Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Şehidimiz Gökhan Çakır’ın Şehadeti Üzerine

Şehidimiz Gökhan Çakır’ın Şehadeti Üzerine

Şehit ağabeyi yarbayın isyanını, isyan ahlâkını daha doğrusu önemsemiş ve ardındaki sosyal psikolojinin devlet adamlarınca doğru tahlil edilmesi gerektiğine işaret etmiştik.

Kimi yeni yetme kalemler yarbaya veryansın etmişlerdi. Tabii dayak yemedikleri için. Şehit vermedikleri için. Acıyı yakinen yaşamadıkları için.

Ateş düştüğü yeri yakar elbet…

Sonra da Cübbeli Ahmet Hoca da, ben de mazlumun, şehit yakınının şikâyetlerinin, isyanlarının, kötü sözlerinin anlaşılması ve mazur görülmesi gerektiği üzerinde yazdık.

Nisa Suresinde Cenab-ı Hakk öyle buyuruyordu çünkü. Kötü sözden hoşlanmayan Rab, bir tek mazlumlara, acısı olanlara bunu hoş görüyordu. Efendimiz de mazlumun bedduası ile Allah arasında perde olmadığını bize bildirmişti.

Şimdi bir şehidimiz daha var.

Kürt kökenli…

Şehit er Gökhan Çakır.

Komutanıyla Suriye sınırında Hatay Cilvegözü’nde sınırdaki kontrol gezisinde Suriye’den açılan kahpe bir kurşunla şehit oldu.

Gökhan ne güzel isim.

Kürt kökenli bir vatandaşımız.

Yiğit bir asker.

Şehadet şerbeti içti.

Onun da ailesinin kötü sözüne hepimiz tahammül göstermeliyiz. Onun ailesinin üstelik iki acısı var.

Yaman bir çelişki gibi algılayabilir bazıları…

Amca Kutbettin Çakır İzmir Aliağa’da yaşıyor.

Son Dağlıca ve Iğdır katliamlarından sonra bütün Türkiye’de uyanan infial ve tepkilerin yoldan çıkması sonucu kimi masum Kürt vatandaşlarımız gadre uğradılar.

Haksız bir saldırının hedefi oldular. Tam da terör örgütünün ve global statükonun arzuladığı gibi.

TOKİ inşaatlarında karın tokluğuna çalışan Güneydoğulu vatandaşlarımızın ne suçu var. Ne hazindir ki sırf Kürtçe konuştu diye saldırıya maruz kaldılar. Terör örgütüne yönelik nefret ve haklı tepkiler ne yazık ki birçok yerde şirazesinden çıktı. Hedef saptı. Provokatör uyumadı ve kitleleri böylesi sapkın hedeflere sevk etti. 

İşte onlardan biri de amca Kutbettin Çakır’ın işyeriydi.

Ne diyor şehit amcası:

“Dün işyerlerimize saldırdılar Kürdüm diye. Bugün ocağımız yakıldı ağabey. Biz Kürdüz ama hain değiliz, güzel ağabeyim, hain değiliz.”

Utandım, yerin dibine geçtim.

İşte Türkiye’nin tuhaf manzarası… Sosyoloji, sosyal psikoloji, siyaset bilimi daha ne kadar sosyal bilim varsa hepsinin çuvalladığı bir coğrafya burası…

Baba Faruk Çakır gerçek bir şehit babası vakarını muhafaza ediyor. Amca acı gerçeği handiyse delirmeye ramak kalmış kitlelere hatırlatıyor.

Fakat işte bu yalın gerçek tekrar kitleleri yola getirdi şükürler olsun.

Hiç kimse şehit yakınlarına söz söyleyemez, onları incitemez. Ne derlerse desinler, tahammül göstermek zorundayız.

Kim olursak olalım.

İster cumhurbaşkanı, ister başbakan, ister genelkurmay başkanı, ister vekil, ister bakan, ister şu ister bu…

Şehitlerin ruhlarını muazzep kılmaya kimsenin haddi olamaz.

Amca Kutbettin Çakır’ın işyerlerine saldıranlar şehidin muazzez ruhunun gazabına uğrarlar. Şehidimiz Gökhan diğer tüm şehitlerimiz gibi cennet-i âlâda peygamber efendimizin sancağının hemen altında yerini aldı. 

Şehidin amcasına milli şuur uyanıklığı içinde teröre karşı gelip de sonradan nefsine uyan –eğer provokatör ajan değilse- gençler varsa, işte onlara diyorum ki, hemen gidip şehidin amcası Kutbettin Beyin elini öpün ve binlerce kez özür dileyin. Eğer bir talimatları varsa da onu yerine getirin. İşyerlerinde karşılıksız çalışın, neyi kırıp döktüyseniz daha iyisini yapın. Yoksa Allah’ın gazabı üzerinize olsun.

Gerçekte bu amcanın söyleyeceği daha başka hakaretlere bile hazır olmalıyız.

Hiçbir şehit yakınının kötü olan sözüne bile tahammülsüzlük gösteremeyiz.

Eğer şehit yakınlarına tahammül gösteremezsek bu topraklarda yaşamaya hakkımız olamaz.

Hele saltanat sürmeye hiç… 

Şehidin amcasının bildirdiğine göre Çakır soyadına sahip daha 7 asker varmış. 

Kürtçe ağıtlarına eşlik ediyorum şehidimizin ailesinin.

Onlarla birlikte şanlı bayrağımızın, hilali Allah, yıldızı Muhammed olan bayrağımızın altında Kürtçe ağıtlar söylüyorum.

Ta ki Kürtçe marşlarımızı söyleyene kadar.

Ez Kurdem u ez Kurdem

Peşmerge-yi bozkurdem

Ez kurd-i Malazgirdem

Evlad-u Salahaddin

Peşmerge-yi bozkurdem.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi