Bademcikler ihmal etmeye gelmez

Sıkıntınız sadece basit bir boğaz ağrısı değil müzmin bir derttir. Aslında önemsiz gibi görünmekle beraber kalp, böbrekler, barsaklar ve diğer iç organlarda ciddi rahatsızlıklara sebep olabilir. Bademciklerinizi asla ihmal etmeyin.

Bademciklerdeki rahatsızlığın belirtileri insanı pek kolay uyarmaz. Hafif bir ateş ve bademciklerin normalden biraz daha fazla kızarması başlıca belirtilerdir. Boğaza musallat olan bir gıcık da sabahları öksürmenize sebep olabilir. Ayrıca yutkunurken boğazınızda bir karıncalanma ve hafif bir ağrıda hissedebilirsiniz. Boyun ve çenenin açısındaki yeri elinizle yoklarsanız elinize bir şişlik geldiğini de görürsünüz. Bu da bezelerden birisinin şiştiğini gösterir.

Bütün bu belirtiler 3–4 günde geçer. Fakat bu sizi aldatmamalıdır. Bademcik aslında müzmin bir hastalık olup mikropların her uyanışında ortaya çıkar. Bu mikroplar genellikle bademciklerin katları arasında barınırlar. Bademciklerin dokusu oldukça geniş katlardan meydana gelmiştir. Bunun içinde ağız ifrazatı dolaşır. Bu katlar kolay boşalamadığı takdirde sıvı katılaşır. Başka maddeler de içine karışır ( kolesterol, kalsiyum, yağlı asitler) boğaz ve ağız mikropları da katılmakta gecikmez. Bu bazen kuruyarak kötü kokan ve sarımtırak şişlikler meydana getirir. Bademcikleri bunlardan kurtarmak zordur.

Bu takdirde en ufak bir soğuk algınlığı, solurken yutulan toz ve mikroplar derhal bir hastalığa ve iltihaplanmaya yol açar. Müzmin bademcik ayrıca şiddetli anjine ve tehlikeli kalp rahatsızlıklarına, böbrek hastalıklarına (nefrit), barsak düzensizliklerine sebep olabilir. Bademciklerdeki mikroplar boğaz vasıtasıyla kolayca solunum ve sindirim organlarına geçer. Kan dolaşımı yoluyla ağızdan çok uzak yerlerde arızalar oluştururlar. En sonunda bademcikler setleşir üzerinde kistler meydana gelir, adeta taşlaşır.

İlk belirtilerde bademcikleri aldırmak ve boğazı ferahlatmak düşünülür. İlk belirtilerde tuzlu su gargaraları yapılır. Ağrılar acılar ihmal edilmeden hekime görünmek ve hekim kontrolünde tedavi izlemek gerekmektedir. Tedavi sonuç vermiyorsa bademcikler alınarak bu mikrop yuvalarından kurtulmak mümkün olabilir. 50 yaşına kadar bademcikleri tehlikesizce aldırmak mümkündür. Hemofili, böbrek hastalıkları, yüksek tansiyon ve ağır hastalıkların nekahet devresinde olanlar için ameliyat tehlikeli olabilir.

Bazı tedbirlerle müzmin bademciğin önü alınabilir. Boğazı sararak soğuk ve rutubetten kaçınmak, bilhassa dişlerimize iyi baktığımız takdirde bademcik derdinden kendimizi koruyabiliriz. Ilık adaçayı gargarası da bademcik ve boğaz temizliği için faydalıdır.
Sağlıklı günler dileğiyle…

Tabip Dr. Mevlüt Katırcı
Başakşehir