Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Kul hakkı gaspının örgütselliği üzerine

Kul hakkı gaspının örgütselliği üzerine

PSS so­ru­la­rı ça­lın­mış ve yüz­ler­ce ki­şi hak­sız ye­re yük­sek pu­an­lar ala­rak dev­let ka­de­me­le­ri­ne yer­leş­ti­ril­miş­ler. Bun­la­rın ara­sın­da hâ­kim ve sav­cı ola­rak ata­nan­lar da, TÜ­Bİ­TAK gi­bi bi­lim ku­ru­lu­şun­da üst dü­zey gö­rev ka­pan­lar da var.

Avu­kat­lar hâ­kim ve sav­cı ola­cak­lar­mış. Sı­nav ya­pıl­mış ve kop­ya çe­ke­rek hâ­kim ve sav­cı ol­muş­lar.

Ada­let üz­re ya­şar dev­let!

Ada­let yok­sa yı­kı­lır. Ada­let­siz dev­le­tin yı­kıl­ma­ma­sı zul­dür.

Yı­kıl­ma­sı­nı bek­le­mek da­ha doğ­ru­dur.

Ba­zı genç­ler dir­sek çü­rü­te­cek, ge­ce gün­düz umut­la, iş­ti­yak­la, ada­let bek­len­ti­siy­le ça­lı­şa­cak­lar; KPSS’­den yük­sek pu­an ala­cak­la­r… Ve ma­ale­sef bü­yük bir hak­sız­lık­la açık­ta ka­la­cak­la­r… Ba­zı­la­rı da so­ru ça­lıp da­ğı­tan ve “u­za­yan kol biz­den ol­su­n” di­yen ada­let düş­ma­nı, ya­ni Tan­rı düş­ma­nı çok bil­miş­ler ta­ra­fın­dan kan­dı­rı­lıp hır­sız­lık­la öne ge­çe­cek­ler ve da­ğı­tı­lan man­sıp­la­rı pay­la­şa­cak­la­r… Ul­vi amaç­la­ra süf­li araç­lar­la ula­şa­cak­lar. On­dan son­ra da Al­la­h’­ın af­fı­na ve rah­me­ti­ne maz­har ola­cak­lar!

Bu Al­la­h’­ın gü­cü­ne gi­der.

Böy­le da­va­lar ol­maz ol­sun.

Kle­an­ta­list iliş­ki­ler yu­ma­ğı Al­la­h’­ın as­la tas­vip et­me­di­ği bir şey­dir. Bir has­ta­lık­tır, kul hak­kı ye­mek­tir. Ki ken­di­si­nin af lis­te­sin­de ol­ma­dı­ğı­nı yi­ne ken­di­si müj­de­le­mek­te­dir.

Baş­ka­la­rı­nın hak­la­rı gasp edi­lip kul hak­kı ye­ni­le­rek da­ğı­tı­lan tüm man­sıp­la­rın sa­hip­le­ri­ni boğ­ma­sı için du­a et­mek ge­re­kir.

Ak­si, zul­me or­tak ol­mak de­mek­tir. Şim­di adın­da ada­let olan bir par­ti ik­ti­da­rı­nın işi gü­cü bı­ra­kıp bu hak­sız el­de edi­len ve gasp işi olan man­sıp­la­rı, ma­kam­la­rı iş­gal­ci­le­rin elin­den kur­tar­ma­sı­nı bek­le­mek hak­kı­mız­dır.

De­ğil­se su­ça or­tak ol­muş olur­lar.

CE­NAB-I HAKK bu­yu­ru­yor. Ba­na gö­re müj­de ve­ri­yor da­ha doğ­ru­su:

“İ­çi­miz­de­ki ba­zı ah­mak­lar yü­zün­den bi­zi de he­lak ede­cek mi­sin Rab­bi­miz?”

O da ce­vap ve­ri­yor: Evet!

Bu ne müt­hiş bir müj­de­dir.

Bu ada­le­tin ta ken­di­si­dir.

Ba­kı­nız mü­na­fık­lar de­mi­yor. Ah­mak­lar di­yo­r…

Kul hak­kı gas­pı ah­mak­lık­tır. Uza­yan kol biz­den ol­sun man­tı­ğıy­la dev­le­ti ele ge­çir­me te­la­şı ah­mak­lık­tır. Ul­vi amaç­la­ra süf­lî araç­lar­la eri­şe­ce­ği­ni san­mak ah­mak­lık­tır.

Ya­ni ki ce­ma­ati­nin men­fa­ati için gâ­vur­la iş­bir­li­ği plan­la­mak, ca­sus­luk ve rönt­gen­ci­lik yap­mak ne ka­dar ah­mak­lık­sa; su akar­ken ko­va­yı dol­du­ra­lım, 

k­ti­dar­day­ken hı­sım ak­ra­ba gö­ze­te­lim, Os­man­lı ol­ma­dan Os­man­lı gi­bi dav­ra­na­lım la­kır­dı­la­rı he­ves­le­ri ah­mak­lık­tır.

KA­BA­TAŞ SE­NAR­YO­LA­RI YA GER­ÇEK OLUR­SA

Bu­gün­ler­de Ge­zi sı­ra­sın­da­ki ba­şör­tü­lü ge­li­nin ma­ce­ra­la­rı meş­gul edi­yor med­ya­yı­…

İki ta­raf var her za­man­ki gi­bi­…

Bi­ri ka­dı­nın be­ya­nı esas­tır di­yor, san­ki öte­den be­ri ka­dı­nın be­ya­nı esas­tır la­fı­na ina­nı­yor­muş gi­bi.

Di­ğe­ri ha­ni ne­re­de vi­de­o, MO­BE­SE di­yor.

Oku­yo­rum iki ta­raf da hak­lı­…

Fa­kat al bi­ri­ni vur bi­ri­ne­…

Be­nim ak­lı­ma baş­ka bir şey ge­li­yo­r…

Böy­le gi­der­se ya­zı­lan bu se­nar­yo­la­rın ger­çe­ği­ni ya­şa­ya­cak Tür­ki­ye. Ya­şar­sa, na­sıl bir be­la­ya dü­çar ola­ca­ğı­nı bi­li­yor mu bu ül­ke?

IŞİD bur­nu­mu­zun di­bin­de ta­rih kat­le­di­yor ve şa­şı­rı­yo­ruz ya­…

Öy­le bir şe­y… Şev­ket Ey­gi­’nin za­man za­man uyar­dı­ğı ve hak et­me­ye baş­la­dı­ğı­mız ila­hî ada­let te­cel­li ede­cek. Ba­şı­mı­za bir mu­si­bet ge­le­cek. Bu açı­k…

Ne, ne­re­de, na­sıl, ne za­man; bi­le­mem.

Böy­le gi­der­se İs­la­m’­dan so­ğu­yan in­san­lık ge­çen asır­da­kin­den da­ha faz­la as­rın ba­ta­ğı­na sap­la­nıp maa­zal­lah din ile il­gi­li her şe­ye sal­dır­ma­ya baş­lar­sa ne ola­cak?

Biz ba­şör­tü­lü ey­lem­le­rin mü­da­vi­mi in­san­lar her za­man­ki mu­ha­fa­za­kâr­lı­ğı­mı­zı, ko­ru­yu­cu­lu­ğu­mu­zu, me­su­li­yet, sa­mi­mi­yet, fe­da­kâr­lık, ve­fa­kâr­lık, aşk, hik­met, hör­met, mer­da­ne­lik, ce­sa­ret, ka­na­at­kâr­lık, yol­daş­lık gi­bi burç­la­rın sa­hip­le­ri­… Ken­di­mi­zi yi­ne ate­şe ata­ca­ğız.

Ya o za­man, sırf çı­kar için ka­lem oy­na­tan­lar, kö­şe bu­cak ka­pan­lar han­gi in­de sak­la­na­cak­lar?

HÜLYA AVŞAR: YENİ FİTNENİN ADRESİ

Asım Yenihaber yazdı aslında.” Çirkefe taş atma sana da sıçrar” diye özetledi. “Çok haksız ve bel altı bir saldırıya uğramış olan Hülya Avşar ne yapmış” diye yazdı en masum yazı yazdığını sanan köşe yazarları…

Hülya Avşar’ı sarayın hısımı sayanlar toz kondurmadılar. Öyle ya sonra uçağa binemezlerdi, yakınlık kuramazlardı Sayın Başbakan ile Sayın Cumhurbaşkanı ile…

Mustafa Pehlivanoğlu’nun annesinin rolünü oynayacakmış da MHP milletvekili bu rolü ona yakıştıramamış. Büyük sanatçımız da “lan” hitabıyla güya vekili diyip diyeceğine pişman etmiş. 

Dahası ülkücüler arasında bile Hülya Avşar’ın tarafını tutanlar varmış. Kim karışırmış 

kimin hangi rolü oynayacağına?

Eğer bir fitne atılmışsa bir topluma bilin ki bunun mutlaka mazisi vardır. 

Bizim görevimiz bu kaynağı deşifre etmektir.

MALİ yazımı okuyanlar bilecekler, ‘12 Eylül de 28 Şubat da devam ediyor’ demiştim.

‘12 Eylül’ün Eylem Planı 3’ adlı planında gençliğin depolitizasyonu hedefleniyordu ve magazin ile spor buluşturulmaya çalışılıyordu. İşte o dönemde çıkarılan Erkekçe ve Bravo dergileri projeydi. Bir başka proje de Acun’du. Bir başkası da Hülya Avşar ile Tanju Çolak’ın sevgili yapılmasıydı. Yani futbol ile ma

gazin buluşuyordu.

12 Eylül devam ediyor ve yine ülkücülerin üzerinden fitne inşa ediliyor.

Mustafa Pehlivanoğlu 12 Eylül ihtilalcileri tarafından idam edildi. Onun anasına yazdığı mektubu şimdiki Cumhurbaşkanı başbakan iken okudu ve ağladı. 

Medya tanrıları vazife çıkardılar, seksenli yıllarda olduğu gibi… Sayın Erdoğan’ın samimi –kim bilebilir ki tersini- gözyaşını istismar etmeye kalktılar. ‘Masum bir milletin kalbiyle oynamaya devam ettiler’, Nurettin Topçu hocamızın işaret ettiği gibi…

Şimdi de sütre gerisinde sırıtıyorlar: Bundan iyi pi-ar olur mu diye?

MHP milletvekili İsmet Büyükataman’ı tanırım. Hâza beyefendidir. 

Ama medya tanrıları onu linç etmeye kalktılar. Üstelik de Hülya Avşar linç ediliyor hezeyanları ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi