"Merkez Bankası kimseye şirin gözükmek zorunda değil"

Çağlayan, Conrad Otel'de düzenlenen ''Kamu-Özel Sektör Ortaklığıyla Girişim Sermayesi Modelleri''nin ele alınacağı toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Merkez Bankası kararlarının eleştirilmesine yönelik bir soru üzerine Çağlayan, Merkez Bankasının kanunla kendisine verilmiş bir görevi bulunduğunu, kur rejiminin de serbest dalgalı kur rejimi olarak hükümet tarafından belirlendiğini ve bu konudaki kararların da çok net olduğunu hatırlattı.

Regülatör bir kuruluş olan Merkez Bankasının elinde faiz, fiyat istikrarı ve döviz olmak üzere 3 önemli enstrüman bulunduğunu belirten Çağlayan, şunları kaydetti:

''Merkez Bankası buralarda faiz üzerinde uygulama yaparken, zaman zaman döviz piyasalarında olabilecek kendi öngörülerinin içinde ve dışında düşünülmesi gerekiyor. Bu açıdan baktığımız zaman Merkez Bankasının yaptığı hareketleri herhangi bir şekilde tenkide yönelik bulmuyorum. Türk Lirasının yıllarca aşırı değerlenmesinin getirdiği sıkıntıları konuştuk. Aşırı değerlenmesi kadar aşırı değer kaybetmesi de önemli ama bu dışardan, konjonktürel meselelerden ortaya çıkan bir sonuçtur. Türkiye ekonomisinden kaynaklanan bir sonuç değildir. Dünyanın bu kadar çalkantılı olduğu dönemde bu tür oynamalar normaldir, olacaktır. Ama önemli olan Merkez Bankasının bu konuda yaptığı çalışmalar. Merkez Bankası'ndan geçmişte ben de şikayetçiydim. Beni memnun etmek için bir çalışma, çaba da göstermediler. Bugün de yapmış olduğu bu çabalar başkaları tarafından farklı algılanabilir. Bu tabii umarım ki Merkez Bankası üzerinde bir faiz artırma baskısı yaratmasın. Ümit ediyorum ki birileri Merkez Bankasının faiz politikasını değiştirip,faizleri daha fazla artırılması noktasında bir araç ve amaç olarak kullanmasın. Bu tür spekülasyonlar son derece doğaldır. Çünkü paradan para kazananların bir yerde kendi yapması gereken bir iştir. Merkez Bankasının görevi de bu tür spekülasyonlara karşı Türkiye'yi iyi bir şekilde korumaktır. Merkez Bankası da bunu yapıyor.''

Toplantıda hangi konuların görüşüldüğüne ilişkin olarak da Çağlayan, gerek girişim sermayesi alan, gerek girişim sermayesi veren şirket ve sektör temsilcilerini bir araya getirdiklerini kaydetti. Bakan Çağlayan, şunları anlattı:

''20 arkadaşımıza söz verdik. Çok önemli konular gündeme getirildi. Nasıl bir yapı, nasıl bir sistem olması gerektiğini, beklentilerinin ne olduğunu, bilhassa bu işin kendi oyuncularından almam gerekiyordu. Sektörün içinde bulunan arkadaşlarımızın bize verdiği görüşler son derece önemli. Burada kamunun rolü ne olacak, diğer taraftan girişim sermayesi fonlarının rolü ne olacak, nasıl bir yapılanma modeli isteniyor, mevzuatı ve yasal altyapı prosedürü ne olacak- Bunların tamamını arkadaşlarımız ifade etti. Bir kısmı yaşadığı örneklerle bunu verdi.''

Çağlayan, yapılan değerlendirmeler üzerinde Bakanlıkta ilgili birimlerin çalışma yürüteceğini belirterek, ''Bu çalışmanın arkasından tekrar bir araya gelinecek. Zannediyorum ki, birkaç toplantıdan sonra buradan ortaya çıkacak şablonu, tekrar ilgili bakan ve diğer bakan arkadaşlarımızla beraber değerlendirip, bunun hem yasal mevzuatı hem işleyiş tarzı, bununla ilgili ileride karşılaşılabilecek olan sorunların şimdiden teşhisini sağlayacak olan bir yöntem oluşacak'' diye konuştu.

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankasının kimseye şirin gözükmek zorunda olmadığını belirterek, ''Merkez Bankasının yaptığı hareketleri herhangi bir şekilde tenkide yönelik bulmuyorum'' dedi.