Eğrisiyle doğrusuyla SGK
Bakanlığın önerilerini değerlendiren konfederasyonların uzmanları, yaptıkları çalışmayı yarınki Emek Platformu toplantısına sunacaklar. Platformda yapılacak değerlendirmenin ardından da nihai karar için saat 15.00'da çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk çelik ile bir araya gelinecek.
Uzmanlarca yapılan çalışmaya göre, Emek Platformu'nun talep ve önerileri ile bakanlığın bunlara ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
EMEKLİLİK YAŞI
Emek Platformu, emekliliği hak etmek için mevcut yasalarda öngörüldüğü biçimde kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş olması ve prim gün sayısının ise 7 bin olarak korunmasını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda (SSGSS) öngörülen, kadın ve erkekler için emeklilik yaşının 2036 yılından başlayarak 65'e yükseltilmesi düzenlemesi korundu.
PRİM GüN SAYISI
Ancak, prim gün sayısının kademeli olarak artması nedeniyle, prim gün sayısını doldurduğu halde, emeklilik yaşını doldurmadığı için emekli aylığına hak kazanamayan sigortalıların, emeklilik yaşını doldurduğu yılda, 65 yaş koşulu aranmaksızın emekli olmasına olanak sağlandı.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kademeli olarak 9 bin güne yükseltilmesi öngörülen prim gün sayısı, sadece hizmet akdi ile çalışan işçiler için, 2008'den 2016'ya kadar her yıl için 50'şer gün artırılarak, 2016'dan itibaren ise her yıl 100'er gün artırılarak, 2021 yılında 8 bin güne ulaşması öngörüldü.
8 BİN GüN ŞARTI
Emeklilik yaşına ilişkin değerlendirmenin Emek Platformu'nun önerisine uygun olmadığı, prim gün sayısının ise 50 gün yerine, ilk 8 yıl için 50'şer gün, izleyen yıllar için 100'er gün artırılarak 8 bin gün belirlendiği ifade ediliyor. öte yandan, 65 yaş koşulu aranmaksızın emekli olmaya ilişkin düzenlemenin kısmen iyileştirme niteliği taşıdığı, ancak bunun da kademeli prim gün sayısının getirdiği zorunlu bir düzenleme olduğu kaydedildi.
Emek Platformu, mevcut yasalar uyarınca, fiili hizmet zammından yararlanan çalışanların bu haklardan yararlanmayı sürdürmelerini talep ediyor.
Bakanlığın, değerlendirmelerinde bu öneriye ilişkin düzenleme yer almıyor.
SİGORTALILIK SüRESİ
Emek Platformu, ölüm aylığını hak etmek için 5 yıllık sigortalılık süresi ile 900 gün prim ödemiş olma koşulunun yeterli sayılmasını talep ediyor.
öLüM AYLIĞI
ölüm aylığı için 5 yıllık sigortalılık süresini tamamlamak ve 900 gün prim ödemiş olmak koşulunun yeterli sayılmasıyla, platformun ölüm aylığına ilişkin talebinin karşılandığı belirtiliyor.
Emek Platformu, aylık bağlama oranının sigortalıların sistemde uzun süre kalıp prim ödemelerini özendirecek ve mevcut aylık bağlama seviyesini koruyacak şekilde, hizmet yıllarına göre kademeli olarak artırılmasını talep ediyor.
2015’E KADAR YüZDE 2,5
Bakanlıkça, aylık bağlama oranı, SSGSS Kanunu'nda yer aldığı şekilde, 2015 yılına kadar yüzde 2,5, 2016 yılından sonra yüzde 2 olarak düzenleniyor.
Bu durumda, 8 bin gün olarak önerilmiş olan prim gün sayısı için aylık bağlama oranı, bugünkü aylık bağlama oranının gerisinde kalarak yüzde 47,5'e düştüğüne, Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre 8 bin gün için hesaplanan aylık bağlama oranı ise yüzde 59 olduğuna dikkat çekiliyor.
Bakanlığın, gönderdiği son taslakta aylık bağlama oranına ilişkin çalışmaların sürdüğü belirtiliyor.
REFAH PAYI
Emek Platformu, güncelleme katsayısının belirlenmesinde gelişme hızının (refah payının) yüzde 100'nün dikkate alınmasını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yapılan yüzde 5 oranındaki artış yeterli görülerek, bu konuda yeni bir açılım sunulmuyor.
Bu durumda, güncelleme katsayısının belirlenmesinde refah payı yüzde 30 olarak dikkate alındığından, bağlanacak emekli aylıklarının zaman içinde azalacağı öne sürülüyor.
İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI
Emek Platformu, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu yüzde 25 ve daha yüksek oranda sakat kalanlara (özellikle çalışmayanlara) bağlanan sürekli iş göremezlik gelirine, sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısı dikkate alınarak alt sınır geliri uygulanmasını talep ediyor.
Bakanlık yaptığı değerlendirmede, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu tam iş göremez duruma düşen sigortalıdan bakıma muhtaç olanlar için, prime esas kazancın alt sınırının en az yüzde 85'i oranında gelir bağlanmasını öngörüyor. İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahibi bir kişi ise sigortalı için hesaplanan gelirin yüzde 80'i, hak sahibi 2 kişi ise yüzde 90'ı alt sınır olarak düzenleniyor.
Bu durumda, Emek Platformu'nun iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sakat kalanlara ödenecek gelirin aylık tutarına uygulanmasını talep ettiği alt sınırın kabul edilmediği belirtiliyor.
MEVSİMLİK İŞçİLERİN DURUMU
Emek Platformu, özellikle mevsimlik, geçici süreli ve yarı zamanlı çalışanların daha az aylık almakla karşı karşıya kalabileceğini belirterek, sigortalılara ve hak sahiplerine bağlanacak malullük, yaşlılık ve ölüm aylıklarına alt sınır getirilmesini talep ediyor.
MALüLLüK SİGORTASI
Bakanlık, malullük, yaşlılık ve ölüm aylıkları için, sigortalının bekar olması halinde prime esas kazancın alt sınırının yüzde 35'i oranında, sigortalının bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocuğu varsa, yüzde 40'ı oranında, aylık alt sınırı uygulanmasını öngörüyor.
Bu durumda, aylıklara uygulanacak alt sınır için Emek Platformu tarafından önerilen oranın altında bir oranın belirlendiği ifade ediliyor.
DUL EŞİN MAAŞI
Emek Platformu, çalışan ve gelir ya da aylık alan çocuksuz dul eşe bağlanacak olan ölüm aylığı oranının yüzde 75 olarak korunmasını öneriyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, bu önerinin karşılanmadığı belirtiliyor.
Platform, aylık ve gelirlerin yükseltilmesinde enflasyon oranındaki artışla birlikte önceki yılda gerçekleşen gelişme hızı oranının da dikkate alınıp, yükseltilerek emekli, dul ve yetimlere refahtan pay verilmesini talep ediyor. Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, bu talebe ilişkin düzenleme bulunmuyor.
Emek Platformu, SSGSS Kanunu'nda kabul edilen asgari ücretin üçte biri tutarında, 6 ay süreyle verilmesi kabul edilen emzirme yardımının, aynı miktar ve süreyle verilmesini talep ediyor.
SüT YARDIMI
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, süt emzirme yardımının miktar ve süresini Kurum Yönetim Kurulu'nun belirlemesi ve bakan tarafından onaylanması benimseniyor.
Bu durumda, konunun, toplantıda görüşüldüğü biçimde düzenlendiği belirtiliyor.
YETİM öDENEĞİ VE EVLENME YARDIMI
Emek Platformu, yetim kız çocukları için ödenmekte olan evlenme yardımı tutarının mevcut uygulamadaki gibi, yetim aylığının 24 katı tutarında ödenmesini talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, yetim kız çocuklarına verilecek evlilik yardımının, yetim aylığının 24 katı tutarında ödeneceği doğrultusunda düzenleme yapıldı.
Emek Platformu, çalışanlar ile emekli, dul ve yetimlerin yararlanacakları sağlık hizmetlerine ilişkin tedavi yöntemleri, ilaç ve tıbbi malzemelerin miktar ve sürelerinin belirlenme yetkisinin kurum yönetimine bırakılması yerine yasa ile belirlenmesini talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, bu talebi karışlayacak bir düzenlemeye yer verilmedi.
PROTEZ YARDIMI
Emek Platformu, diş protezlerine yaş sınırı getirilerek, 18 yaşını doldurmamış veya 45 yaşından gün almamış kişilere protez bedelinin yüzde 50'sini cepten ödemeyi öngören düzenlemenin kaldırılmasını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, diş protezlerinde öngörülen yaş sınırı kaldırılırken, tüm sigortalılarla hak sahiplerine verilecek diş protez bedellerinden yüzde 50 oranında katılım payı alınması öngörülüyor.
Bu durumda, diş protezleri için getirilen yaş sınırı kaldırıldığı, ancak diş protez bedelinin yüzde 10-20'si oranında katılım payı ödeyerek diş protezlerinden yararlanacak olanlar dahil, tüm sigorta ve hak sahipleri için katılım payı oranının yüzde 50'ye yükseltildiği belirtiliyor.
öZEL HASTANE KATKI PAYLARI
Emek Platformu, çalışanlar ile emekli, dul ve yetimlerin özel hastanelerden yararlanmaları halinde ödeyecekleri yüzde 20 oranındaki fark ücretin kaldırılmasını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, kamu hastaneleri hariç, vakıf ve özel hastaneler dahil, sözleşmeli hastanelerin Fiyatlandırma Komisyonunca belirlenen sağlık hizmetleri bedelinin yüzde 20'sini geçmemek şartıyla, kurumca belirlenecek oran kadar sigortalılardan ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinden ek ücret talep etmeleri uygun görülüyor. Yüzde 20 oranının üç katına kadar artırılması konusunda ise Bakanlar Kuruluna yetki veriliyor. Ayrıca, yasa tasarısı TBMM Genel Kurulunda görüşülünceye kadar, alınacak fark ücret miktarının özel hastanelerle görüşüleceği ifade ediliyor.
Bu durumda, özel hastanelerin sigortalı hastalardan alacakları sağlık hizmeti bedelinin yüzde 20'sinden daha fazla fark ücreti almasının söz konusu olabileceği belirtiliyor.
Emek Platformu, oluşturulacak komisyonun belirleyeceği tedavi yöntemleri dışındaki yöntemlere dayalı olarak yapılacak tedavilerden, tedavi bedelinin üç katına kadar fark ücret alınmamasını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, alternatif tedaviler için fark ücret alınmaması konusundaki talebe ilişkin bir öngörü bulunmuyor.
Platform, ayaktan yapılan muayene ve tedaviler için 2 YTL, tüm protez, ortez ve ilaç bedelleri için yüzde 10 ve yüzde 20 arasında değişen oranlarda katılım payı alınmamasını istiyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, ayaktan tedavilerde alınacak katılım payı ile hayati öneme haiz protez, ortez, araç, gereç ve ilaç bedelleri hariç, diğer unsurlardan katılım payı alınması düzenleniyor.
İŞ AKDİ SONA ERENLER
Emek Platformu, mevcut uygulamada olduğu gibi çalışması sona eren sigortalılardan, önceki yıl içinde 90 gün prim ödeyenlerin kendileri, 120 gün prim ödeyenlerin ise kendileri ile birlikte bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 6 ay süreyle sağlık yardımlarından yararlanmalarını talep ediyor.
Bakanlıkça yapılan değerlendirmede, iş akdi sona eren sigortalıların, geriye doğru bir yıl içinde 90 gün zorunlu sigortalıklarının olması durumunda, sigortalılık niteliğinin yitirildiği tarihten itibaren (iş akdinin sona erdiği tarihi izleyen 10 gün sonra) 90 gün süreyle, bakmakla yükümlü olduğu kişiler dahil sağlık hizmetlerinden yararlanmaları doğrultusunda düzenlemeye gidildiği belirtildi.
Ayrıca, kamu iş yerlerinde iş sözleşmesi askıda kalan aylara ilişkin Genel Sağlık Sigortası (GSS) primlerinin kurumlarınca ödenmesi öngörülüyor.
Bu durumda, iş akdi sona eren sigortalıların ve bakmakla yükümlü oldukları hak sahiplerinin 3 ay süreyle sağlık yardımlarından yararlanmasına olanak sağlandığı belirtiliyor.
Kamu iş yerlerinde çalışan mevsimlik işçilerin iş akitlerinin askıda olduğu sürece, GSS primlerinin kurumlarınca ödenmesiyle, bu işçilerin çalışmadıkları sürede sağlık hizmetlerinden yararlanmalarında herhangi bir engel kalmadığı ifade ediliyor.
Emek Platformu, GSS primlerini devletin ödeyeceği kişiler için asgari ücretin üçte biri olarak belirlenen yoksulluk sınırının ülke gerçeklerine uygun olarak belirlenmesi gerektiğini talep ediyor.
Bakanlığın değerlendirmeleri arasında bu konuya ilişkin düzenleme yer almıyor.
(AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.