Kapılar

Mehmet Ali Kalkan

Uzatırım dost elimi,
Bana hayat yar kapısı.
Ölmeden önce ölümü,
Güzel eyler ar kapısı.

Gah postlarla, gah börklerle,
Yesi’den kopan arklarla,
Üçler, yediler, kırklarla,
Saza geldi tar kapısı.

Şeytan kapatmaz gediği,
Kurbanlar arar tetiği,
Hak’ka varır “gel” dediği,
Mevlâna’nın gir kapısı.

Kalp kıranda eyvahları,
Güldürür ham ervahları,
Taptuk Emre dergahları,
Yunuslara pir kapısı.

Mey içti aşkın hasından,
Sıyrıldı gönlü pasından,
Edebalı rüyasından,
Açıldı çınar kapısı.

Yemek yerken, su içerken,
Dünya telâşesi derken,
Belki yarından da erken,
Bizi bekler yer kapısı.

Bir gün yürümez bedenin,
Geri gelmedi gidenin,
Dünyayı mülk zannedenin,
Mutlaka şaşar kapısı.

Yazlar çevrilmeye kışa,
Nadanlar girmeye düşe,
Gurur, kibir öte düşe,
Uzak olsun şer kapısı.


Kara etme beyazını,
Hak’tan dile niyazını,
Kırsın küfrün ayazını,
Alev alev nur kapısı.

Irak eylerken cihanı,
Her bir nefes zikir anı,
Damlada bulmak ummanı,
Kalp gözünün sır kapısı.

Mensubuyuz Yüce Dinin,
Yeri yok riyanın, kinin,
Kur’an’ı rehber edenin,
Hak’ka çıkar her kapısı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.