Yazar kitabında önce bir durum tespiti yapıyor. “Hiç şüphesiz din, bir iman, ibadet ve ahlak olduğu kadar, dünya hayatını düzenleyen bir hukuktur, bir sistemdir. Amacı insanları hem bu dünyada hem de âhirette mutlu etmektir. Bu mutluluğun başka bir yolu yoktur.
Sonra bizim Batı maceramızı ele alıyor. “Buna rağmen bu milleti İslam medeniyetinden çıkarıp Batının küfür medeniyetine sokmak isteyen içimizdeki ve dışımızdaki İslam düşmanları, en zayıf düştüğümüz bir zamanda üzerimize çullanıp bize zorla o medeniyetine yamadılar ve özellikle de “laiklik” ilkesini bahane ederek İslam’dan uzaklaştırdılar.
Sonuç, adı Müslüman ama dinden uzak, hatta onu çirkin gören, böylece dinden çıkıp kâfir olduğu halde hala kendini Müslüman sayan bir sürü insan, sistemi ele geçirerek halka zulmettiler. İşte bizim derdimiz bu cahiliyeden kurtularak yeniden İslam’a dönmektir. Davamız ise onu öğrenerek, yaşayarak ve yaşatarak toplum ve devlet hayatımıza hâkim kılmaktır.”
Sonra da yeniden yükselmenin “Bize Düşen”inin ne olduğunu anlatıyor. Bunun yolunu yordamını aramak ve gereğini yapmak için yazılmış Müslüman gençlik için bir el kitabı.