Sedef hastaları dikkat!

Sedef hastaları dikkat!
Sedef hastalığının sebebinin tam olarak belirlenemediğini belirten uzmanlar, hastalık için en fazla genetik geçişe dikkat çekti. Psikolojik faktörlerin hastalığı başlatabileceği uyarısında bulunan uzmanlar, travma, bazı ilaçlar ve enfeksiyon geçirilmesini

Bursa Özel Bahar Hastanesi'nden Dermatoloji Uzmanı Dr. Semra Toker, sedef hastalığının klinik olarak çok çeşitli şekillerde cereyan ettiğini, en sık görülen tipinin üzeri yapışık beyaz kepekleri olan, bazen kaşıntılı, değişik ebatlarda kızarıklıklar şeklinde oluştuğunu söyledi. Hastalığın en sık yerleşim yerinin dizler, dirsekler ve saçlı deriler olduğunu anlatan Dr. Semra Toker şunları söyledi: "Tırnaklarda sık tutulur ve çukurlanmalar, renk ve şekil değişikliği görülür. Sedefi olanların yüzde 5'inde eklem tutulumu olur, eklem hareketleri sertleşir ve ağrılı olur. Hastalığın tanısı için bir kan testi yoktur. Tanı çoğunlukla klinik görünüm ve bazı durumlarda deri biyopsisi ile konulur. Sedef hastalığı uygun tedaviler ile kontrol altına alınabilir. Günümüz tedavi metotları ile sedef hastalığı kaybolsa da yeniden başlama ihtimali vardır. Tedavinin şekli hastalığın tipine ve şiddetine göre değişir."

PUVA tedavisinin özellikle kronik büyük plaklı sedef için en iyi tedavi yöntemi olduğunu kaydeden Uzman Dr. Toker, bu tedavide psoralen güneşe hassasiyeti artırdığı için tedaviden sonra güneş gözlüğü ve güneş koruyucu kullanılmasını tavsiye etti. UVB tedavisinde tablete gerek olmadığının altını çizen Toker, bu tedavide ise ilaç kullanılmadığı için güneşten korunmaya da gerek olmadığını vurguladı.
Seçilecek ışık tedavisinin tipi hastanın lezyonlarına göre doktor tarafından belirlendiğini hatırlatan Semra Toker, tedavinin genellikle haftada 3 kez başlanıp hastanın yanıtına göre sıklığının azaltılacağını söyledi. Daha ağır hastalarda immunsupresif tedaviler olarak bilinen hap tedavilerine ihtiyaç duyulabildiğini belirten Dermotoloji Uzmanı Toker, "Ancak hap tedavileri beraberinde yan etkiler taşır. Bu yüzden daha basit yollarla hastalık kontrol altına alınabiliyorsa sistemik tedaviler kullanılmaz. Sonuç olarak, sedef kronik bir hastalık olmakla beraber tedavi edilebilen bir hastalıktır. Önemli olan hastanın tedaviye uyumu, moralini yüksek tutması ve bu hastalığı yenmeyi istemesidir." şeklinde konuştu.

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.