TÜSİAD hükümetten ne istedi?

TÜSİAD hükümetten ne istedi?
Referandum sürecinde Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ‘bir taraf olan bertaraf olur’ eleştirine hedef olan TÜSİAD, seçmen ve toplum iradesini yansıtan referandumun sonucunun saygıyla karşılanması gerektiğini belirtti. TÜSİAD, Türkiye’nin

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) anayasanın 26 maddesinin değiştirilmesine ilişkin referandumun sonuçlarıyla ilgili açıklamasında “Seçmen değişiklik paketine ‘Evet’ demiştir. Seçmen ve toplum iradesini yansıtan referandumun sonucu saygıyla karşılanmalı. Hedef; bir arada, özgürce yaşama irademizin ifadesi ve gerçek bir toplum sözleşmesi niteliğinde hazırlanacak bir 21’inci yüzyıl Anayasası olmalı” görüşünü dile getirdi. Açıklamada TÜSİAD’ın referandum sonucundan bağımsız olarak, Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya olan ihtiyacının canlı kalacağını pek çok kez dile getirdiği vurgulandı ve referandum sürecinin ve sonucun, toplumun ekseriyetinin, 1982 Anayasasını tümüyle değiştirecek yeni bir Anayasanın oluşturulması konusundaki ortak beklentisini teyit ettiği belirtildi.

3 böleni çözmeliyiz
Hürriyet'ten Demet Cengiz, Özcan Kuburlu'nun haberine göre açıklamada şöyle denildi: “Türkiye’nin yeni anayasaya giden yolda toplumu bölen sorunlarını çözmek için karşılıklı anlayış, empati, diyalog ve yapıcılığa ihtiyacı var. Tarihi bağlamda demokratikleşme süreci 3 ana mesele ile sürekli karşı karşıya kaldı. Katılımcı ve uzlaşmacı bir süreçle hazırlanacak 21’inci yüzyıla yakışır yeni Anayasanın, yukarıda belirtilen ana özellikleri taşımasının yanında, Türkiye’nin 3 bölenini, 3 birleştiren haline getirmeye de hizmet etmeli. Bölenlerden ilki din ve vicdan özgürlüğüdür; devlet tüm din ve mezheplere tam anlamıyla eşit mesafede duracak mıdır? İkinci bölen kimlikler meselesidir. Hepimiz, Türk, Kürt veya herhangi bir etnik köken tanımlamasının ötesinde eşit vatandaş olma noktasında anlaşacak mıyız? Üçüncü bölen ise kuvvetler, yani yasama, yürütme ve yargı erklerinin ayrılığı ve hiçbir vesayet altında olmadan etkili çalışabilmeleridir.”

Bireyi merkeze alan Anayasa
Yeni bir Anayasanın; bireyi merkeze almasının şart olduğunu savunan TÜSİAD’ın açıklamasında ayrıca, kimlik taleplerine, ortak değerlerde birleştiren eşit vatandaş anlayışı çerçevesinde yanıtlar verilmesi, din ve vicdan özgürlüğüne ilişkin sorunları çözmesi, çoğulcu ve katılımcı demokratik temsili parlamenter rejime, tüm kurum ve kurallarıyla işlerlik kazandırılması, her türlü vesayetten arındırılmış nitelikteki kontrol-denge mekanizmalarını kurması, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunlarının demokratikleştirilmesi, seçim barajının düşürülmesi ve örgütlenme-ifade özgürlüklerinin genişletilmesi alanlarında ilerleme sağlanması önerildi.

2011 seçimleri ve Anayasa
TÜSİAD açıklamasında önümüzdeki seçim süreci de hatırlatıldı ve şu görüşlere yer verildi: “Önümüzdeki 10 yıl içinde her 18 ayda seçimlerin (genel ve yerel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri) gerçekleştirileceği göz önünde bulundurulduğunda tecrübe edilen referandum öncesi siyasi üslubun sürdürülmesi; demokratikleşme, AB uyumu ve sürdürülebilir büyüme süreçleri açısından son derecede sakıncalıdır. Bu çerçevede, 2011 genel seçim döneminin ana temasını, geleneksel seçim programlarının yanında, yeni anayasanın yapımı ve içeriği konusundaki görüşler oluşturmalıdır. Yeni Anayasa hazırlık sürecinde, kamuoyunda farklı görüşleri savunan kanaat önderleri arasında diyalog canlı tutulmalıdır. TÜSİAD bu müzakere sürecinin işlemesi için çalışmalarına başlamıştır ve diğer sivil toplum örgütleri ve siyasi iradenin temsilcileriyle çalışmalarını paylaşmaya hazırlanmaktadır.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.