'Başarımızın arkasında milli irade var'
Economist Yuvarlak Masa Toplantısı’nda konuşan Başbakan Erdoğan, ekonomiye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Ekonomik gelişme açısından tarihi adımlar atıldığını belirten Erdoğan’ın konuşmasından önemli başlıklar şöyle:
İhracatta rekor dönemi
“İktidara geldiğimiz andan itibaren yoğun bir mücadele verdik. AB katılım sürecini yeniden başlattık. Şimdi ise mikro ekonomi dengesi üzerindeki çalışmaları tamamlayacağız. Cesaret dahi edilmeyen reformları tek tek hayata geçiriyoruz. Bu kararlılığın sonucu Türkiye’yi dünyanın 17. büyük ekonomisi haline getirdik. 2002 yılında iktidarı devraldığımızda toplam ihracatımız 36 milyar dolardı. Geçen ay itibari ile bu rakam 121 milyar dolar seviyesine ulaştı. Enflasyon rakamları tek haneli hale gelmiştir.”
5. gelişen ülkeyiz artık
“Bütün bunların yanında son aylarda küresel dalgalanma ve kuraklık nedeniyle bir miktar artış olsa da enflasyonla mücadelemiz sürüyor. Türkiye yoğun çalışmalar neticesinde 2007 sonu itibari ile 22 milyar dolar uluslar arası yatırım çekmiştir. Girişimcilerin gerekli yatırımları gerçekleştirdikleri ülke haline geldik. Dünyanın 16. gelişmekte olan ülkesi halindeyken şu anda 5. ülke haline geldik. 2002 yılında YTL cinsi borçlanma faizi 62.7 oranında iken bugün yüzde 17.8 oranındadır. Vade 33 ayı aşmıştır. Bu Türkiye’nin güven ve istikrarı yakalamasının yansımasıdır.”
Tek istisna 2008
“Çarpıcı bir değişimi de büyüme oranında yakaladık. Son 5 yıl içinde özellikle GSYİH 230 milyar dolar iken, şu anda 2007 sonu itibari ile 659 milyar dolar seviyesine çıkmıştır. Ortalama olarak yıllık 6.7 seviyesinde bir büyüme yakalanmıştır. Yapısal reformları da gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Finans piyasalarını yeniden gözden geçirdik. Merkez Bankası’nın bağımsızlığını arttırdık. Finans sektörü daha sağlam bir temele oturdu. Yaklaşık 150 bin kişiye istihdam sağlandı. Maliye politikası ve mali disiplin sayesinde faiz dışı fazla oranında hedefimize ulaştık. Tek istisna küresel ekonomideki olumsuzluk nedeniyle hedefi aşağıya çektiğimiz 2008 yılı olacaktır.”
Özel sektöre dayalı büyüme hedefi
“Ekonomik programımızın en önemli unsurlarından birini özel sektöre dayalı büyüme oluşturuyor. Bu sürecin bir parçası olarak hızlı bir özelleştirme programı uyguladık. Önemli kurumları özelleştirdik. Bugün Türkiye Avrupa’nın en büyük demirçelik ve dünyanın ikinci büyük cam üretim merkezi olmuştur. Bir milyondan fazla motorlu taşıt üreterek bu sektörde de dünyadaki yerimizi sağlamlaştırdık. Sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması ve yeni istihdam alanlarının oluşturulması hedeflenmiştir. Bunların bir çoğuna ulaştık. Bu büyüme ve refahı her yere yaymak önceliklerimiz arasında yer aldı. Bölgesel teşvik politikalarımızı bu bölgeler arası dengesizliği gidermek için başlattık ve ciddi ilerlemeler sağladık.”
GAP, DOP ve KOP projeleri
“Bölgeler arası gelişmişliğin ortadan kalkması ve yerel kalkınma için çeşitli projeler üretiyoruz. Bunların en önemli ayağı GAP, DOP ve KOP’tur. Bu yeni bir eylem planıdır. Uygulamaya başladık. Özellikle GAP’la bölgede yaklaşık 3.5 milyon kişiye iş imkanı sağlanması ve yıllık 27 milyar kilovatsaat elektrik üretimini planlıyoruz. Bu proje 2012 yılına kadar tamamlanacaktır. Bunlar tamamlandığında enerji, ekonomi, finans, tarım sektöründe küresel bir avantaj elde edeceğiz. En önemli sıkıntı bu alanlarda olacak. Bunun da tedbirlerini hızla alacağız. Enerji ve tarım-gıda noktasında bölgenin sağladığı imkanlar Türkiye’yi küresel ölçekte önemli bir yere getirecektir.”
Türk Ticaret Yasası gündeme alınıyor
“Gelişme için hala yeni fırsatlar olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Küresel kriz ve petrol fiyatlarındaki artış ve gıda krizi sadece Türkiye değil, dünyayı da etkiledi. Ama bu aşılamaz değil. Devlete ait bankalar, otoyollar ve enerji alanındaki işletmeler yakın gelecekte özelleştirilecek. Yapısal reformlarda bir geri adım atma asla söz konusu olmayacaktır. Önümüzdeki günlerde bin 550 maddeden oluşan Türk Ticaret Yasası’nı ele alacağız.”
Ankara Siyasi Kriterleri ve İstanbul Ekonomik Kriterleri resti
“AB katılım sürecini de kararlılıkla sürdüreceğiz. 7 Fasılda müzakerelere devam ediyoruz. Açılışı tamam ama n yazık ki siyasi nedenlerle kapanışı tamamlanmadı. Geçtiğimiz yıl müktesebata uyum kapsamında müzakere sürecinden bağımsız bir belge açıkladık. Bu belgede 2013’e kadar koyduğumuz reform paketi var. Biz reformlarımızı kararlılıkla yapmaya devam edeceğiz. Bizim önümüze engel konulursa Ankara Siyasi Kriterleri, İstanbul Ekonomi Kriterlerini koyar yolumuza devam ederiz.”
Kısa zamanda dünyanın dikkat ve ilgisini çektik
“Bazı hedeflerimiz de şöyle. Önümüzdeki dönemde Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokmak istiyoruz. Bunu başarmayı hedefliyoruz. 277 milyar dolar olan dış ticaret hacmini 2013 itibari ile 500 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Çalışmalarımız sürüyor. Ekonomik refahı toplumun tüm kesilmlerine yaymak için mücadelemizi sürdürüyoruz. Yatırım ortamını daha da geliştirmeyi planlıyoruz. Özelleştirme programını tüm hızıyla devam ettireceğiz. Türkiye kısa bir zaman diliminde dünyanın dikkatini ve ilgisini çeken bir performans sergilemiştir. Samimiyet ve cesaret sayesinde bunu sağladık. Her alanda farklı bir kulvara girdik.”
5 yıl sonra daha farklı bir türkiye
“Türkiye’nin başarılarının arkasında milli egemenliğe, halk iradesine duyulan saygı var. İç ve dış politikada şeffaflık noktasında en küçük bir sapmaya dahi tahammülümüz yoktur, olamaz. Eski günleri tarihin sayfalarında bıraktık. Farklı bir geleceğe bakıyoruz. Hedeflerimiz noktasında en küçük bir tereddüt dahi yok. 5 buçuk yıl önceki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında çok fark olduğu ortadadır. 5 yıl sonra çok daha farklı bir Türkiye olacak. Türkiye bunu istiyor. Bunu hedefliyor. İktidarımız bunun bugüne kadar bunun teminatı olmuştur. Bundan sonra da bunun teminatı olmaya devam edeceğiz.”
habervaktim.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.