MHP Genel Başkanı’nın grup konuşmasını izledik ve geldik.
¥
Sayın Bahçeli’nin Başbakan Erdoğan tarafından ortaya atılan daraltılmış bölge seçim sistemine karşı çıkması gayet yerinde.

Zira, MHP’nin bu sistemden zararlı çıkma ihtimali çok büyük.
Bu sistem daha çok birinci partiye çalışır; ikincilik mücadelesine girişecek ve birbirlerinin oylarından yiyecek olan CHP ve MHP kayıplara uğrar..

Önceki seçim hesabını, “2009 yılındayız, 2009’un sıfırlarının üzerine çarpı koyun, ne kalır 2 ile 9. Şimdi 2 ile 9’u toplayın 11 eder. Şimdi de 29’a 11 ekleyin yüzde 40. Bunlar tesadüf olamaz” formülüne dayandıran Sayın Bahçeli, “hurafe”den gerçeğe dönmüşse ve seçim sistemi gibi “reel” meselelere zihin yormaya başlamışsa, kendisini ancak takdir ederiz.
Bir de “Genel Merkez”i biraz olsun çalıştırırsa çok daha iyi olacak.
MHP’nin birimlerinin çoğu fevkalade âtıl durumda.
Partinin resmi internet sitesindeki en son raporlar bile bayat.
Mesela “Adalet” gibi hayati bir başlık altındaki en son ve “tek” raporları 2005 yılına ait. Aradan sekiz yıl geçti, onca kritik düzenleme yapıldı; Ergenekon, Balyoz, 12 Eylül, 28 Şubat davaları görüldü, görülüyor…

Genel Merkez, bunca zamandır, “Adalet” başlığı altında bir çalışma yapmadı mı?..
Yaptı da resmi internet sitesinde yer vermeyi mi unuttular?..
¥
Partideki atalete dikkat çekmem, aslında, Bahçeli politikalarının “tek eksenliliğine” vurgu amacını taşıyor.
Tek eksenli politika kolaydır; bir yere çakılı kalır, işinizi sloganlarla götürürsünüz.
Bu sizi en azından ayakta tutar; başında bulunduğunuz güçlü gelenek, bu geleneğe kemikleşmiş bağlılık gibi faktörlerin desteği ile idare edersiniz.
Merak Konusu:

Bu ülkede PKK terörü olmasaydı Sayın Bahçeli, hangi zemin üzerinde siyaset yapardı?..
Sayın Bahçeli ve ekonomi?.. Sayın Bahçeli ve dış politika?..
İktidar ortaklığıyla geçen “Sol patronajlı” dönemden akıllarda kalanlar fazla neş’e telkin etmiyor.

Sayın Bahçeli, bugün muhalefette; koalisyon ortaklığının yüklediği sorumluluklardan dolayı o gün sergileyemediği aktiviteyi bugün pekala ortaya koyabilir…
Mesela, defalarca dikkat çektiğimiz bir konu; bankaların bu milleti çeşitli adlar altında perişan etmesi.

Sayın Bahçeli’nin bu bankalara yüklenmekten imtina etmesinin sebebi ne olabilir?..
“Faiz lobisinden çekiniyor.” denilemeyeceğine göre, ne demek lâzım?..
“Yandaş” diyerek hedef aldıklarından bendeniz, AK Parti’yi bu konularda defalarca uyarmışken; Sayın Bahçeli “banka komisyonları, (sözde) hizmet bedelleri vs.” yollu meselelerin üzerine niçin ısrarla gitmez?
¥
Bu türden meselelerle pek de ilgilenmeyen Sayın Bahçeli, daha önce dile getirdiğimiz “dostane” eleştirilere kulak tıkamışçasına “Gezi zekalı” vandalları savundu dün.
Şu sözler:

“Gezi Parkı hadiselerinde, gencecik evlatlarımızın bireysel hak ve özgürlük taleplerini gazla, tomayla ve şiddetle bastırırken, teröristlere özgürlük bonkörlüğü yapmak insanlığın, ahlakın ve tutarlılığın neresine sığmaktadır?”
¥
Sayın Bahçeli, Gezi olaylarını hangi derin sol terör örgütlerinin tezgahladığını görmemiş olabilir mi?..

Binlerce fotoğraf; derin solun bütün terör örgütleri orada, Abdullah Öcalan’a çiçekli bağlılık “antları” içen zâtın gençleri orada…
Camiye, esnafa, polise ölümüne saldırılar da ortada…
Sayın Bahçeli nasıl olur da, polisi suçlar ve vandalları adeta aklar?
¥
MHP Genel Başkanı, Gezi olayları sırasında “sokak şiddetine” karşı çıktığı için azgın azınlığın tepkisine hedef olmuş, kahir çoğunluktan takdir almıştı.
Şimdi ise…
Bakın Sayın Bahçeli’nin şu sözlerine:
“Yarın çocuklarımızın aileleri okulları sardığında, hep bir ağızdan Andımızı okuduğunda, Başbakan ve hükümeti ne yapacak, mesela bunlara da gaz sıkacak kadar gözü dönecek midir?”
(Bu provokasyonlara zemin hazırlama potansiyeli olan bir ifadedir. Sayın Bahçeli’nin sokağa ilişkin nazik tavırları ile hiç mi hiç örtüşmemektedir.)
¥
Sayın Bahçeli, CHP’den gelebilecek yüzde 1’lik oyun hesabını yaparken, öbür taraftaki yüzde 80’lik potansiyeli elinin tersiyle itmiş oluyor.
¥
Karar verme yetkisi Sayın Erdoğan’da olsaydı, CHP için Kılıçdaroğlu ve MHP için Sayın Bahçeli’den iyisini bulabilir miydi?
Emin değilim.