Zehirli su içmemek için
Biyologlar Birliği Derneği Genel Sekreteri Gökhan Kavuncuoğlu, geride bıraktığımız 22 Mart Dünya Su Günü’nün bu yılki konusunun “Küresel Isınma, İklim Değişikliği, Su, çevre ve Enerji Kaynaklarımıza Etkisi” olduğunu belirterek, hayatımızın kaynağı olan su ile ilgili önemli uyarılarda bulundu.
SUYU TASARRUFLU KULLANMA BİLİNCİ
Kavuncuoğlu, suyun insanlığın geleceği için önemini şu ifadelerle özetledi: “Su, bireylerin en temel gereksinimi olma ve başlıca ekonomik faaliyetlere kaynaklık etme özelliği ile ulusların devamlılığı için yaşamsal bir kaynaktır. Sosyal ve ekonomik faaliyetlerin sürmesi ve yaşamın devamlılığı büyük ölçüde temiz ve yeterli su arzına sahip olmaya bağlıdır. Su kaynaklarının geliştirilmesi ekonomik üretkenlik ve sosyal refaha doğrudan katkı yapmaktadır. öte yandan, nüfus ve ekonomik faaliyetler arttıkça birçok ülke hızla ya su sıkıntısı çeker duruma gelmekte ya da ekonomik gelişmeleri kısıtlanmaktadır. Sürdürülebilir kalkınma politikası doğrultusunda, su kaynaklarını tasarruflu kullanma bilinci yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası her düzeyde geliştirilmelidir.”
SU İLE İLGİLİ CİDDİ SORUNLAR
Dünya nüfusunun artması, küresel ısınmaya bağlı iklim değişiklikleri, suyun yeryüzündeki dağılımı ve kullanım şeklinin, su ile ilgili ciddi sorunların ortaya çıkmasına yol açtığını hatırlatan Kavuncuoğlu, bu konudaki bazı gerçekleri şöyle sıraladı:
“-Dünyadaki tatlı suyun yüzde 80’i buzul olarak kutuplardadır.
-Dünyadaki nehirlerin yaklaşık 2/3ü (yaklaşık 300 nehir) sınır ötesi su olarak bir kaç komşu ülke tarafından paylaşılmaktadır. Bu nehirlerin hemen hemen tamamı komşu ülkelerle sorunlara yol açmaktadır.
-Yaklaşık 1,1 milyar insan temiz içme veya kullanım suyundan yoksundur.
-Her yıl yaklaşık 5 milyon insan temiz su ile ilgili hastalıklardan dolayı ölmektedir.
-2025 yılında dünya nüfusunun üçte biri şiddetli derecede su sıkıntısı çekecektir.
-Halen dünyada 2,8 milyar insan şehirlerde yaşıyor, bu rakam 2025'te 4,5 milyara yükselecek. Şehirler temiz suya daha fazla ihtiyaç duymakta olup aynı zamanda da daha büyük atık su sorununa yol açmaktadırlar. Şehir nüfusunun artması ciddi su sorunlarını beraberinde getirecektir.
-ülkemizdeki 3200 belediyenin yaklaşık 50 adedi kanalizasyon sularını arıtmaktadırlar. Başka bir deyişle nüfusumuzun yaklaşık 50 milyonuna ait kanalizasyon suları doğrudan nehirlere dolayısıyla göl ve denizlere akmaktadır. Bunlar, su ile ilgili gerçeklerin sadece bir kısmı.”
KüRESEL ISINMA BİR KISIR DöNGü
“Küresel ısınma bir uçurum, uzaktaki değil bilakis kaygan bir uçurum. Küresel ısınma sistemi bir kısır döngüdür. Bu olgu başlamıştır” diyen Kavuncuoğlu, derhal önlem alınmaması durumunda geri dönüşü olmayan bir yola girileceği uyarısında bulunarak, şu tespitlerde bulundu:
SUYUMUZA SAHİP çIKALIM
“Biyologlar Birliği Derneği olarak toplumumuzun davranış alışkanlıklarından bazılarını değiştirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunu hayatımızın en kıymetli varlıkları olan çocuklarımız için yapmalıyız. Onların geleceği ve mutluluğu için her türlü fedakarlığa katlanırken temiz su sıkıntısı çekmelerini elbet istemeyiz.
Bizler hep birlikte suyumuza sahip çıkmalıyız. çocuklarımız ve gelecek nesillerin rahatı için bu gerekli. Su olmayan yerde yaşamakta güçleşir. Bunun için çok büyük fedakarlıklara da katlanmamız gerekmiyor.”
ZEHİRLİ SU İçMEMEK İçİN
“Suyumuzu boşa akıtmamak, ekonomik davranmak, başkalarını gereksiz su tüketiminde uyarmak yeterli. Ayrıca ağaç dikme konusunda duyarlı olmalıyız, üşenmemeliyiz. Bu çok önemli. İnsanlar son zamanlarda özellikle ev temizliğinde hijyene önem verdiklerinden çeşitli kimyasalları bol miktarda kullanıyor. Temizlik önemli bir konu. Bunun ölçüsünü kaçırırsak doğal su döngüsü içinde halk arasında çamaşır suyu, tuz ruhu dediğimiz ve bunlar gibi temizlikte kullandığımız diğer kimyasallar suya karışmakta. İçme suyundan kimyasal arıtılması bakteriyolojik arıtma sisteminden çok daha külfetlidir. Son yıllarda bu tip ürünlerin kullanımında ciddi bir artış var. Bu ürünlerin yoğun kullanılması sonucu içme sularımıza, zehirli olan bu kimyasalların karışması da aynı oranda artıyor. Gelecekte zehirli sular içmemek için temizlik için çok daha bilinçli davranmalıyız.”
(Engin Kaşdaş-habervaktim)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.