Bakan Dinçer'den prim affı açıklaması

Dinçer, Bartın Valisi İsa Küçük ile makamında görüştü, ardından da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin ''sigorta prim affına yönelik çalışmanız var mı'' sorusu üzerine Bakan Dinçer, şunları kaydetti:

''Sosyal Güvenlik Kurumu olarak prim affıyla ilgili çalışma yapmıyoruz, böyle bir niyetimiz de yok. Bunu niçin yapmıyoruz, açıkça söylemekte yarar görüyorum.

Şu ana kadar yaptığımız incelemelerde her şeyden önce primini devamlı yatıran insanların, işverenlerin, sigortalıların sayısı, neredeyse yüzde 85'e tekabül ediyor.

Geri kalan yüzde 15 için af çıkarmak yüzde 85'lik kesime haksızlık gibi görülebilir. İkincisi ise bu zamana kadar yapılan bütün aflar ve yeniden yapılandırma çalışmalarında istenilen sonuca ulaşılamamış.

Kurum tarihinde takriben 15'e yakın yapılandırma olmuş. Bunların hiçbirinde beklenen amaca ulaşamamışız.

Belli ki istenilen sonucu alamıyoruz. Doğrusu bunun için affa çok güzel bakmıyoruz. İleride şartalar değişirse o zaman tartışılabilir.''

GRİZU PATLAMASI

Bakan Dinçer, Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında 30 madencinin yaşamını yitirdiği kazada taşeron firmanın eksikliklerinin tespit edildiğini, bu konuda daha ağır yaptırımların olup olmayacağına yönelik soruyu da şöyle yanıtladı:

''Eğer herhangi kaza olursa, sorumlusu da tespit edilirse onun hesabı mutlaka sorulur ve herkes bunun bedelini öder. Bunda bizim tereddütümüz yok.

Önemli olan kaza olduktan sonra sorumlularını bulup hesap sormak değil, kaza olmadan tedbiri almaktır. Bunun da birkaç boyutu var.

Onlardan biri konuyla ilgili fiziki ve teknolojik altyapının oluşturulması, bu işverenin sorumluluğundadır. Eğer bunu yerine getirmezse insanların hayatını tehlikeye atar.

Bu düşük bir maliyettir ve işletmeler için maliyet olarak da görülmemelidir. Çünkü tedbir almadığınız zaman ortaya çıkacak maliyetle mukayese edilemeyecek kadar küçük bir şeydir.''

Çalışanların da gerekli hassasiyeti göstermesi gerektiğini ifade eden Dinçer, şöyle devam etti:

''İşçilerimiz, işverenimiz ve konularında ilgili her uzman mutlaka hassasiyet ortaya koymalı ve insan hayatının önemini fark ederek adım atmalıdır.

Biz maalesef bu konularda biraz 'bize bir şey olmaz' ihmalsizliğini çok yaşıyoruz ve bunun bedelini de çok ağır ödüyoruz.

Hukuki zemini sağlam hale getirmek, kurumu denetlemek bize düşen görevdir. Bu konuda aksaklık olmayacak, herkes müsterih olsun ama sadece denetleyerek de sorunu çözmek istemeyiz.

İşvereni, işçileri, bütün kesimi eğiterek, iş güvenliği kültürü oluşturarak sorunu çözmek için de çaba sarf ediyoruz.''

Bakan Dinçer, ''madencilerin yeterli eğitimi almadan ocağa indiler'' iddialarının hatırlatılması üzerine de ''Bu konuda müracaat olmazsa biz bunu göremeyiz.

Herhangi işverenimiz çalıştıracağı personel için istihdam garantisi veriyorsa onun her türlü eğitimini yapıyor, masraflarını da karşılıyoruz.

Buradan iş verenlerimize çağrıda bulunuyorum. Şayet herhangi konuda elemana ihtiyaçları varsa ve çalıştıracaklarsa Türkiye İş Kurumuna müracaat ederek eğitim programı organize edebilirler, bütün masraflarını da biz karşılıyoruz'' diye konuştu.

İŞTEN ÇIKARILAN İŞÇİLER

Kentteki bir tekstil fabrikasında çalışan bazı işçilerin sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarıldıkları iddialarına yönelik soruyu da Dinçer, şöyle yanıtladı:

''Herhangi işveren sendikaya üye oldukları için işçilerin işlerine son veremez, bu suçtur. Şayet biz böyle tespitte bulunursak bunun hesabını da o işverenimizden sorarız.

Ancak son zamanlarda değişik sebeplerle işçi çıkarılan durumlar için farklı yorumlar yapılır hale geldi. Onu da göz ardı etmemek lazım.

İşletme krize girdiğinde işçi çıkarıyor veya maliyetleri azaltmak için alt işletmelere iş devri yapabiliyor. Buradaki işçi çıkarılmasıyla ilgili konuyu arkadaşlarımla görüşeceğim, bir istismar varsa bunun önüne geçmeye çalışırım.''

Vali İsa Küçük, Bakan Dinçer'e ziyaretin anısına Bartın pulunun yer aldığı plaket ve ''Bartın 2023'' adlı kitap hediye etti.

AA