Bir yazı yazdım, maillerim arttı…

Bir haber okudum, beynimde şimşekler çaktı…

AK Parti-Dershane başlıklı yazımdan sonra “sen git kumda oyna” diyen de oldu, “dik duruşunuzdan dolayı teşekkür ederiz” diyen de.

Her iki taraf da sağolsun.

Beni en çok sevindiren mailler eğitim sistemine ilişkin olanlar,bilgi barındıranlar. Onlardan çok şey öğreniyorum doğrusu.

Dershane tartışması devam ede dursun, övüle övüle yere göğe sığdırılamayan seçmeli derslerden bazılarının kitapları ortada yok. Geçtiğimiz son 4 gün içinde dağıtılmadıysa tabii.

Soruşturdum, Kur’an derslerinin kitabı geçen sene Kasım ayında öğrencilerin eline geçmiş.

Durum bu sene de aynı. Altıncı sınıfların Temel Dini Bilgiler kitabı ile Kur’an kitabı ortada yok.

Ne de olsa seçmeli ders. Not yok, ödev yok belki de ders, öğretmen bile yoktur.

Dersin faydası, öğrencinin bilgisi, öğretmenin performansı neyle ölçülüyor ki?

“MEB en iyisini bilir” deyip geçelim.

Gelelim okuduğum habere. Ancak filmi biraz geriye saralım…

Malum yazımdan sonra yıllardır görüşmediğimiz öğretmen dostumla yemekte buluştuk. Dönüp dolaşıp konuyu kürkçü dükkanına getirdim “ne olacak bu iş?” dedim.

O, dershane tartışmasına hiç girmedi. İHL kökenli olduğu için soruma “İHL’nin hali” olarak cevap verdi.

İHL’leri açtık ancak buradan mezun olacakların önü açık mı? Bakalım..

Her 8.  sınıfa gelen öğrenci, lise tercihi için SBS’ye  girecek. İmtihan sonrasında  Anadolu, Fen, Anadolu İHL veya Anadolu Meslek Lisesi vs. tercih edecek. Artık girebilirse…

Baraj puanı geçemeyenler için yollar meslek lisesine ya da imam hatibe çıkıyor. Üçüncü yol yok.  Tabela değişikliği ile her yer Anadolu Lisesi olduğu için mahalle mektebine gönderemiyorsunuz evladınızı.

Torna tesviyeci, marangoz, hemşire olmak istemeyenler için mecburi tek yön İHL kalıyor. Dünya görüşünüz, yaşantınız uysa da uymasa da.

İşte tam burada okuduğum haber başlığı devreye giriyor: “İHL’de müdürden öğrenciye  müstehcen resim dayağı.”

Peki , Fen ve Anadolu lisesine giren öğrencinin üniversiteye girişte dershaneye  ihtiyacı olmayabilir(miş) ama ya İHL’lilerin?

Hadi Anadolu İHL’de okuyanların da ihtiyacı  yok, elek altında kalıp İHL’ye gidenler ne olacak?

Bir haberi de beraber okuyalım: “Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu,  ‘Ciddi bir hemşire açığı var. Bu yıl olağanüstü bir taleple karşılaştık. Gerek milli eğitim gerekse özel liselere geçen yıllarda 22 bin olan talep 70 bine çıktı. Bu yıl kaydını yapmış olanlar hariç 2014’ten itibaren sağlık meslek lisesine kaydolanlar hemşire olarak mezun olamayacak. Artık hemşire, ebe ve teknisyen olmak isteyenlerin lisans mezunu olmaları gerekecek.’ ” diye konuştu.

Bu, meslek lisesine gidenler meslek sahibi olamayacak demek. İHL’den mezunlar ne iş yapacak? Camide imam olma devri çoktan geçti…

Eskiden, askerlik süresinin uzun olmasının sebepleri arasında; işsiz genç nüfusu elde tutmayı da sayarlardı..Askerlik kısaldı, meslek sahibi olmanın süresi uzadı yani.

İmam hatip mezunları dernekleri bu gidişattan memnun mu? merak ediyorum.

***

Bir yıl önce, 12 Ekim 2012, yazdığım “Dershane Operasyonu Kimin İçin?” başlıklı yazımda “Sık sık Cemaat-AKP çatışması olduğu iddia edilen bu dönemde, dershanelerin kaldırılmaya çalışılmasının Işık Evleri’ne çok çok önceleri dershane denmesinin etkisi mi var acaba?” diye sormuştum. Cevabını Taraf Gazetesi’nin bugünkü manşetinde buldum.