'Balıkçıların attığı kurşunu ben de atarım'
Yaşar, hayvancılık ve balıkçılığın el ele gittiğini, kamuoyunun, sivil toplum örgütlerinin ve hükümetin balıkçılık sektörüne ilgi göstermesi gerektiğini söyledi.
Greenpeace üyelerinin orkinos balıkçılarını Kıbrıs açıklarında taciz ettiğini ifade eden Selçuk Yaşar, şunları kaydetti:
''Balıkçılar da ağlarındaki kurşunları onlara atmış. Ben olsam ben de atarım. Greenpeace ne arıyor benim sularımda? Hele ortada Kıbrıs gibi önemli bir devlet sorunu varken. Dünya örgütlerine göre Türkiye'nin 600 ton kotası var. Balıkçılar oradaki küçük balıkları alıp Antalya'da, Çeşme koyunda besleyip Japonya'ya ihraç ediyor, muazzam bir döviz, büyük istihdam sağlıyorlar. Hepsi vergi veriyor.''
Türkiye'de balıkçılığın önemini anlatamadığını belirten Selçuk Yaşar, şunları kaydetti:
''Bir kere Yunanistan'a ilk balık yavrusunu, çipura, levrek yavrusunu satan benim. Türkiye'de ilk balık çiftliğini kuran da benim. Yunanlılar Sakız Adası'ndan geldi, yavru balık alıp Sakız Adası'na götürdüler, ondan sonra bütün Yunanistan'a, her yere balık çiftliği kurdular. Şimdi Yunanlılar bizim sahildeki sahipsiz, korumasız, kaderine terk edilmiş balık çiftliklerini teker teker satın alıyor. Bu hem milli, hem askeri, hem ekonomik açıdan bir suçtur. Ama görüyorum ki balık çiftliklerine karşı bir tepki var. Bu tamamen yanlış.''
(AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.