Serdar Demirel

Serdar Demirel

Şeyhülislâm’ın darbe girişimi

Şeyhülislâm’ın darbe girişimi

Müslüman ülkeler arasında tek nükleer güç olan Pakistan’da hükümeti yolsuzlukla suçlayan ve bu gerekçeyle düşürmek üzere sokaklara çıkan on binler var. Mânidardır bu hurûc hareketinin önemli ayağını Pakistan Halk Hareketi (PAT) partisi oluşturmaktadır. Liderliğini de taraftarlarının “şeyhülislâm” unvanıyla andığı Tahir El Kadri yapmaktadır.  Pakistan’ı yolsuzluktan ve hırsızlardan kurtarmak adına kaosa sürüklüyor.

Rüyasında Peygamber Efendimiz’den (sas) “Pakistan’ı kurtar” emri aldığını iddia ediyor. 

Uzun yıllar Pakistan’da yaşamış birisi olarak iki ülke arasındaki bazı önemli benzerlikler dikkatimi çekiyor. Bunlardan birisi de, Türkiye’ye ne zaman küresel bir hamle yapılsa aynı dönemlerde ona benzer bir hamle de Pakistan’a yapılmaktadır.

Meselâ 28 Şubat. 28 Şubat İslâm’ı azaltmaya matuf küresel bir projeydi. Arap olmayan üç önemli Müslüman ülkede; Türkiye, Pakistan ve Malezya’da eşzamanlı yürürlüğe sokuldu.Bu üç ülkede, aynı dönemlerde dindarlara çok büyük darbeler vurulmuş, ülke tehlikeli suların anaforuna çekilmişti.

Türkiye’de postmodern, Pakistan’da direkt modern askeri darbe yapılmıştı. Malezya’da ise Macar asıllı Yahudi işadamı Soros’un öncülüğünde ekonomi çökertilmişti. Üç ülkede de yapılan operasyonların siyasi, iktisadi ve içtimai bedeli çok ağır olmuştu.

Tarih tekerrür ediyor. Hizmet’in son dönemde Türkiye’de hükümet aleyhine başlattığı hareketin bir benzeri şimdilerde çok benzer gerekçe ve yöntemlerle Pakistan’da yaşanıyor. Hükümeti düşürmek için sokağa dökülenlerin liderliğini de, Tahir El Kadri isminde bir din alimi yapmaktadır.       

Tahir El Kadri, Pakistan’da Brelvî bidat ekolünün önemli bir temsilcisidir. Brelvî hareketini aşırılıklarıyla bilinen bir sufi hareketi diye birkaç cümleyle tanımlayabiliriz. Diyobent ekolü, gerek fıkıhta ve itikatte ve gerekse sülûkta bunların aşırılıklarına karşı çıkan en büyük İslâmî ilmî harekettir. 

Teori ve pratiğiyle bir fenomendir Şeyh Kadri. Onu kimi zaman bir siyaset adamı olarak sahada görürsünüz. Bazen profesör unvanlı bir akademisyen. Bazen dinler arası diyalog şampiyonu. Bazen sivil alanda insan hakları için mücadele eden bir aktivist. Okullar ve üniversiteler açan bir eğitimci… 

‘Teröristler Müslüman olamaz’ diyen bir hümanist. Pakistan’daki vaaz kürsülerinden Kanada’ya uzanan ve bu ülkenin vatandaşlığına geçen nevi şahsına münhasır bir lider. 2006 yılında oraya yerleşen bir organizatör. Kanada’dan hem yurtdışında yaşayan Pakistanlıları hem de ülkede yaşayan taraftarlarını örgütleyen, yöneten ve onları yolsuzluklarla mücadele adına sokağa dökmeyi başaran birisi. 

Gelenek ve modernite arasında ilginç bağlar kurarak Pakistan’da alışıla gelmiş alim tipolojisinin dışına çıkan kerametleri kendinden menkul bir müddei. Bunu hem girdiği ilişkiler bağlamında hem de siyasi tercihleri açısından söyleyebiliriz.    

Şimdilerde en büyük derdi, halkın oylarıyla bir sene önce iktidara gelmiş Nevaz Şerif hükümetini düşürmek. Bunun için taraftarlarını sokağa dökmüş durumda. Bunu başarabilmek için de seküler Pakistan Adalet Hareketi (PTI) lideri İmran Han’la beraber hareket etmekte.

Ne hazindir ki, darbe geleneğiyle meşhur Pakistan ordusu hükümet ve sokağa dökülen göstericiler arasında arabuluculuk görevine soyunmuş durumda. Yol taşları hükümeti devirmek ve darbeye gerekçe oluşturmak üzere diziliyor. 

Gezi parkı protestolarında laik kesimler, 17 ve 25 Aralık kalkışmasında ise dinî bir yapı, hükümeti düşürmek üzere sahaya sürülmüştü. Pakistan’da ise sonuç alabilmek için olsa gerek ikisi beraber sahaya sürülmüş durumda. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Serdar Demirel Arşivi