Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Kırım davası

Kırım davası

Kı­rım Da­va­sı­’nın sim­ge is­mi Ce­mi­loğ­lu­’na Tür­ki­ye­’nin des­te­ği de­vam et­me­li...

Rus­ya ile ABD ara­sın­da bir giz­li an­laş­ma ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yo­rum. Bu­nun­la il­gi­li fi­kir­le­ri­mi da­ha ön­ce yaz­mış­tım bu kö­şe­de. So­ğuk sa­vaş dö­ne­mi­nin mil­yon kla­sö­rü var. mil­yon tec­rü­be­si.. Tür­ki­ye­’nin Or­ta­do­ğu po­li­ti­ka­sın­dan pek de haz­zet­me­yen ABD doğ­ru­dan bi­zi Rus­ya­’nın ku­ca­ğı­na it­ti­ği­ni dü­şü­nü­yo­rum. Ara­da bir ha­mi­lik ya­pa­cak el­bet­te. Öy­le ya stra­te­jik or­ta­ğız ne de ol­sa.

Ama ar­tık can ya­kı­cı, ka­nır­tı­cı ya­kın te­mas­lar ola­cak de­miş­tim.

İş­te İs­tan­bu­l’­da­ki son te­rör ey­le­mi bu­nun en açık ka­nı­tı­…

Rus­ya ile iliş­ki­ler­de ayıy­la ay­nı ya­ta­ğa gir­mek zo­run­da ka­la­bi­lir­si­niz. 

Ve Rus­ya Or­ta­do­ğu üze­rin­de vaz­ge­çil­mez hak­la­rı ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yor. 

Öte yan­dan Uk­ray­na ile Rus­ya ara­sın­da Kı­rı­m’­ın asıl sa­hi­bi ama et­ki­si, nü­fu­su ve nü­fu­zu az olan Kı­rım ta­tar­la­rı­nın hak­la­rı­nın ge­niş­le­til­me­si yo­lun­da da­ha akıl­cı po­li­ti­ka­lar uy­gu­la­na­bi­lir­di. Ne ya­zık ki ol­ma­dı. Bun­da aziz dos­tum Ce­mi­loğ­lu­’nun ha­ta­la­rı­nın da, Kı­rım­lı Ta­tar­la­rın ken­di ara­la­rın­da­ki prob­le­mi bu iki bü­yük ağa­be­ye yan­sıt­ma­la­rı­nın da et­ki­si var. Fa­kat son tah­lil­de Tür­ki­ye adam sat­ma­ma­lı ve Ce­mi­loğ­lu­’na her za­man ol­du­ğu gi­bi sa­hip çık­ma­lı­dır. 

KI­RIM D­V­SI­NIN SİM­GE­Sİ: CE­Mİ­LOĞ­LU

Mus­ta­fa Ab­dül­ce­mil Kı­rı­moğ­lu Kı­rı­m’­ın sim­ge is­mi.

Kı­rım Ta­tar Mil­li Mec­li­si­nin baş­kan­lı­ğı yap­ma­sı­nın ya­nın­da da­ha de­rin bir an­la­mı var bu sim­ge olu­şun zi­ra o sür­gün edi­len Kı­rım­lı­la­rın va­tan­la­rı­na dön­me­le­ri­ne ön ayak olan bir di­re­ni­şin ön­cü­sü.
70’li yıl­lar­da aç­lık gre­vi­ne ölüm oru­cu­na baş­la­dı ve se­si­ni tüm dün­ya­ya du­yur­du.

1944 yı­lın­da va­tan­la­rın­dan sö­kü­lüp atı­lan, ya­rı­dan faz­las­bı yol­da ölen, di­ğer ya­rı­sı da Öz­be­kis­ta­n’­a, Si­bir­ya­’ya ve SSCB’­nin baş­ka mın­tı­ka­la­rı­na sü­rü­len Ta­tar hal­kı­nın öz va­tan­la­rı Kı­rı­m’­a tek­rar dön­me­le­ri için baş­lat­tı­ğı di­re­niş dil­le­re des­tan­dı.

O yıl­lar­da biz de Tür­ki­ye­’den bu şan­lı di­re­ni­şe des­tek ver­dik. Ce­mi­loğ­lu­’nun afiş­le­ri­ni, pos­ter­le­ri­ni bas­tık. Has­ret der­gi­si ka­pak yap­tı yüz bin­ler­ce bas­tık. Biz de Tür­ki­ye­’de aç­lık grev­le­ri yap­tık hat­ta bir ara SSCB zin­dan­la­rın­da öl­dü­ğü du­yu­ru­lun­ca gı­ya­bi ce­na­ze na­maz­la­rı kıl­dık. Sov­yet Rus­ya­’sı­nı te­l’­in et­tik.

Ce­mi­loğ­lu ile yıl­lar son­ra Er­zu­ru­m’­da bir prog­ram­da be­ra­ber ol­duk. Pa­lan­dö­ke­n’­de kal­dık ge­ce. Ba­na bu­ra­da yap­tı­ğı­mız ey­lem­le­rin zin­dan­dan his­se­dil­di­ği­ni ve Rus­la­rın şart­la­rı iyi­leş­tir­di­ği­ni söy­le­di. Pa­lan­dö­ke­n’­de­ki otel­ler­de kal­dık. 

Sa­ba­ha doğ­ru uyan­dım. 

Aki­f’­in İs­tik­lal Mar­şı için Ta­ced­din Der­gâ­hı­’n­da ka­lem ara­ma­sı gi­bi ben de otel­de ka­lem ara­dım ve re­sep­si­yo­na in­di­ğim­de bir za­bit ka­le­mi bul­dum. Ora­da­ki bir ga­ze­te kâ­ğı­dı­nın ya­nı­na şu yan çer­çe­ve­de­ki şii­ri yaz­dım.

Kah­val­tı da Ce­mi­loğ­lu­’na oku­dum. Son­ra Kı­rı­m’­da Türk­çe­nin ulus­la­ra­ra­sı şi­ir şö­le­nin­de, Cum­hur­baş­ka­nı Ab­dul­lah Gül ödü­lü­nü ve­rir­ken ve baş­ka bir­çok top­lan­tı­da bir­lik­te ol­duk ama en gü­ze­li onun bir­kaç de­fa Ha­ma­mö­nü­’n­de­ki fa­kir­ha­ne­mi­zi zi­ya­ret et­me­si­dir. 

An­ka­ra­’ya gel­di­ğin­de mut­la­ka Has­ret Ki­ta­be­vi­’ne uğ­rar­dı. El­bet­te Muh­sin Baş­ka­nın kab­ri­ni zi­ya­ret et­tik­ten son­ra­… 

*)Kı­rım Türk­le­ri­nin Sta­lin dö­ne­min­de sür­gün ve kat­le­di­li­şi­ni unut­ma­ya­rak otuz kü­sur yıl son­ra yurt­la­rı­na ge­ri dön­mek için aç­lık gre­vi­ne baş­la­yan ve bir yı­la ya­kın bu gre­vi sür­dür­dü­ğü sı­ra­da baş­ta Tür­ki­ye ol­mak üze­re dün­ya­nın her ya­nın­dan al­dı­ğı des­tek so­nu­cu Kı­rım dâ­vâ­sı­nı dün­ya­ya du­yu­ran; 1970’li yıl­lar­da yüz bin­ler­ce afi­şi­ni bas­tı­ğı­mız, Esir Mil­let­ler Haf­ta­sı­’nı Esir Türk­ler Haf­ta­sı ilan et­me­miz­de pa­yı olan, on­lar­ca mi­ting yap­ma­mı­za, ölüm oruç­la­rı tut­ma­mı­za se­bep olan ve şim­di Kı­rım Mil­li Mec­li­si­’nin baş­kan­lı­ğı­nı yü­rü­ten Mus­ta­fa Ab­dül­ce­mil Kı­rı­moğ­lu­’na it­haf olu­nur.

MUSTAFA CEMiLOĞLU

Mustafa Cemiloğlu namlı o er kişinin
Yüzünün suretini bastığımız afişler
Hatırlatır ötkenden erte güne uzanan
O mübarek dâvâdan, emânetten deyişler

Yurdumun dışında da başka Türkler yaşarmış
Asırlardan beridir Türk kalmayı başarmış

Esir Türkler dâvâsı açtı yengi bir kapı
Türklüğün unutulan nezîr serencâmından
Ülkümün tuğlasından inşâ edilen yapı
Bir kutlu yuva olur, yer kurtulur gâmından

Hazar’dan Hazarıma bir şifredir; mânidâr
Gelir Elmas Yıldırım kulağıma fısıldar:

‘Verseydi tanrım bana tarihten bir ânımı
Yakarak bir meş’ale kurardım hür bir ocak
Götürüp insanlıktan ruh alan fermânımı
Salardım dört bir yana şenlenirdi her bucak

Kazardım gönüllerde yalnız bir tek ideal
İnsanlara hürriyet, milletlere istiklâl!’

Hürriyetle vatanı bir tutan Kemal’im var
Âşina değil sanma adanmışım ezelden
Soylu bir vazîfedir sarar ki damar damar
Sıyrılıp her güzelden, soyunup zelzeleden

Toprağını bulacak zahmet yüklü bir kanım
Fedâdır Hak yoluna rahmetle her bir canım

Kırım’dan Yemen ele, Bosna’dan Çin Seddi’ne
Bu dağılmış milleti altında bir bayrağın
Bir büyük birlikte tut çekip soylu ceddine
Yeniden cennet olsun boza yatan toprağın

Olmasın vatan mahzun, hür uçsun gönül kuşun
Mehter! Zafer marşı çal! Sesi ol varoluşun

Maziden:

Kırım’daki şiir şölenindeyiz. Ayşe Lokantasından çıktık. Merdivende Şakir Selim ile duruyoruz. Başımda kalpak. Dört beş ihtiyar beni gösterip “Kurt Seyit, Kurt Seyit!” diyerek başladılar ağlaşmaya. Şakir ağaya sordum. Dedi ki: “Bunların arkadaşları parti kurdu, şimdi içerde. Evet aynı sana benziyor. Ağlaşmaları ondan.” Ben de gidip yoldaşlarımla kucaklaştım. Sonra öğrendim ki, Kurt Seyit Kırımlılara ait evlerin geri alınması için bir direnişte içeri atılmış. 

Dağarcık:

Şakir Selim 2008 yılında aramızdan ayrıldı. Cemiloğlu’nun karındaşı yoldaşı Kırım Yazarlar Birliği’nin başkanı idi. Onu da anmadan geçmeyelim. İyi bir şairdi. Benim Türkiye Yazarlar Birliği başkanlığım döneminde Kuzey Kıbrıs’ta yaptığımız şiir şöleninde büyük ödülü kazanmıştı.

Canın ağırmasın birkaç sualge
Meni afu eyle semetdeş kandaş
Kayda kim olsan da hürmet et dilge
Medennetinden forsalan kardaş

Rubai:

İnsu cinse mâziye, âtîye yetse nefesi
Vakta ki terk etmedikçe ol heva vü hevesi
Mutlak hakikat şudur ki mümin olamaz kişi 
Velhâsıl mümin adarmış nesi var yoksa nesi

Günün Tweeti:

HARA GİDENDE
DE ALLAH ALLAH
DARA GELENDE 
DE ALLAH ALLAH

YEİSİ BIRAK
HEP ÜMİDE BAK
USTAYA ÇIRAK 
DE ALLAH ALLAH

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi