Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

TOKİ’den yüksek yargı mensuplarına beleş daireler

TOKİ’den yüksek yargı mensuplarına beleş daireler

Cumhuriyet’in sitesinde öyle bir başlık var:

“Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelikleri için 12 Ekim’de yapılacak seçimler öncesinde, İstanbul’un Avrupa yakasında yüksek yargı mensuplarına, yöneticilerine lüks TOKİ konutları verildiği iddiası gündeme geldi.”

Haberi okuyunca yadırgamadım, çünkü bu eski Cumhuriyet’in eski huyudur.

Müftünün keçisi çalınınca gazete bu haberi “müftü keçi çaldı” şeklinde verirmiş.

Şimdi de maniple edilen bu daire işi eski bir hikaye.

TOKİ herkese daire sattığı gibi hakimlere de satmış, hepsi bu.

Bu satışın HSYK seçimleri ile uzaktan yakından alakası olmadığı halde bakınız neyi neye bağladılar. Hani çamuru at tutmazsa leke bırakır, aynen onun gibi...

Bir defa Yüksek yargı mensupları, HSYK kuruluna Yargıtay’dan üç asıl, Danıştay’dan 2 asıl üye seçebiliyor. Toplamı beş üye eder. HSYK’nın üye sayısı 22.

Beş üye devede kulak. TOKİ beş üye için yüksek yargı mensuplarına lüks daireler veriyorsa geri kalan 10 üyeyi seçecek 13 bin seçmene ne verecek?

 Buna daire mi dayanır, yüz mü dayanır, vicdan mı dayanır?

Bu milletvekilinin yüreği varsa, lafı gevelemesin. 

Lüks konutlardan bedava veya çok cüzi bir para ile hangi hakim ve savcıya verilmişse tarihi ile beraber çıksın açıklasın. Aslında bu iddia, aynı zamanda suç ihbarıdır...

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı başlatıp, hangi vatan hainleri rüşvet adı altında TOKİ’den lüks daire almışsa onun hesabını, değilse kuru iftira atanların hesabını derhal sormalıdır. İftira mıdır, doğru mudur, havada kalmamalı. 

Dönüp geliyoruz seçim işine... Söylemekten ağzımda tüy bitti.

Yargı gibi nezih bir kurumda seçim varsa orada her türlü oyun ve iftira var demektir.

 Yargı uzmanlık isteyen bir konu, hele de HSYK daha da uzmanlık ister. 

Yani bilek zoru, alın teri, liyakat, beceri, bilgi, birikim... 

Yüksek yargıya, HSYK da dahil üye olacakların kalitesi ilkeleştirilmezse altından kuş da çıkar, karga da... Onun için dilerim bu seçim son olsun.

Bu aşamada yargıyı korsan ellerden kurtarmak adına vicdanı hür, yüreğinde azıcık da olsaAllah(cc) korkusu olanların bir araya gelmeleri lazım. Neler oluyor anlasınlar görsünler...

HSYK her türlü derin yapılanmanın şerrinden kurtarılmalı...

Derin yapılanma (Paralel Yapılanma) dün de vardı, bugün de var.

Ne var ki bu yapı ortama göre sürekli renk ve şekil değiştiriyor.

Dün Ergenekon, JİTEM, Batı Çalışma Grubu, bugün de cemaat olarak çıkıyor karşımıza.

Ama yöneten hep aynı odak, o hiç değişmiyor... 

Hale bakın, yargı gibi bir kurumda belirleyici olarak cemaatin olduğu söylenebiliyor.

Cemaat kazanamazsa bile diğer kesime ağırlık vererek fonksiyonunu ifşa edecekmiş.

Yani bayan avukatları bir yıl başörtüsü nedeniyle duruşmalara sokmayan İslam karşıtı hakim gibilerine bu cemaat destek verecekse derin bir yara var içimizde demektir.

Bu yarayı enine boyuna sorgulamamız lazım.

Hep söylüyorum yine de hatırlatmış olayım.

Artık bu cemaat eski cemaat değil, içerisine her türlüsü yerleşince aldı başını gidiyor.

Birtakım saflar da bu maceraya alet olduklarının bile farkında değiller...

Kimseler kusura bakmasın, benzer olguyu iktidar kanadında da görüyorum. Paralel Yapılanmayı temizliyoruz diyerekten önemli görevlere atananlar paralelden daha paralel...

Bunlar çok sinsi bir şekilde yeri geldiğinde kullanılmak üzere iki tarafa da yerleştirilen mayın toplarıdır. Setre arkasında bu tezgahı kimler kuruyorsa ustaca kuruyor. 

Dikkat edin, ortalığı en çok geren onlar.

Şimdi de HSYK seçimlerinde aynı oyun oynandığını görüyorum.

Yalan ve iftiralar bir tarafa bakıyorsun o kesimin aktörleri her grupta var. 

Kim kazanırsa kazansın sonuçta o gibiler çıkıyor sahneye, baş köşelerde hep onlar.

Yeni hükümetten şunu bekliyorum, artık sayıdan ziyade kemiyet. 

Hani derler ya, dere gider kumu kalır.  

Dereyi ko gitsin, kuma bakalım, bu ülkeye o lazım...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi