Ersoy Dede

Ersoy Dede

Derhal anayasa değişikliği

Derhal anayasa değişikliği

Ankara’da trafik karışık.. Ergenekon ve Balyoz davaları başta olmak üzere, büyük siyasi davaların üzerine düşen “kumpas” gölgesinin temizlenmesi için düğmeye basıldı.. Bir kumpas yapıldı mı, yapılmadı mı, bunu bilebilmenin ancak bir tek yolu var. O da yeniden yargılama.. Bunun için 27 Nisan Süreci’nin baş aktörü Sabih Kanadoğlu, pratik bazı formüller ortaya atarak kafa karıştırıyor. Diyor ki Kanadoğlu; “CMK 310. Madde uygulanırsa sorun çözülür”.. İçeriğine baktığımızda görüyoruz ki, bu madde uygulanırsa, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı hükmün “sanık lehine” bozulması için Yargıtay’a başvurabilir.. Bu şartlarda örneğin onaması tamamlanmış ve hükümleri kesinleşmiş olan Balyoz Davası’nın dosyası,  9. Ceza Dairesi’nde değil, Ceza Genel Kurulu’nda görülür. Sabih Kanadoğlu’nun pratik önerisi bundan ibaret.. Bu tür kestirme yolları teklif edenlerin niyetlerinin ne olduğunu bilmiyorum. Ama sonuçlarına dair bazı öngörülerim var kuşkusuz.. Bana, yeniden yargılamanın bu yolla yapılmasını teklif edenlerin “peki ama ne değişti ki?” sorusunun yanıtını vermesi lazım.. Balyoz gibi bir dava var ortada. Ve bu davada verilen kararların üzerine, bugünkü paralel yargı iddiaları doğrultusunda gölge düşmüş durumda.. HSYK bugünkü yapısı ile yerinde duruyorken, Yargıtay’ın kadroları aynı iken isterseniz 30 kere yargılayın, ne değişecek ki?.. 

HSYK İSTİFA ETMELİDİR

Bakın eğer bir yeniden yargılama yapılacaksa, hemen dar kapsamlı bir reform için hazırlık yapılmalı. Bu konuda sürecin fiili tetikleyicisi olan TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun durduğu yer son derece önemli. Netice itibariyle, Sayın Kılıçdaroğlu alınmasın ama, Feyzioğlu’nun CHP içinde etkilediği bir kitle var. Hatta ciddi ciddi CHP Genel Başkanlığı için Sayın Feyzioğlu’nun hazırlık yaptığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla bugün atılan bu adımları öyle okumak lazım.. Daha evvel defalarca yazdım, yine ifade ediyorum.  Bugün siyasetin, millet iradesinin hakim gelmesi için gereken gayreti gösteren kimse, yarın siyaset sahnesinde de o olur.. Kim kendince iktidarı yaralamak için ittifak arayışı içinde olur, onun da helvasını yeriz. Kısa vadeli hesaplar yapmasın kimse. Bugün CHP bir kanun teklifi veriyor. Oysa kanun tekliflerinden çok daha fazlasına ihtiyacımız var. bir anayasa değişikliğine… O yüzden Metin Feyzioğlu’nun CHP içinde tesir edebileceği güce dikkat çektim. Bu noktada başta HSYK’nın yapısı olmak üzere çeşitli değişiklikleri beraberinde getirecek bir düzenlemenin acilen çalışmasının yapılması lazım.. Ama evvela HSYK’nın, yayınladıkları bildiriyle Danıştay’ın Adli Kolluk Yönetmeliği ile ilgili kararını etkilediğine inanılan 13 üyesinin istifa etmesi şart.. Zira kamuoyu bundan böyle HSYK’nın vereceği her türlü karara şüpheyle yaklaşacaktır.. Bakın örneğin bu kadar kavganın gürültünün ortasında, HSYK Turan Çolakkadı’yı görevden alsa, Zekeriya Öz’ü “Başsavcı” olarak görevlendirse, kim ne diyebilir?..  

SİLİVRİ BOŞALIR!

Yeniden yargılama ile ilgili kaygıları olanlar var. Olabilir. Ama unutulmamalıdır ki, bir delil üretilme, haksız itham vesaire gibi “kumpas” kelimesinin altını dolduracak iddialardan söz ediliyor. Dolayısıyla cebir ve şiddet yoluyla seçilmiş hükümeti devirmeye yönelik faaliyet içinde olduğu iddiasıyla yargılanıp, eldeki mevcut deliller ışığında mahkûm olan kişiler için çıkacak olan karar yine farklı olmayacak ki.. Darbeci yine darbeci.. Dahasını söyleyeyim mi size?.. “darbe suç olmaktan çıkar” kaygılarını dillendirenlere diyorum.. Ya hu ortada yapılmış-bitmiş bir darbe var. 28 Şubat.. Buz gibi darbe işte.. Yeniden yargılama da yok ortada. Hani cezası?.. Hani davası?.. Alışılagelmiş darbelerden tek farkı Erbakan’ı idam etmemiş olmaları mı? Onu da Allah (c.c) korudu ben size söyleyeyim. Hadi atsanıza içeri.. Kalın sağlıcakla.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi