Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Feryadımızı Ne Çabuk Unuttunuz?

Feryadımızı Ne Çabuk Unuttunuz?

O kadar çığlıklar atıldı...  

PKK geçmişte kaç Kürt köyünü bastı, kaç kişiyi dağa kaçırdı, yolları tuttu, silâhsız birçok insanı katletti. Hangisini saysak...

Herhalde en acımasızı 7 Mart 1987 günü Nusaybin İlçesi, Açıkyol Köyü katliamıdır.

Kürt aileden 6 çocuk, 2 kadın.

Bu olay hem düşündürmekte, hem de örgütün yapısını deşifre     etmektedir.

Çocuklara ve kadınlara saldıranların Ermeni komitacıları olduğunu Doğu cephesinde ki katliamlardan öğreniyoruz.

Camilere doldurulan köylünün yakılması, kadınların ırzına geçilmesi, çocukların katledilmesi onların işidir...

Azıcık vicdanı olan kadına, çocuklara, yaşlılara dokunmaz.

Bizim inancımızda yaşlılara, kadın ve çocuklara saldırmak günahtır. 

Hatta esir aldığına bile kötü muamele yapamazsın.

 

“Köleleriniz kardeşlerinizdir. Onlarla uzlaşın/barışık olun.”

Bunları kime anlatabileceksiniz? 

Müslüman’a karşı yüreğinde intikam ateşi yananlar anlar mı?

Tarih 26 Kasım 1989. 

Yüksekova İlçesi’ne bağlı İkiyaka Köyü’nde 21 kişinin katli…

'Bir grup terörist, saldırıyı düzenledikten sonra komşu bir ülkeye kaçtılar, kaçarken 9 çoban ile 700 koyunu beraberlerinde götürdüler.’

24 Mayıs 1993.

Bingöl-Elazığ Karayolu’ndaki cinayet akıllara durgunluk... 33 asker silahsız, işleri bitmiş memleketlerine gidiyorlar.

Yolu kesen örgüt 33’ü asker, 40 kişiyi olay yerinin yakınında kurşuna dizerek katletti. 

Sivil araçları ateşe verdi, 13’ü asker, 1’i polis, toplam 22 kişiyi de kaçırdı.

Devlet bu örgütün iç yüzünü Kürt halkına anlatamadı.

Yöre halkının bir kısmı örgütün özerk bir Kürt devleti kurarak herkesin müreffeh bir halde hayat süreceği düşüncesinde... O yüzden camide buluştuklarına bile örgütten övgü ile bahsediyorlar. Tunceli Milletvekili Hüseyin

Aygün gibi “İyi çocuklar” diyorlar.

Bir teröristin ifadesini alıyordum.

20 yaşlarında, anlatırken sürekli ağlıyordu. Birkaç olaya karışmış ancak pişman olduğunu söylüyordu. Bir köye baskına gitmişler...

Aile Kürt... Evde babaları yokmuş, beş kişilik aile sofraya oturmuşlar sabah kahvaltısı yapıyorlarmış. Talimat gereği aile temizlenecekmiş.

Elinde G3, tetiğe basınca elmayı ısırmakta olan çocuğun son bakışları aklında kalmış. Diğerleri de delik deşik...
Vicdan azabından geceleri  uyuyamıyormuş...
Ne tarafa baksa, o çocuk gözünün önüne geliyormuş.

Tutuklulardan birisine sordum: “Asker sana ne yaptı neden öldürdün?”

“Öldür dediler, öldürdüm, ben onu öldürmesem örgüt oğlumu  öldürecekti.”

Olay oldukça vahim...

Bu acımasızların bir de hükümet ortağı olduğunu düşünün, artık hiç kimse Güneydoğu’ya adım atamaz... İşte son olay, köy muhtarının katledilmesi...

Ne yaptı köy muhtarı?

İlin valisini ağırlamış.

Dedim ya bunlar Kürt değil, ben Kürt köyünde büyüyen birisiyim, yapılarını çok iyi bilirim. Kürtler ananelerine düşkün bir kavimdir. 

Hele de misafire karşı oldukça saygılıdırlar...

Yarın sandık başına varacağız.

Beyni sulanmış bazı cemaatler sırf iktidara olan öfkeleri yüzünden örgütle dirsek temasına geçiyorlar. Vicdanları hiç de o sesleri duymuyor:

“Feryadımızı ne çabuk unuttunuz?”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Nusret Çiçek Arşivi