Baş ağrısını stres ve sevinç de artırabiliyor

Baş ağrısını stres ve sevinç de artırabiliyor
Baş ağrısının genellikle kafada gözlerden başlayıp boyna kadar uzanan bölgede ortaya çıktığı; yüz, dişler veya boyunda da görülebildiğine dikkat çeken uzmanlar, ağrının sürmesi halinde öncelikle detaylı bir nörolojik muayene yapılmasını tavsiye ediyor.

Uzmanlar, özellikle Migren ağrılarının 'Stres, üzüntü veya sevinç, fiziksel eforlar, dıştan gelen duyusal uyarılar (parlak ışık, keskin koku, yüksek ses), adet dönemi, gebelik, doğum, ağızdan alınan gebelik önleyici ilaçlar, hormon ilaçları, uykusuzluk gibi sebeplerle artacağına dikkat çekiyor.

Nöroloi uzmanı Dr. Turgay Göncü, en sık rastlanan baş ağrısı olarak nitelenen 'gerilim tipi' baş ağrısını herkesin, yaşamı boyunca bir veya birden fazla kez çektiğini, en sık rastlanan baş ağrısı tipi olduğunu belirtti. Dr. Göncü; "Baş ağrısı ile ilgili kliniklere başvuran hastaların yüzde 70'inde bu tip ağrı vardır. Bu tip baş ağrılarında özellikle stres ve yorgunluk ağrıyı ortaya çıkarabilmektedir. Bu tip baş ağrısından kafa, yüz, boyun ve omuzların istemsiz olarak devamlı kasılması sorumlu tutulmaktadır. Gerilim tipi baş ağrısı düşünülen hastaların ruhsal durumları da detaylı bir şekilde araştırılmalı, gerekiyorsa depresyon testine tabii tutulmalıdır. Bu tip baş ağrılarının tedavisinde ağrı kesiciler ve depresyon giderici, ruhsal yönden rahatlatıcı ilaçlar kullanılmaktadır" dedi. 

Nöroloji uzmanı Dr. Turgay Göncü, çoğunlukla başın yarısını tutmakla birlikte her tarafını tutabilen şiddetli bir baş ağrısı çeşidi olan 'Migren'in de sebebinin tam olarak bilinmediğini söyledi. İleri sürülen sebeplerden birisinin, ağrının ortaya çıktığı bölgedeki damarlarda önce daralma olması ve bunu takiben genişleme olması ve bu genişleme esnasında damardan ağrıya yol açan bir takım maddelerin sızması olduğunu anlatan uzm. Dr. Göncü; şöyle dedi:

"Bu teori de kesinlik kazanmamıştır. Migrende ailesel faktörlerde rol oynayabilmektedir. Anne ve babasında migren tipi baş ağrısı bulunan insanların pek çoğunda migren ağrısı ortaya çıkabilmektedir. Migren ağrısı genellikle yarım baş ağrısı şeklindedir; fakat başın bütününü de tutabilir. Zaman zaman tekrarlayan zonklayıcı bir ağrıdır. Hastalar ağrı ile birlikte ağrının olduğu bölgede damarların attığını farkettiklerini ifade ederler. Ağrı esnasında ışığa bakmada zorluk ve gürültüye tahammülsüzlük en önemli belirti olup bazen mide bulantısı bunlara eşlik edebilir. 

Ayrıca, ağrı özellikle kadınlarda ve sıklıkla adet dönemlerinde ortaya çıkar. Bu dönemde ortaya çıkması bu dönemde kadınlık hormonunun azalmasına bağlanmıştır. Migren ağrılarını; 'Stres, üzüntü veya sevinç, fiziksel eforlar, dıştan gelen duyusal uyarılar (parlak ışık, keskin koku, yüksek ses), adet dönemi, gebelik, doğum, ağızdan alınan gebelik önleyici ilaçlar, hormon ilaçları, uykusuzluk, öğün atlatma, bazı yiyecek ve içecekler, dondurma gibi soğuk gıdalar, yükseğe çıkma ve havasız ortamda bulunma' gibi sebepler artırabilir. Çocukluk çağı migreni erişkinlerinkine benzeyebilir. Ancak çocukluk çağındaki migrende mide bağırsak sistemi ile ilgili şikayetler, karın ağrısı ve şuur değişiklikleri daha belirgin olabilir. Burada şunu önemle belirtmek gerekirse, çocuklarda baş ağrısı olmaksızın migren bulunabilir. Bu çocuklarda baş ağrısı olmaksızın zaman zaman tekrarlayan baş dönmesi, bulantı-kusma, ishal, aşırı sinirlilik, aşırı ses ve ışığa karşı hassasiyet olabilir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.