"Türk Lirası Doları Yenecek "
Doları doğrudan müdahale bombardımına tutan Merkez Bankası’nın Başkanı Erdem Başçı, on gün önce İstanbul Sanayi Odası (İSO) toplantısında, Türk lirasının avroya karşı sağlam durabileceğini ancak dolar ile yarışamayacağını söylemişti.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve Dünya gazetesi işbirliğiyle düzenlenen “Para Politikaları’’ konferansında yaptığı konuşmada ise tam tersi bir değerlendirmede bulunarak, “2012’de doları TL olarak yeneriz, bunu bir tarafa yazın” dedi.
Başçı bu sözleriyle, yıl sonunda TL’nin bugünkü seviyesinin altında olacağına yönelik net ifadeler kullandı. Piyasa uzmanları, Merkez’in önceki dönemlerdeki temkinli söylemlerinin aksine daha net görüş belirtmesinin küresel ekonomide kırılganlığın sürdüğü ve beklenmeyen durumların ortaya çıkabileceği dönemde böyle kesin ifadeler kullanmasının riskli olduğuna da dikkat çekti. Başçı’nın İSO’da yaptığı konuşma ve dünkü açıklamaları piyasada, “Türk lirası doları yener mi yenmez mi” sorusuyla birlikte, kafaları karıştı.
1 doların 1 TL olmasını istemedik
Oldukça iddialı konuşan Başçı, 2012’de TL’ye yatırım yapanların kazanacağını, bu yıl TL’nin değer kazanmasına izin vereceklerini de söyledi. 2012’nin TL’nin dünyada en çok güçlenen, en çok değerlenen paralarından birisi olduğu bir yıl olacağını ifade eden Başçı, Merkez Bankası’nın bu yıl, TL’nin değer kazanmasına izin vereceğini de ifade etti. Başçı, enflasyonun ise şu anda dış dengeye, cari açığa göre daha öncelikli bir problem alanı olduğunu vurguladı. Başçı, 1 doların 1 TL olmasının Türkiye için büyük risk oluşturacağını söyleyen ve son günlerde döviz piyasasına yapılan doğrudan müdahalelerle ilgili ilk kez konuşan Başçı, “30 aralıkta Türkiye tarihinin en sert müdahalesini yaptık. Hiçbir şey yapmasaydık doların yılı 1.94’te kapatması ihtimali vardı. 1 dolar 2 TL olur mu diye konuşulacaktı. Onu kesmek gerekiyordu. Onun maliyetine katlandık. Spekülasyona izin vermedik.”
Aşırı iyimserliğe kapılmadan kredilerde biraz yavaş gidilmesi uyarısında bulunduklarını da ifade den Merkez Bankası Başkanı Başçı, şöyle konuştu: “Çin’den daha hızlı büyümeyelim. Çin’deki kredi artışı yüzde 25 ise Türkiye’de yüzde 35 olmasın. Türkiye’de de yüzde 25 olsun şeklinde yaklaştık. TL üzerinde de aşırı değerlenme baskısı olmasın dedik, yaklaşık bir yıl iki ay önce. O dönemlerde Türkiye’de ‘1 dolar eşittir 1 TL olur mu?’ şeklinde yorumlar yapıldı. Biz ne dedik Merkez Bankası olarak? ‘Türkiye’de serbest dalgalı kur rejimi uygulanıyor. Döviz kurları piyasada arz ve talep koşullarıyla belirlenmektedir. Eğer döviz kurlarındaki gelişmeler fiyat istikrarı ya da finansal istikrar hedeflerimizi tehlikeye atarsa o zaman biz döviz piyasasına da müdahale ederiz, bu gelişmeyi önleriz’ dedik. Yani kısaca 1 dolar eşittir 1 lira olsaydı, bizim açımızdan, ihracatçı açısından, cari denge açısından çok büyük risk oluşurdu. Çünkü kâr marjının hepsini sıfır ya da eksiye götürebilecek bir gelişmeydi. O yüzden Merkez Bankası ne dedi? ‘Hayır 1 dolar eşittir 1 lira olmaz. Türk lirasını bir miktar zayıflamasında fayda var’ dedik.’’
TL’ye yatırım yapan kazanacak
Cari açıktaki büyüme, kredilerin ve dış finansmanın bol ve ucuz olmasından kaynaklandığını, bunun böyle bilinmesi gerektiğini söyleyen Başkan Başçı, “Yine o yüzden Türk lirasının zayıflaması için bir sebep yok. 2012 nasıl bir yıl olacak? 2012, Türk lirasının dünyada en çok güçlenen, en çok değerlenen paralardan birisi olduğu bir yıl olacak. 2012 yılında Türk lirasına yatırım yapanlar hep kazanacak. Kim yaparsa yapsın. Bizim vatandaşımız yaparsa bizim vatandaşımız, dünya vatandaşı yaparsa dünya vatandaşı kazanacak. Bu çok doğal şekilde, kendiliğinden olacak. Fakat bunun Türk kamuoyuna anlatılması, yanlış algının giderilmesi gerekiyor” diye konuştu.
O kadar yumuşak ki kimse hissetmiyor
Başçı, cari açığın finansmanı diye bir sorun görmediklerini ve cari açığın hem kalitesinin arttığını, hem de sıkıntı olmadığını, ayrıca cari açıktan kura baskı gelmeyeceğini savundu. Reel sektörün ise mükemmel gittiğini, iç talebin ılımlı şekilde yavaşladığını söyleyen Başçı, kredilerin ise yavaşladığına işaret ederek, “O kadar yavaş iniyor ki kimse hissetmiyor inişi. Belki biraz fazla yumuşak iniş yapıyoruz. Isınma yok, soruna yol açmadan talep ve krediler yavaşlıyor” dedi.
Merkez Bankası’nın izlediği politikalar sonucunda 2012 yılı sonunda yüzde 5’lik enflasyon hedefinin biraz üzerinde yılı kapatabileceklerini belirten Başçı, “Ocak ayı sonunda yayınlayacağımız raporda bunu daha net görebiliriz” diye konuştu. Başçı, altının Türkiye’de Merkez Bankası rezervinde saklanması için çalışma yaptıklarını, böylece yastık altındaki altınları da ekonomiye kazandırmak istediklerini söyledi.
TL’nin küresel şoklara iyi dayandığını, aşırı değerli olmadığını, hatta bir miktar aşağıda bulunduğunu savunan Başçı, TL’nin kesinlikle aşırı değerli olmadığını, hatta bir miktar güçlenmek için yeri olduğunu söyledi. Merkez Bankası’nın dövizin aşırı değerlenmesine karşı uyguladığı “istisnai gün” politikasının amacına ulaşmak üzere olduğunu açıklayan Başçı, ek parasal sıkılaştırmanın güçlü, etkili ve geçici olmamasının esas olduğunu vurguladı. Bu politikanın geçici olmazsa istisnai olmayacağının altını çizen Başçı, “Bunun erken bir vakitte tekrar normalleşmesi gerekecek. Şu anda amacına ulaşmaya oldukça yakınız. Bir ihtimal önümüzdeki hafta para politikası normalleşebilir, eğer ters bir durum olmazsa” dedi.
Avro elimizin kiri
Ağustosta Avrupa’da ortaya çıkan problemlerden dolayı gelişmekte olan ülkelerin para birimleri genelde bir zayıflama eğilimi içine girdiğini söyleyen Erdem Başçı, “Biz ilk etapta şöyle strateji izledik: Biz düzenli döviz satışları başlatalım, bunun dışında başka birkaç araç var onları kullanalım ve TL’nin daha az zayıflamasına yol açacak politikalar izleyelim. Gerçekten ağustosta, 29 aralıka kadar politikalar uyguladık. TL, diğer ülkelere göre daha az değer kaybetti. Hangisine karşı? Amerikan dolarına karşı. Çünkü avroya karşı birçok para değer kazandı. Türk lirası da kazandı. Orada çok miktarda para basıyorlar. Ne kadar çok para basarlarsa avro, o kadar çok değer kaybediyor. Sizin çaba göstermenize gerek yok. Aşırı basmıyorsanız sizin paranız avroya göre güçlenir.”
Faizi bir günde 5.75’ten 12’ye çekeriz
Merkez Bankası’nın elinde TL’nin değer kazanması yönünde sürpriz ve güçlü politikaları olduğunu vurgulayan Erdem Başçı, “Güçlüden kastımız, girersek çok kuvvetli gireriz ve faizi yüzde 5.75’ten 12’ye çekeriz. Kaç günde? Bir günde. Bundan daha fazla bir sıkılaştırma olmaz. Döviz tarafında ise satarsak bir günde 1 milyar 350 milyon TL’ye kadar satarız. Nasıl? Düzenli döviz satış ihaleler ve gün içi döviz satış ihaleleriyle. Gerekirse 1 milyar 350 milyon TL’ye kadar çıkar, gerekmezse çıkmayız. Kontrol bizde. Etkin politika aracı, doğrudan müdahaledir” dedi. Başçı ayrıca, İSO konuşması sırasında, ‘MB Başkanı konuştu doları 1.90 TL’den, 1.91 TL’ye yükseltti’ eleştirilerine de atıfta bulunarak, şunları söyledi: “Avrupa Merkez Bankası’nın bilançosu çok büyüdü. Bilanço niye büyür? Üç yıl vadeli bankalara 500 milyar avroya yakın likidite verdiler. O borç karşılığında para ortaya çıktı. O para da Merkez Bankası’nın bilançosunda ortaya çıktı. Bu veri Avrupa için ciddi bir parasal genişleme anlamına geliyor. Bu veri açıklandığında avronun değeri düştü, doların değeri yükseldi. Ben konuşurken olmuştu ve ‘Başkan konuştu doları yükseltti, avroyu düşürdü’ diye enteresan bir tesbitte olmuştu.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.