MHP alt yapılı kırmızı çizgiler diye tutturunca, eline geçen iktidar olma şansını kaçırdı. CHP de  %41’lik iradeyi teslim almaya yönelik, bir nevi Mondros şartlarını kayıtsız, şartsız ileri sürerek çözümsüzlük üretti.

Masadan kalktılar, sedire oturdular...

Baş başa bağlı, bizimkilerin başları da o başlara bağlı...

O başlar... Ortadoğu’yu kan gölüne çevirenler.

7 Haziran seçimleri öncesi muhalefetin nerelerde ve neye karşı ittifak ettiklerini gördük. Özellikle Erdoğan merkezli siyasetleri ülkenin istikrarıydı. 

Şimdi terör azdı mı?

Döviz aldı başını gidiyor mu?

Sermaye istikrarsızlıktan istikrara kaçmaya başladı mı?

Piyasalar karışmaya başladı mı?

Et fiyatları uçtu mu?..

“Ben vatanseverim, milliyetçiyim.” 

Güzel de, bu söylemler eyleme geçmezse lafta kalır.

Ha senin milliyetçiliğin, ha çiklet sakızı. 

Çiğne dur...

Görünen köy kılavuz istemiyor…

Seçim öncesi dirsek temasları yine başladı.

Maksatları AK Parti tek başına iktidar olmasın. 

Hadi olmasın…

Bunun ikinci alternatifi MHP ile CHP değil mi?

Bu havada her ikisi de tek başına iktidara gelemeyeceğine göre, sonuçta dönüp dolaşıp aynı kaosa gelmeyecek miyiz? Yani, yine ülkenin siyasi istikrarı.

Bozulunca da bu amcalar göbek atacaklar.

Maksat üzüm yemek değil de bekçiyi dövmekse bahane çok.

“AK Parti’nin neleri yanlış yaptığını sayalım:

 Uydu birilerine, milletvekillerine kepçe ile verdi.

Dar gelirli emekliye vermedi.

İşi bilenlerden ekip kuramayınca süreç konusunda yanıltıldı…

Hazineden partilere, özellikle terörün partisine yapılacak yardımları kesmedi.

Aksine kesenin ağzını daha da açtı.

Halkın tasvip etmediği birçok ismi işbaşına getirerek tabanı küstürdü.

Teşkilat yoklamalarını gizledi, arka plana attı.

Hırsızlıkla ilgili sızlanmalara kayıtsız kaldı…

Bunlar doğru mu? 

El cevap, doğru…

Peki dünyanın en büyük hava limanını bu iktidarın yapmakta olduğunu söylemeyecek miyiz? Veya otobanları, hızlandırılmış trenleri… 

Deniz altı geçidi ile köprüleri…

Doğum yapana, ölene, yaşlıya, hastaya, yaşı küçüklere yapılan sosyal yardımları…

Ve şunu da söylemeyecek miyiz?

IMF tutsaklığından ülkeyi AK Parti iktidarı kurtardı.

Gidin görün...

Almanya hariç, Avrupa ülkelerine kıyasla istikrarlı ve de piyasaları hem canlı, hem de ucuz olan tek ülke Türkiye…

Türkiye, bölgesinde kalkınmakta olan tek ülke.

Efendi, bu işler istikrarla olur, koalisyonlarla olmaz...

Erken seçim diye tutturdular...

Göreceğiz, kimin ödünç oyları geri gidecek, kimin intiharı olacak?