Bakan Şimşek’ten ‘şok’ cevap

Bakan Şimşek’ten ‘şok’ cevap
İşadamı Mahmut Çalık, eski Devlet Bakanı Abdüllatif Şener ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Koç’un, ekonomideki gelişmelerle ilgili “kriz geliyor” şeklindeki değerlendirilen görüşlerine cevap veren Devlet Bakanı Mehme

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız’ın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesine Devlet Bakanı Mehmet Şimşek cevap verdi. İşadamı Mahmut çalık, eski Devlet Bakanı Abdüllatif Şener ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Koç’un ekonomi ile ilgili değerlendirmelerinden yola çıkılarak hazırlanan ve “ekonomik kriz geliyor” iddiasında bulunulan soru önergesinde; “Adı konulmamış bir ekonomik kriz” ifadeleri dikkat çekerken, Bakan Şimşek’in cevabında ortaya koyduğu rakamlar ve “şoklara karşı dayanıklıyız” şeklindeki değerlendirmesi yüreklere su serpti.

İşte Şimşek’in Hazine Müsteşarlığı verilerine dayandırarak çizdiği ekonomik tablo:

24 çEYREKTİR KESİNTİSİZ BüYüYEN EKONOMİ
“Uyguladığımız sıkı para ve maliye politikaları ile yapısal reformlar sayesinde 2002 yılından bugüne kadar risk primi ve enflasyon oranı azalmış, faiz oranları düşmüştür. YTL cinsinden Hazine iskontolu yıllık bileşik faiz oranı 2002 yılında yüzde 62,7 oranında gerçekleşirken 2008 yılı Mart ayı itibariyle söz konusu oran yüzde 17,5'e gerilemiştir. Söz konusu dönemde reel faizlerde ise yaklaşık 20 puanlık düşüş sağlanmıştır. Ekonomide sağlanan istikrar ve yatırımcının geleceğe yönelik olumlu bekleyişleri sayesinde özel yatırımlar hızla artmış ve 24 çeyrektir kesintisiz büyüyen ekonominin itici gücünü oluşturmuştur. 2002–2007 döneminde reel gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesi ortalama yüzde 6,7 oranında gerçekleşirken, söz konusu dönemde reel özel yatırım harcamaları ortalama yüzde 18 oranında artmıştır. Diğer yandan, 2002–2007 dönemi arasında 45 bin 074 şirket ve kooperatif kapanırken, buna karşılık 259 bin 477 yeni şirket ve kooperatif kurulmuştur.”

TüRKİYE ŞOKLARA KARŞI DAYANIKLI HALE GELDİ
“Dünya finansal piyasalarında zaman zaman hızlı ve ani hareketler gözlenmektedir. Türkiye ekonomisi de artan dışa açıklık ve finansal entegrasyonun bir sonucu olarak, diğer gelişmekte olan dışa açık ekonomiler gibi dünya finansal piyasalarındaki bu aşırı dalgalanmalardan etkilenmektedir. Asıl önemli olan bu etkinin geçici veya kalıcı olduğudur. Birçok alanda uygulanan yapısal reformlar ve alınan ekonomik tedbirler sayesinde ekonomimizin kırılgan yapısı önemli ölçüde azalmış, ülkemiz çeşitli olumsuz şoklara karşı dayanaklı hale gelmiştir. Nitekim, Türkiye ekonomisi yakın geçmişte de görüldüğü üzere dış piyasalarda meydana gelen önemli düzeydeki şoklar asgari maliyetle ve oldukça kısa bir sürede atlatabilmeyi başarmıştır.”

KURAKLIK VE YüKSEK PETROL FİYATLARININ ETKİSİ
“Türkiye geçmişte on yıllar boyunca yüksek ve kronikleşen enflasyonla yaşamak durumunda kalmıştır. ülkemizde enflasyon düzeyi uzun yıllardan sonra ilk defa 2004 yılında tek haneli seviyelere gerilemiş ve o dönemden beri tek haneli seviyesini korumuştur. Diğer yandan, enflasyonu düşürmeye yönelik çeşitli ekonomik tedbirler alınmışsa da, gerek yüksek düzeyde seyreden petrol fiyatları gerekse son dönemlerde yaşanan ciddi kuraklık gibi ekonomik müdahaleler ile önlenmesi mümkün olmayan çeşitli dışsal şoklardan enflasyon olumsuz yönde etkilenmiştir. Kuraklık, enflasyonun yanı sıra ekonomik büyümeyi de olumsuz etkilemiştir. Nitekim, 2007 yılında reel GSYH büyümesi yüzde 4,5 oranında gerçekleşirken, tarımda yüzde 6,8 oranında reel daralma yaşanmıştır.”

MAKROEKONOMİK TEMELLER SAĞLAM
“Türkiye'nin makroekonomik temelleri sağlamdır. Bankacılık sektörünün sermaye ve hizmet yapısı güçlüdür. Merkez Bankası rezervleri yüksek düzeydedir. Bütçe ve borç stokunda Maastricht kriterleri yakalanmıştır. Son yıllarda ekonomideki gelişmişlik artışımıza paralel olarak, makine-teçhizat, kimya ve otomotiv gibi sektörlerde katma değeri yüksek olan ürünlerin üretiminde artış gözlenmiş ve söz konusu ürünler ihracatımızda önemli boyutlara ulaşmıştır. Ancak, bu ürünlerde başta petrol olmak üzere hammadde girdi ihtiyacının yüksek düzeyde olması ve bunların büyük ölçüde ithalatla temin edilebilmesi nedeniyle, ithalat düzeyinin de artması kaçınılmaz olmuştur. İstikrarlı ekonomik büyüme ve taviz vermeden devam eden yapısal reformlar sayesinde özel sektörümüzün verimliliği ve uluslararası rekabet gücü daha da artacak, bu sayede orta ve uzun vadede istihdam artışının sağlanması temin edilecektir.”

YATIRIM DüZEYİ VE POTANSİYEL ARTTI
“ülkemizde yaşanan ekonomik istikrar ortamında son yıllarda yatırım düzeyimiz ve potansiyelimiz artmıştır. Diğer yandan, ihraç ürünlerimizin yapısında da değişiklik olmakta, firmalarınız zamanla katma değeri yüksek ve daha ileri teknoloji gerektiren alanlara kaymakta ve aynı zamanda yeni piyasalara yönelmektedirler. Bütün bu etkenler, ihracat performansımıza olumlu yansımaktadır. Diğer yandan, 2008 yılı Şubat ayı itibariyle, yıllıklandırılmış ihracatın artış hızı 2007 yılı Mart ayından beri ithalattaki artış hızının üstünde seyretmektedir.”

İTHALAT ARTIŞININ ALTINDA NE YATIYOR?
“İthalat artışının arkasındaki temel faktörlerden biri uluslararası enerji fiyatlarındaki artıştır. 2007 yılında ülkemizin cari açığı 38 milyar Dolar iken, enerji ithalatı yaklaşık 34 milyar Dolara ulaşmıştır. Ancak, Hükümetimiz enerji kaynak çeşitliliğini ve etkinliğini artırıcı reformları uygulamaya koymuştur. Bugün Türkiye'de dış ticaret açığının bu kadar yüksek seviyede olmasının temelinde, bizim Hükümetimizden önce beşeri sermayeye, fiziki altyapıya ve AR-GE'ye yeterince kaynak aktarılmamış olması yatmaktadır. Uygulanan ekonomi politikaları ve reformlar, verimliliğimizi ve uluslararası alanda rekabet gücümüzün artmasını sağlamaktadır. Yeni yasalaşan Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun doğrudan bu amaca hizmet edecek olan en yakın tarihli örneklerden birini teşkil etmektedir.”

Engin Kaşdaş-habervaktim

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.