Biraz da Güneydoğu'da ki Mustafalar'ı Konuşalım

Biraz da Güneydoğu'da ki Mustafalar'ı Konuşalım

Can Dündar’ın “Mustafa” adlı filmi gösterime girdiğinden beri gerek televizyonlarda gerekse gazetelerin köşelerinde yazarlar ve eleştirmenler sürekli bu konuyu konuşuyor ve haklı haksız eleştiriler yapıyorlar…
Yakın Türk tarihi ve bu tarihi yazanların tabu olarak görüldüğü bu zamanda bu konuyu daha çok tartışacağız gibime geliyor…
Şüphesiz konu ve şahsiyet önemli…
Tartışılması da son derece doğal…
Bir tarafın tezleri varsa diğer tarafın da anti tezleri olacaktır…
Bu doğal karşılanmalı…
Ancak herkes kendi penceresinden nasıl görmek istiyorsa o şekilde olsun istiyor…
Maalesef bu da mümkün değil…
Beğenmeyen veya gerçekleri yansıtmadığını düşünen varsa yeni bir “Mustafa” filmi çekerler de bu defa onu konuşuruz, tartışırız…
Olay bu kadar basit!
Buraya kadar her şey normal…
Konuyu buradan asıl ülkemizin kanayan yarası haline gelen ve maalesef her geçen gün de kangrenleşen sorununa getirmek istiyorum…
Yani Kürt sorununa…
Yani Güneydoğu sorununa…
Yani soruna…
Yazarlar biraz da bu konunun çözümü için çaba gösterse, kalem oynatsa…
Evet, yazılıp çiziliyor…
Bir şeyler karalanıyor…
Ama sorun hala ortada duruyor…
Diyarbakır’ın, Hakkâri’nin sokaklarında hala Mustafalar taş atmaya devam ediyor…
Hala örgütün dağ kadrolarına gitmek üzere kandırılıyor…
Hala hırsızlığa, mafyaya ve bilumum suç çetelerine meze olmaya devam ediyor…
Gelin Can Dündar’ın “Mustafa”sını değil sokaklarda potansiyel suçlu olarak dolaşan Mustafaları konuşalım…
Gelin bu Mustafaların filmlerini çekelim…
Gelin bu Mustafaların filmlerini televizyonumuzda, gazetemizde tartışmaya açalım…
“Mustafa” zaten tarihe altın harflerle adını yazdırmış…
Asıl maharet diğer Mustafaların adını tarihe altın harflerle yazdırmak…
Ne dersiniz var mısınız?
Sesinizi duyar gibi oluyorum;
Amaaan sendeee!!!
Kaçak güreşmek her zaman iyidir!!!
GÜNÜN SÖZÜ
Büyük insanların hataları güneş tutulmasına benzer onları herkes görür…
CUCONG

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi