştür.
Olaylar; büyük siyasi hedefleri olan dış destekli bir gizli güç tarafından hem desteklendi hem de kışkırtılmıştır.
Bu gücün sokaklarda araması ise yanlış olur. Sokaklarda polisle çatışan çapulcular ise taşeron örgütlerdir. Demokratik haklarını kullanmak için sokaklara çıkanlar geç de olsa bir oyunun içine düştüklerini anladıkları için çekilmişlerdir.
Bu gücün dış bağlantıları; dünyayı idare eden egemen güçlerin merkezindedir. Ülke içinde ise “Kemalizm” maskesi altında devlet kurumları içindeki hukuk dışı yapılanmalardır.

JAKOBEN ELİTLER DEVLETİNDEN, DEMOKRATİK TÜRKİYE’YE

Tarihten bugüne yaşanan ihanetleri irdelemeden gerçekleri ve oyunların tarihçesini bilmeden bugünü tam olarak anlamak mümkün değildir. Çünkü, değişen ve yeniden yapılanma sürecindeki ülkemizde geçmişin kalıntıları değişime ve dönüşüme karşı direnmektedir.
Cumhuriyet döneminde yeni rejimin kuruluş felsefesine uygun olarak yapılan köklü değişimler devrim diye ilan edilmiş ve bu devrimleri halka dayatma yoluyla kabul ettirme adına devlet kurumları içinde yeni bir jakoben örgütlenmeye gidilmiştir.
Nedir bu jakobenizm?.
Egemen güçlerin, ideolojilerini tepeden inmeci veya dikte ederek topluma kabullendirmesini amaçlayan politik akımdır. jakobenizm bir ideoloji değil, yöntemdir…
 Osmanlı’dan Cumhuriyete miras kalan İttihat ve Terakki’nin bir devamı niteliğindeki CHP; bu elit jakobenlerden oluşuyordu. Aristokrat gelenekten yetişmiş bu elit jakobenler yeni devletin tek sahibi ve yeni rejimin yılmaz savunucuları olarak kendi deyimleriyle yeni bir millet yaratmayı hedefliyorlardı.
Bu milleti millet yapan değerleri hiçe saydılar, İstiklal Mahkemelerinde binlerce insan göstermelik mahkemelerde idam edildi.
Kurtuluş savaşının en kudretli komutanları hain ilan edilerek hem ordudan hem de ülke yönetiminden uzaklaştırıldılar. Dersim isyanı ve Menemen olayları bahane edilerek toplu katliamlar gerçekleştirildi. Hedefleri, gücü gösterip rejime boyun eğdirmekti.
Çok partili sisteme geçildiğinde milli iradeye sahip çıkıp, boyun eğmeyen ve bu gidişi durdurmak isteyen iktidarların kimisi yargı yoluyla, kimisi darbeler sonucunda; kimileri de post modern tabir edilen darbelerle veya muhtıralarla yönetimden uzaklaştırıldı.
Bugün yaşananlar bu olayların merkezinde yine o gücün direnişi bulunmaktadır. Elit jakobenler resmi ideolojinin ezberlerini bozan ve o elit jakobenlerin saltanatına son veren AK Parti iktidarından fevkalade rahatsızlar. Geçmişle yüzleşmek ve darbelerin sorgulanmasını kabullenemiyorlar. Türkiye’de başlatılan yeniden yapılanma ve toplumsal dönüşüm onları korkutmuştur. Kısacası; bugün, elit jakoben devlet yapısından demokratik devlete dönüşümün sancıları yaşanmaktadır.
Yaşanan olayların özeti ise şudur; Türkiye’deki toplumsal değişim ve dönüşüme direnen elit jakobenler ile; “Güçlü bir Türkiye” istemeyen güçlerin bir ortak operasyonuyla Başbakan Erdoğan tasfiye edilmek istenmiştir. Başbakanımızın kararlılığı ve milletimizin sahiplenme duygusu içindeki desteğiyle operasyon engellenmiş oyun bozulmuştur.
Başbakan Erdoğan’ın deyimiyle “dostumuzu düşmanımızı tanıdık”. Bundan sonra benzer oyunların ve oyunların tekrarlanmaması için tedbir almalı hem de yasal düzenlemeler geciktirilmeden yapılmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mehmet Koçak Arşivi