Suruç’ta 20 Temmuz’da meydana gelen bombalı saldırıda 31 kişi hayatını kaybetmişti. Olayın meydana geldiği gün Suruç Belediye Başkanı Orhan Şansal’ın, Kobani’ye gidiş-gelişlerine dikkat çeken STAR, Suruç-Kobani arasında yaşanan bomba trafiğini de ortaya çıkarmıştı.
Şansal, bomba patlamadan 7 dakika önce Kobani’ye geçmiş, yarım saat sonra tekrar Suruç’a geri dönmüş ve patlamadan 6 saat sonra henüz cenazeler kaldırılmadan bir daha Kobani’ye gitmişti. Şansal, STAR’ın ortaya çıkardığı görüntülerle ilgili sorularımıza cevap vermekten kaçtı. Kendisine ulaşmak istediğimiz Şansal, telefonumuza çıkmadı. Belediye yetkilileri ise “Başkanımız sizinle görüşmek istemiyor” dedi.
Karanlık noktalar var
Ancak Şansal adına açıklama akşam saatlerinde DBP’den geldi. Kobani ziyaretiyle ilgili hiçbir soruya yanıt verilmeyen açıklamada “Aslında olayın kısa anlatımından bile Eş Başkanımızın patlamadan habersiz Kobanê’ye gittiği, patlamadan haberdar olmasıyla Suruç’a geri döndüğü anlaşılmaktadır. Bu durum üzerinden arkadaşlarımızın patlamayla ilgisi varmış gibi bir algı yaratılmaya çalışılmaktadır” denildi. Ancak Şansal’ın 31 gencin cenazeleri daha ortaydayken tekrar Kobani’ye gitmesine hiç değinilmemesi dikkat çekti. Açıklamada ziyaret doğrulanmasına rağmen olayın ‘algı yaratma’ olarak sunulması ve “Şimdiye kadar olduğu gibi bugünden sonra da gerçeği çarpıtanların karşısında olacağımızı bütün kamuoyuyla paylaşıyoruz” denilmesi, içinde bulundukları durumun çarpıklığını bir kez daha deşifre etti.
HDP’yi terleten sorular
-Kobani’ye geçmek için Suruç’ta bekleyen 300 genci neden yalnız bıraktınız?
-Suruç Belediye Başkanı olarak cesetler ortadayken Kobani’ye neden tekrar gittiniz?
-Belediyeye ait kültür merkezi kameraları bombanın patladığı gün neden kapatıldı?
-Canlı bomba gençlerin arasına girdikten sonra 10 dakika bekledi. Kimden ‘patlak’ emri aldı, bilginiz var mı?
-SGDF’li gençlerin plansız şekilde düzenlediği basın toplantısının yeri ve saatini canlı bomba nasıl öğrendi?
-Emniyet yetkilileriyle yaptığınız toplantıda, neden ‘güvenliği biz sağlarız, arama yapmayın’ dediniz?