Ahmet Varol

Ahmet Varol

Koalisyon Baas’ın İşini Yapıyor

Koalisyon Baas’ın İşini Yapıyor

Dün Baas katliamlarının önüne geçilmesi ve bu zulme karşı Suriye halkına sahip çıkılması çağrılarını, olaylara dışarıdan müdahale çağrısı diye lanse edip Baas zulmünün önünün açık tutulmasını, ona dışarıdan hiçbir baskı ve engelleme yapılmamasını isteyenler bugün ABD’nin ve onun güdümündeki dikta rejimlerinin IŞİD bahanesiyle müdahalede bulunmalarından, saldırılar düzenlemelerinden hiç rahatsız değiller. Çünkü bu saldırılarda hedeflenenlerin Baas’ın hedeflediklerinden farklı olmadığını biliyorlar. 

Önce IŞİD’in önünü açıp onu Irak’ta Maliki vasıtasıyla dolaylı yoldan silahlandıran, hakkında yaygara koparmaya müsait hale getiren sonra da Suriye’deki zulüm rejiminin geleceğini kurtarma amaçlı bir operasyonun gerekçesi yapan zulüm güçlerinin oluşturduğu koalisyon da saldırılarda başvurduğu yöntemleriyle ve gerçekleştirdiği katliamlarla Baas’tan farklı olmadığını ortaya koydu. 

Tabii koalisyonun saldırı ve katliamlarının gölgesinde bir yandan Baas katliamları da sürüyor. Üstelik Suriye içinden gelen haberlerde, koalisyon saldırılarının gölgesinde Baas’ın işleri kolaylaştığı için son günlerdeki saldırılarında rahatça zehirli klor gazı kullandığı ifade edildi. Gerek Baas’ın gerekse koalisyonun saldırılarında birinci derecede zarar görenler de siviller. O yüzden sivillere yönelik tehdit ikiye katlanmış oldu. Koalisyon + Baas tehdidi. Bir yana kaçtıklarında Baas uçaklarından yağdırılan bombalar, diğer tarafa kaçtıklarında da Baas hamisi zulüm koalisyonunun uçaklarından yağdırılan bombalar karşılarına çıkacak. 

Zulüm koalisyonu saldırılarında birinci derecede siviller hedef alındığından ilk gün gerçekleştirilen saldırılarda hayatlarını kaybeden sivillerin sayısının 24, onların da 5’inin çocuk, 5’inin kadın olduğu bildirildi. Perşembe sabaha doğru IŞİD’e ait olduğu söylenen bir silah deposunun vurulduğu ancak içindeki patlayıcıların patlaması sebebiyle depoya 100 m mesafede yer alan ve tamamen sivillerin kaldığı bir binanın tahrip olması yüzünden çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 12 kişinin hayatını kaybettiği haber verildi. Yani görünüşte silah deposu imha edilirken onun vasıtasıyla sivil bir kalabalık topluca imha edilmiş oldu. 

Saldırıların birçoğunun hedefinde siviller olduğundan, Türkiye’den yapılacak kurban yardımları için fizibilite çalışması yapmak üzere İyilikder adına gönderilen ve Mavi Marmara yolcularından olan değerli kardeşimiz Yakup Alnıak da şehit oldu. Böylece Mavi Marmara şehitlerimizin sayısı on bir oldu. On kardeşimiz siyonist katiller tarafından, on birinci de siyonist işgalin ve katil Baas’ın geleceğini sağlama alma amacıyla oluşturulan katliam koalisyonu tarafından şehit edildi. 

Görünüşte IŞİD karşıtı koalisyonun Cidde bildirisinin yayınlandığı ve Obama’nın operasyon planının açıklandığı günün akşamında katıldığım bir tv programında da ABD’nin böyle bir saldırı planının silahlı milislerden ziyade sivil vatandaşlar için tehdit oluşturduğunu dile getirmiştim. Bu konuda özellikle Afganistan ve Pakistan’da yaşanan tecrübelere de dikkat çekmiştim. 

Orada da dile getirdiğimiz üzere ABD işgal güçleri bu ülkelerde gerçekleştirdiği hava operasyonlarında sivillerin hayatlarını kaybetmesine neden olan saldırılarla ilgili açıklamalarda sürekli “yanlışlıkla oldu” iddiasında bulunuyordu. Oysa bu tür saldırılar “yanlışlık” gerekçesiyle izah edilemeyecek kadar çok sayıda oldu. Bu kadar çok tekerrür etmesi yanlışlık iddiasının sadece maske olarak kullanıldığını, sivillerin zarar görmesine neden olan bu kadar çok saldırının planlı ve maksatlı düzenlendiğini ortaya koymaktadır. 

Suriye’de de saldırıların başlamasıyla birlikte birinci derecede sivillerin hedef alınması ve ölenler arasında sivillerin sayısının çok daha fazla olması bunun, Baas zulmünü istemeyen sivil halkı da sindirme amacına yönelik bir stratejik yöntem olduğunu gösteriyor. Bu da IŞİD’i bahane ederek Baas’ın geleceğini kurtarmak için harekete geçen zulüm ittifakının saldırılarında başvurduğu yöntemin Baas’ın yönteminden hiç farklı olmadığını gösteriyor. 

Bugün Cuma namazı sonrasında Baas’ı kurtarma koalisyonunun saldırılarında şehit edilenler için İstanbul’da Fatih Camisi’nde anma töreni düzenleneceğini ve gıyabi cenaze namazı kılınacağını hatırlatalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Ahmet Varol Arşivi