Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

“Oruç Sizden Öncekilere Farz Kılındığı Gibi Size de Farz Kılındı”

“Oruç Sizden Öncekilere Farz Kılındığı Gibi Size de Farz Kılındı”

Bu ayet-i kerime orucun mahiyetini, insan fıtratına uygunluğunu ve insanlığın başlangıcından bugüne en sağlam ibadetler arasında yer aldığını gösteriyor.

Namaz da öyle…

İmanın ve İslam’ın şartlarının nasıl bütün insanlığı kuşattığını çağlar üstü formundan anlıyoruz.

Çağlar üstü form, çağlar üstü medeniyet kurucuların mayasındaki şifreyi verir bize…

Yapıcılık…

İnsanın nefsi ile mücadelesi gerçekten de bütün cihadlardan daha zor ilan edilmemiş boşuna. Cihad-ı ekber. En büyük cihad nefisle olan cihad…

Onun için oruç ayı büyük bir nimet.

Ümmetin topyekün nefisle mücadelesinde bir şuurlanma iklimi…

Fakat ne yazık ki bütün kavgalar, bütün çirkinlikler, hırsızlıklar, kötü yönetimler, suiistimaller, cinayetler, kalleşlikler, yalanlar, dolanlar da İslam aleminde.

Bunda büyük bir problem var.

Oruç ikliminde yeni ve yeniden fetihlere ihtiyaç var.

Kendimizi, tabiatımızı, ailemizi, şehrimizi, komşularımızı, insanlığı…

Yeni ve yeniden fetih için yeni bir diriliş muştusu lazım.

Solmaz ve pörsümez yeni…

Ramazan mevsiminde önce ahlak ve adalet üstüne oturan medeniyetimizin sütunlarını yeniden dikmeliyiz.

Sonra bilenle bilmeyeni ayırt etmeliyiz. Güzide ile pespayeyi de…

Emaneti ehline vermeliyiz. Emanete ihanet etmemeliyiz. Vücudumuz da bize bir emanettir. Çevremiz de, şehrimiz de, değerlerimiz de…

Onları nasıl har vurup harman savururuz?

Oruç tutup aynı zamanda küfre gark olamayız. Oruç tutup riya içine giremeyiz. Oruç tutup iftira atamayız. Oruçlu iken açlığı ve yoksulluğu kavramaktan daha tabii ne var? Açı ve yoksulu gözetmeliyiz.

Oruçlu iken mümin kardeşimizin etini çiğneyemeyiz.

Oruç bozulur.

Yani onun hakkında dedikodu yapamayız, iftira atamayız. Hakkında kötü konuşamayız.

Oruç ayında hükümet kuramayanlar, yetim malı yemiş sayılırlar.

Zira bir seçimin millete neye mal olduğunu bilirler.

Oruçlu iken tevazu, iyi niyet, yapıcılık müminin tabiatı olur. Böyle insanlar da birbirlerinden farkı olmadığını anlarlar.

Makam mevki peşinde koşmazlar, işi de yokuşa sürmezler.

Oruç ayında hükümet kurulamazsa savaş ayında kurulur.

Hadi bakalım…

 

ALİ AKBAŞ’IN ŞİİRLERİ BİR KİTAPTA TOPLANDI 

Ali Akbaş ile kırk yıla varan dostluğumuz var. Ali Akbaş şu meşhur “biz hiç böyle geçmedik Tuna’dan” şiirinin sahibi…

untitled-1-316.jpg

Hey kızlar bizim kızlar
Ya ayva ya narsınız
Kara gün çıraları
Mum gibi yanarsınız
Elif, Döne, Emine 
Yaylada çınarsınız
Bereket siz varsınız
Bereket siz varsınız
Hep dilimin ucuna gelen 
mısralarıdır.
Sonra Erenler Divanında adlı 
şiiri hepimizin ezberindedir. 
Her şehrin bir sahibi var
Her sahibin bir naibi var
Hacı Bayram
Hacı Bektaş
Adım adım
Taş taş
Mülkü tapulamışlar
Bir de Göğ Gölü…
Bir seher vaktinde vardım Göygöle
Burda kızlar gül takıyor kâküle
Alev alev bir gül attım su yandı
Sunam derin uykusundan uyandı
Yavaş yavaş araladı perdeyi
Gönlüm göle düşmüş yaban ördeği
Giyip kuşanmaya erinmiş Göygöl
İpekten tüllere bürünmüş Göygöl
Bu şiir bizim Avrasya dünyasına ilk açıldığımız yıllarda yazıldı ve Türk dünyasına yönelik aşkımızı terennüm ettiği için bütün Türk dünyası gönüllülerince ezberlendi. Kalbe çakıldı. 
Avrasya Yazarlar Birliği Ali Akbaş’ın şiirlerinin tamamını bir kitapta topladı ve yayınladı. Sonunda da cd var. İrfan Gürdal’ın müziği eşliğinde kendi sesinden şiirlerin bir kısmı okunmuş cd’ye…
Bütün Şiirler her şiir severin yanı başında bulunması gereken bir kitap.
Ülkücülerin marşlarından birinin güftesi de Ali ağabeye aittir. Öyle marşlar yazmış ki ayrıca Maraş Lisesi Marşı, Gazi Üniversitesi Marşı…
Kerkük davasının yılmaz savunucusu Dr. Necdet Koçak’a yazdığı ağıt unutulabilir mi? Ya Bosna’ya Ağıt?..
En iyisi onun Çocuk Duası ile bitirmek yazıyı:
Gün ola düğün ola
Düşte gördüğüm ola
Ya yaza ya kışa
Ayrılar kavuşa
Dargınlar barışa
Sayrılar sağ ola
Bozkırlar bağ ola

Ülkemiz mutlu ola 
Geceniz kutlu ola

 

ŞİİR: ORUÇ GAZELİ

Hakîkat gözlüğü takmış göze ferlik yaraşır
Namazın tâcı oruçtur, öze zorluk yaraşır

Güle bülbül yaraşır aşkı sadâkat donatır
Donanıp yükselecek merde güzellik yaraşır

Hayatın anlamı neymiş çözecek hem-derd hani
Beş vakit secde eden alna ecirlik yaraşır

Dövüşür kendini bilmez kişi rûben rû be rû
Nefsi düzgün olanın sâyına erlik yaraşır

Ramazan mevsimi gelmiş söze dirlik yaraşır
Şehsuvar der kavga dursun, bize birlik yaraşır

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi