Hacı Yakışıklı

Hacı Yakışıklı

Gülen’in yeni adresi Avustralya

Gülen’in yeni adresi Avustralya

“Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat” edebiyatımızda Batılı tarzda yazılmış ilk aşk romanıdır. Tabii yerseniz! Paris’e gidip gelmiş Jöntürk’ler kalem alıp defteri doldurmuş, al sana roman demiş! Bir de sıkıcılar ki sormayın, okuyana kadar canınız bile çıkmıyor; o kadar kötü yani! Günümüzdeki “Camia ve CHP aşkı” bu romanın unsurlarına benziyor. Mesele % 1’lik oy potansiyeli değil, mesele kime âşık olduğunuz!

Uzatmadan direkt giriyorum. Gülen, ABD’den ayrılmak zorunda kalırsa ikinci adres olacak Avustralya her şeyiyle küçük Amerika! 25 milyar dolar onlara iyi rakam! ABD denilen emperyal illet, el attığı hiç kimseden bütünüyle vazgeçmez. Öcalan’ı Türkiye’ye teslim edip, Bahçeli’nin teminat imzasıyla İmralı’da tutması örneği çok çarpıcı! Avustralya; İngiltere’nin kültürel dezenformasyona uğratarak ABD’leştirdiği topraklar! ABD’de ne varsa Avustralya’da aynısı var. Gülen’in ABD’de neyi varsa Avustralya’da aynı teşkilat var! Rusya ve müstemlekelerinde duramaz; Orta Asya Cumhuriyetleri zor! Afrika’da oturmuş siyasi dengeler yok, kontrol üssü olmaz! Türkiye’ye bir gün dönecek olan Gülen, kısa vadede bunu yapmaz. Zira kısa vadede, özellikle 30 Mart’tan sonra esecek olan asıl fırtına camianın kendi iç gücünden değil, onu vasıta kılanların Türkiye üzerindeki gövde gösterisinden kaynaklanacak. Gülen tüm hücreleriyle resmen siyaset arenasında! Siyaset bir yanıyla hiledir, hile varsa denge de vardır. Değişen “konjonktürel” dengenin olduğu yerde statüko kaçınılmazdır! Kendi içimizdekiler de dahil bütün “sistematik statü” düzenlerine karşıyım!

İnsanlar İslam âlimi Gülen’e değil, dış güçlerle ittifak yaparak Türkiye üzerinde planlar kuran Gülen’e karşı geliyorlar. Bu da onun âlim sıfatını sıfırlıyor! Dünyadan el etek çekip münzevî bir hayat yaşadığı tamamen şehir efsanesi! Zaman’daki röportajında Susurluk’tan futbol topuna kadar her şeye hâkim(!) olduğu görülüyor. Dünyaya ait ne varsa masaya seriyor. Yatak odasında poz verip fotoğraf çektiriyor. Küçücük bir yatakta yatmanız, millete planlar yapmanıza engel teşkil edecekse, Allah aşkına o yataktan kalkmayın! Mecazî anlamda diyorum. Ölüm, statükoyu bitirmez; sadece aktörleri değiştirir! Gülen kendi senaryosunun aktörü değil! Bekle Sydney, misafir “tek ceket”iyle gelebilir!

Gülen öyle siyasi bir dil kullanıyor ki âdeta Süleyman Demirel’in ruh ikizi! Röportajda söylediklerinin çoğu doğru, ancak bunları fiiliyatta uygulamıyor. Taktik müthiş değil mi? Bizim tasdik edeceğimiz şeyleri bir bir anlatıyor, sahabelerden örnek veriyor! Hz.Ömer’den bahsedip Lawrence’nin ruhuna fatiha okutuyor! Türkiye’de hak ve özgürlükler daraltıldı diyor. Başörtü hakkı serbest kalınca bazılarının özgürlüğü değil ama kalbi daralmış olabilir! Özgürlükler daralmıyor; sizin statünüz daralıyor! Bu daralma esnasında bağıranların sesleri Taksim’de atılan molotoflara karışıyor!

TÜRK OKULU DİYE BİR OKUL VAR MI?

“Bir yere ki dendi mi Türk beldesi; gözüm al bayrak arar, kulağım ezan sesi” mısraları Türk kavramının İslam’dan ayrı düşünülemeyeceğini belgeler! Gülen okullarının eğitim sistemiyle ilgili toplum hiçbir şey bilmiyor. Kur’an var mı, Türkçe var mı? Daha önce sorduğumuz sorulara camia içinden aldığımız cevaplar eğitim dilinin İngilizce olduğu ve Kur’an eğitiminin ders olarak verilmediğiydi. O zaman siz “Okullarımızda Türkiye markasını kullanıyoruz, ama eğitim dilimiz İngilizce; ‘din’ anlayışımız ise diyalog ve çokkültürlülük” derseniz işte o zaman inandırıcı olursunuz! Gülen’in dediği gibi bu okulların kimseye zararı olmayabilir. Peki Türkiye’ye yararı ne? Ümmet bu okullardan ne gibi bir fayda sağladı? Cevap yok! Sadece Türkçe Olimpiyatları yapıldı, orada da Kur’an hafızları değil, Tarkan ve Rihanna’dan “şıkıdım şıkıdım” şarkıları çalındı! Büyük hizmet, yaşasın Kraliçe II. Elizabeth! Mâlum, Avustralya’nın sembolik başkanı 87 yaşındaki bu kadın!!

TÜRK KOLEJİYDİ, ECNEBİ KOLEJİ OLDU!

Avustralya’dan bahsediyorduk öyle ya! Burada 17 sene “Şûle Koleji” ismini taşıyan ‘camia’ okulu aldığı kararla ismini “Amity College” olarak değiştirdi. Okul müdürü şöyle diyor: “Zaten okulumuzun % 70’i yabancı öğrencilerden oluşuyor. Türkçe isim kuşatıcı değil, biz de İngilizce isim koyduk” Bu arada; İngilizce’de dostluk anlamına gelse de Wikipedi’ye göre ‘iki büyük mason locası’nın arasındaki dostluğa da “Amity” ismi veriliyor!

Demeden edemeyeceğim: Tayfun Talipoğlu “30 Mart’ta AK Parti % 29 oy alacak” demiş! İnsanoğlu beyninin sadece yüzde 5’ini kullanırmış, bazıları zahmet edip onu da kullanmıyor! Alışık değilsiniz biliyorum ama, artık milletin hür iradesine saygı duyun!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hacı Yakışıklı Arşivi