Çin malı istilası

2002 yılında 3,6 milyar dolar olan Türkiye'nin çin, Tayland, Tayvan, Malezya, Endonezya ve Güney Kore'den yaptığı toplam ithalat 2007 yılında 23,3 milyar dolara kadar çıktı.

Türkiye toplam 2002 yılında ithalatının yüzde 6,9'unu söz konusu ülkelerden yapıyordu. 2007 yılında ise bu oran yüzde 13,7'ye yükseldi. Enerji ithalatı hariç bakıldığında ise söz konusu ülkelerin Türkiye'nin toplam ithalatı içerisindeki payı bu dönemde yüzde 8,4'ten yüzde 17,1'e yükseldi. Türkiye'nin altı Uzak Doğu ülkesine yaptığı ve 2002 yılında 779 milyon dolar olan ihracat ise 2007 yılında 1,6 milyar dolar oldu. Buna göre Türkiye'nin bu ülkelere karşı 2002 yılında 2,8 milyar dolar olan dış ticaret açığı 2007 yılında 21,7 milyar doları buldu. 2002 yılında Türkiye'nin dış ticaret açığının yüzde 17,9'u bu ülkelerden kaynaklanıyordu. 2008 yılında 63 milyar dolara ulaşan dış ticaret açığı içerisinde söz konusu altı ülkeye karşı verilen açığın payı ise yüzde 35'e ulaştı. Enerji ihracat ve ithalatı hariç tutularak hesaplanan dış ticaret açığının ise yüzde 63,7'si bu ülkelerle yapılan ticaretten kaynaklandı.

ÇANTA, BAVUL VE SARACİYE'NİN YÜZDE 93,4'Ü
Uzak Doğu ülkelerinden yapılan ithalata karşı koyamayan Türkiye'nin bavul, çanta ve diğer saraciye ürünleri ithalatının miktar olarak yüzde 93,4'ü, değer olarak da yüzde 81,9'u bu ülkelerden gerçekleştirildi. Türkiye 2007 yılında 408 milyon dolar değerinde 24 milyon 453 bin kilo bavul, çanta, saraciye ürünü ithal etti. Bunun 22 milyon 831 bin kilosu Uzak Doğu ülkelerinden ithal edildi. Büyük bölümü çin'den yapılan bu ithalat için toplam 334,5 milyon dolar ödendi.

HER 100 OYUNCAĞIN 93'Ü UZAK DOĞU'DAN
Oyuncak üretimi tümüyle duran Türkiye'nin oyuncak piyasasının da tamamı Uzak Doğulu üreticilerin kontrolüne geçti. Türkiye'nin 2007 yılında ithal ettiği her 100 oyuncağın 92,7'si Uzak Doğu ülkelerinden geldi. 2007 yılında Türkiye 31 milyon 578 bin kilo oyuncak ithal etti. Bunun 29 milyon 279 bin kilosu bu ülkelerden alındı. 2007 yılında oyuncak ithalatına 261,8 milyon dolar harcayan Türkiye bu paranın 240,8 milyon dolarını Uzak Doğu ülkelerine ödedi.

100 BİSİKLETTEN 92'Sİ
Türkiye 2007 yılında toplam 68,8 milyon dolarlık bisiklet ithal etti. Toplam ağırlığı 21 milyon 483 bin kilo olan bu bisikletlerin, 56,4 milyon dolar ödenen 19 milyon 880 bin kiloluk kısmı Uzak Doğu ülkelerinden alındı. Buna göre Türkiye'nin bisiklet ithalatının miktar olarak yüzde 92,5'i, değer olarak ise yüzde 81,9'u bu ülkelerden yapıldı.

MÜZİK ALETLERİNİN YÜZDE 87,5'İ
Türkiye'deki müzik aletleri piyasası da ucuz Uzak Doğu ürünlerinin eline geçti. 2007 yılında 2 milyon 16 bin kiloluk müzik aleti ithal eden Türkiye bu ithalatın 1 milyon 765 bin kilosunu Uzak Doğu ülkelerine yaptı. Müzik aleti ithalatına toplam 26,8 milyon dolar ödeyen Türkiye, Uzak Doğu ülkelerinden yaptığı ithalata ise 16,9 milyon dolarlık ödeme yaptı. Uzak Doğu'dan yapılan müzik aletleri ithalatı toplam ithalatın miktar olarak yüzde 87,5'ini, değer olarak ise 63,2'sini meydana getirdi.

SPOR MALZEMELERİNİN YÜZDE 86'SI
Türkiye'nin toplam 100 milyon doları bulan spor malzemeleri ithalatında da aslan payı Uzak Doğu ülkelerinin elinde bulunuyor. 100,2 milyon dolarlık spor malzemeleri ithalatın 68,7 milyon doları Uzakdoğu ülkelerinde gerçekleştirildi. Uzak Doğu ülkelerinden yapılan ithalat 18 milyon 813 bin kiloyu buldu. Değer olarak yüz de 68,6 olan Uzak Doğu ülkelerinin spor malzemeleri ithalatındaki payı miktar bazında ise yüzde 86,2'ye ulaştı.

24 SEKTÖRDE UZAK DOĞUNUN PAYI YÜZDE 50'NİN ÜSTÜNDE
Uluslararası Standart Sanayi Sınıflamasına göre belirlenen 144 sektörün 79'unda Uzak Doğu ülkelerinden yapılan ithalatın payı yüzde 10'un üzerinde seyrediyor. Türkiye 2007 yılında söz konusu 79 sektörde toplam 82,7 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. Bunun 19,1 milyar dolarla değer olarak yüzde 24'ünü miktar olarak yüzde 30'unu Uzak Doğu'dan yapılan ithalat oluşturdu. Uzak Doğu'nun payının yüzde 10'un üzerinde olduğu sektörlerin 24'ünde Uzak Doğu'nun payı yüzde 50'nin üzerinde, 22'sinde yüzde 30-50 oranları arasında, 20'sinde yüzde 20-30 ve 13'ünde de yüzde 10-20 oranları arasında seyrediyor. Uzak Doğu ülkelerinin miktar olanak payının yüzde 50'nin üzerinde bulunduğu sektörlerde Türkiye toplam 16,4 milyar dolarlık ithalat yapıyor. Bu ithalatın 8,2 milyar doları Uzak Doğu'dan gerçekleştirildi. Uzak Doğu'nun payının yüzde 30-50 oranları arasındaki sektörlerde toplam 23,6 milyar dolarlık ithalat yapılıyor. Bu tutarın 6,6 milyar dolarını Uzak Doğu ülkelerinden yapılan ithalat meydana getiriyor.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün araştırmanın sonuçlarını değerlendirdi. Aygün, özellikle çin'in 2001 yılında Dünya Ticaret örgütü'ne üye olması ve 2005 yılından itibaren de kotaların kaldırılmaya başlamasıyla birlikte dikkat çekilen tehlikelerin bir bir gerçekleştiğini bildirdi. Birçok işyerinin ucuz Uzak Doğu ürünleriyle rekabet edemeyip üretimini durdurup ithalatçı durumuna geldiğini belirten Aygün, "Uzak Doğu'nun ucuz ürünleri birçok sektörü çökertti. Birçoğu da yakında çökecek" dedi.

Uzak Doğu'dan gelip Türk limanlarına mal indiren her bir geminin bir fabrikanın kapanmasına 200 kişinin işsiz kalmasına yol açtığını vurgulayan Aygün, şunları söyledi: "Bu ürünlere karşı bir çin Seddi oluşturmamız gerekiyordu. Ancak 2003 yılından bu yana yaptığımız tüm uyarılara rağmen Türkiye, uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını bile kullanmadı. Bir yandan çeşitli teknik engeller çıkararak bu ülkelerden yapılan ithalatı azaltabilir, bir yandan da yerli üretimin maliyetini düşürecek önlemleri yürürlüğe koyabilirdik. Biz hiç birini yarmadık. Uzak Doğu ülkeleri sürekli paralarına değer kaybettirerek ihraç ürünlerinin fiyatlarını düşürürken biz de döviz kurunu düşürerek onlara yardım ettik. Adeta ithalatı teşvik ettik. Bu manzarayı ortaya çıkardık. Türkiye ekonomisinin istihdam yaratamamasının altında bu manzara yatıyor"