Tohumculuk Sektörü Alarm Veriyor

Tohumculuk Sektörü Alarm Veriyor
Tohumculuk sektörünü yeniden yapılandırmak ve geliştirmek amacıyla 2006 yılında çıkarılan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ile birlikte kurulan 7 alt birliğin 4ü kanunun istediği yeterliliğe sahip olmayan kişiler tarafından yönetiliyor.

Milli Gazete'nin haberine göre, tohumculuk sektörü ülkenin en önemli yönetilmesi gereken sistemi olması gerekirken ortaya çıkarılan “yönetim skandalının” sadece TSÜAB ile sınırlı olmadığını ortaya çıkardı. Tohumculuk sektörünü yeniden yapılandırmak ve geliştirmek amacıyla 2006 yılında çıkarılan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ile birlikte kurulan 7 alt birliğin 4’ü kanunun istediği yeterliliğe sahip olmayan kişiler tarafından yönetiliyor.

Tohumculuk Kanunu ile birlikte kurulan; Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Bitki Islahçıları Alt Birliği (BİSAB), Tohum Dağıtıcıları Alt Birliği (TODAB) ve Fide Üreticileri Alt Birliği (FİDEBİRLİK), 5553 sayılı kanunun ‘Alt Birlik ve Birlik Organları Seçimlerine Katılma Nitelikleri’ başlıklı 35’nci maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28’nci maddesine aykırı bir şekilde yönetiliyor.  

Şöyle ki, TSÜAB’ın 9 kişilik yönetim kurulu üyesinin 6’sının 5553 sayılı Kanunun 35’nci maddesinde istenilen ‘temsil ve bağlayıcı işlemler yapma’ yetkisi ile ‘ahz-u kabza’ yetkileri olmadan bu görevlere seçildikleri görülüyor. TÜRKTOB ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı olan Yıldıray Gençer’in buradaki sıkıntıyı aşmak için ahz-u kabza yetkisini seçimlerden 6 ay sonra aldığını ortaya çıkarmıştık. Bu durum bile kanunun istediği söz konusu yeterliğin seçimlerde ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.  

Diğer yandan TSÜAB yönetiminde bulunan TAREKS A.Ş Genel Müdürü Burhanettin Topsakal’ın buranın bir çalışanı olması hasebiyle temsil ve ilzama yetkisi bulunmuyor. Bundan dolayı da kanunun istediği yeterlilik bulunmadan TSÜAB’ın seçimlerine katılarak yönetimine seçildiği anlaşılıyor.  Bunun yanında Bitki Islahçıları Alt Birliği’nin yönetiminde bulunan Vehbi Eser ve Bayram Özdemir’in devlet memuru oldukları düşünülürse, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28’nci maddesi bu kişilerin bu görevlere seçilmesine engel teşkil ediyor.  Tohum Dağıtıcıları Alt Birliği’nde ise Yönetim Kurulu Başkanı Veli Çelebi, Başkan Yardımcısı Mehmet Şahin ve Sayman Yılmaz Ayaslı da yine benzer bir yetersizlik söz konusu. Bu üç ismin de temsil ve bağlayıcı işlemler yapmaya yetkileri bulunmuyor. Fide Üreticileri Alt Birliği’nde de Yönetim Kurulu Başkanı Alper Tevs’in, temsil ve bağlayıcı işlemler yapmaya yetkisi görünmüyor.


Gelinen noktada kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin yönetimlerinde yaşanan bu hukuksuzluğun biran önce ortadan kaldırılması gerekiyor. Tarım Bakanlığı’nın idari ve mali yönden gözetim ve denetimi altında bulunan sektördeki meslek örgütlerinin seçimlerine, kanunun istediği yeterlilikleri olmayan kişilerin neden katıldıklarının ortaya çıkarılması ihtiyacı bulunuyor. Sektör başta olmak üzere kamuoyu Tarım Bakanlığı’ndan burada yaşanan hukuksuzluğa kimlerin neden olduğuna ilişkin sağlıklı bir açıklama bekliyor.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
17 Yorum