Öğrenciler sınav öncesi ne yapmalı?
Uzmanlar, ÖSS sınavı öncesi öğrencileri ve velileri uyarmaya devam ediyor. Uşak Sağlık Müdürü Taşçı, kaygının, kişinin herhangi bir uyaranla karşı karşıya kaldığında yaşadığı fiziksel, zihinsel ve davranışsal değişmelerin duygu durumu olduğunu ifade ederek, sınav kaygısının belli düzeyde her bireyde hissedilmesinin olağan olduğunu belirtti.
Kaygı motivasyonu arttıracağı için beraberinde başarıyı destekleyeceğine dikkat çeken Taşçı, ancak kaygının rahatsız edici boyuta ulaştığında ise panik, telaş ve aşırı heyecan durumunda da ne kadar akademik olarak hazır olunsa da var olan bilgileri kullanmanın zorlaşacağını kaydetti.
Kaygının rahatsız edici fizyolojik boyutlara ulaşmasını sağlayan bireyin kendisi olduğunu vurgulayan Taşçı, "Bireyin olayları değerlendirme ve yorumlama biçimi, düşünme şekli kaygının ve stresin temel kaynağıdır. Önemli olan stresten kaygıdan kaçmak değil, onunla birlikte yaşamayı becerebilmektir. Özgüvenini kaybetmeyen, olayların kontrolünü elinde tutan hatalarını bilen, hatalarıyla başa çıkma yollarını arayan ve öğrenen birey kaygıyı en aza indirgeyendir" dedi.
Motivasyon düzeyinin kaygının en önemli etkenlerinden biri olduğuna dikkat çeken Taşçı, "Yapılacak bir iş basit ve kolaysa yüksek derecede güdüleme verimi artırır. Buna karşın yapılacak iş matematik testi çözümü gibi bilişsel süreçleri içeren karmaşık bir durumu gösteriyorsa o zaman yüksek güdüleme verimi azaltır. Sınavın sadece bilgilerimizi sınamak olduğu düşünüldüğünde başarımız o oranda artar. Dolayısıyla sınav kaygısı başarının önündeki en büyük engeldir" diye konuştu.
Taşçı'nın verdiği bilgiye göre öğrencilerin sınav kaygısı yaşamalarının sebepleri arasında aile ve çevrenin yüksek beklenti düzeyi, hedefi gözünde büyütme, başarısızlık ve sınav sonuçları hakkında saplantılı düşünceler, çalışma zamanını plansız ve doğru kullanamama, verimsiz çalışma alışkanlıkları, sorumlulukları erteleme, başarısız değerlendirilme korkusu, dikkati toplayamama ve aşırı heyecanlı olma korkuları bulunuyor.
Sınav kaygısının fiziksel ve duygusal belirtileri arasında ise karın ağrısı, bağırsak hareketlerinde değişme (ishal, kabızlık), mide şikâyetleri, kalp çarpıntısı, nefes darlığı, hızlı nefes alma, terleme, titreme, baş ağrısı, baş dönmesi, huzursuzluk, uyku, uyuşukluk, yorgunluk, yeme alışkanlığında değişiklikler, Sinirlilik, karamsarlık, hayal kırıklığı, korku, mutsuzluk, tedirginlik ve endişe yer alıyor.
SINAV KAYGISIYLA NASIL BAŞA ÇIKILABİLİR ?
Sınavdan önce sınava iyi hazırlanılmış olarak girilmeli, uykusuz ve aç olunmamalı, asitli içecekler (kola gibi), kırmızı et ve baharatlı yiyecekler stresi arttırabileceğinden bu tür yiyeceklerden kaçınılmalı. Bunların yerine stresi azaltan meyve ve taze sebze yenilmeli.
Sınav yerine zamanında gidilmeli, acele edilmemeli, son ana kadar ders çalışılmamalı, sınavdan önce gevşeme egzersizleri yapılmalı. 'Başaramayacağım, sorular zor olacak, bilmediğim konular çıkacak gibi' kendimizle iç konuşmalar yapılmamalı. Var olan kaygı paniğe dönüştürmemeli. Eğer aşırı bir kaygıya kapılınılmışsa 2 dakika sınav bırakılmalı. Düzgün nefesler alıp vererek sınavdaki diğer insanlara bakarak yalnız olunmadığı ve dahası herkesin heyecanlı olduğunu düşünülmeli. Zaman doğru ayarlanmalı, rahatlamak için arada bir oturma pozisyonunuzu değiştirilmeli, sizden önce sınavdan çıkanları görüp endişeye kapılmamalı, son dakikaya kadar zaman kullanılmalı."
Aşırı kaygıdan dolayı panik yaşandığı zamanlarda kan damarları daralır ve vücut sıcaklığı düşüyor. Doğru ve derin nefes alınırsa kan vücudun bütün noktalarına yayılır ve bu sayede kaygının şiddeti azalıyor.
Aileler sınav öncesi çocuklarına yardımcı olmalı. Aileler öğrencinin, 'Başarısız olursam aileme ne derim, tanıdıklarım benim hakkımda ne düşünürler' gibi sorulardan arındırılması gerekir. Aileler çocuklarına sadece başarılı olduklarında değil, her zaman yanlarında olduklarını hissettirmeli.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.