'Çürümenin kaynağı kesintisiz eğitim'
Tongüç, "Kesintisiz eğitim nedeniyle dini eğitimini yeterince alamayan çocuklar arasında gayri ahlaki davranış biçimleri çok hızlı bir şekilde gelişmektedir. Ülkemiz belki de tarihinin en büyük ahlaki buhranlarından birini yaşamaktadır. Toplum olarak içinde bulunduğumuz sosyal çöküntü ve kültürel yozlaşma bizi adım adım millet olarak yok olmaya doğru götürmektedir." uyarısında bulundu.
Anadolu Gençlik Derneği (AGD), her ay mutad olarak düzenlediği şube sorumluları ve şube başkanları toplantısı Ankara'da gerçekleştirdi. Derneğin 34. yeni dönemindeki faaliyetlerinin ele alındığı toplantıda konuşan Genel Başkan İlyas Tongüç, 8 yıllık Zorunlu Kesintisiz Eğitim uygulamasını eleştirdi. Uygulamanın maddi sonuçlarının tatmin edici olmadığına vurgu yapan Tongüç, toplumun manevi olarak bozulması ve çürümesinde de, uygulamanın büyük payı olduğunu belirtti.
Hiçbir altyapı çalışması yapılmadan, birtakım art niyetlerle gerçekleştirilen düzenlemelerin eğitim dünyamıza hiçbir fayda getirmediği gibi, insanımızı birçok olumsuzluklarla karşı karşıya bıraktığını dile getiren Tongüç, "Geniş kitleleri baskı altında tutmaya devam eden, gayri hukuki, gayri ahlaki bir biçimde gündeme getirilen bu uygulama tamiri güç hasarlar meydana getirerek bizleri karanlığa ve geriye götürmeye devam etmektedir. " şeklinde konuştu.
"Din eğitimi baltalandı"
Halkın kendi imkanlarıyla yaptırarak devlete teslim ettiği İmam-Hatiplerin orta kısımlarının kapatıldığını ifade eden Tongüç "8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim yasası, halkımızın ve çocuklarımızın özgür eğitim hakkına yönelik bir saldırı olup, ana-babanın, çocuğunun eğitimi üzerindeki haklarını gasbetmektedir."dedi. 1996-97 eğitim döneminde Din Öğretimi Genel Müdürlüğü'ne bağlı 601 İmam Hatip Okulunun orta kısmında 320 bin öğrenci öğrenim görürken bugün bu alanının tamamen tasfiye edildiğini vurgulayan Tongüç, "Bununla kalınmamış, insanımızın inancıyla adeta dalga geçilircesine çocuklarına 12 yaşına kadar din eğitimi vermeleri kanunla men edilmiştir. İnanç dünyamızın ve sağlam toplum yapımızın teminatlarından olan Kuran eğitimi ve hafızlık eğitimi de büyük yara almıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın verilerine göre, 1996'da 5 bin 241 Kur'an kursunda 22 bin hafızlık öğrencisi varken bugün bu rakam 10 binin çok altına gerilemiştir." diye konuştu.
"Kalem tutması gereken el silah tutuyor"
" Okul bahçeleri başıboş işsiz güçsüz gençlerin barınağı, çetecilerin sığınağı ve uyuşturucu tacirlerinin cirit attığı mekanlar haline dönüşmüştür. Elinden kitabı, kalbinden Allah korkusu alınan gençliğimizin, bugün elinde işki şişeleri ve uyuşturucu şırıngaları, kalplerinde ise kin ve nefret bulunmaktadır. Okul sıralarında oturması gereken çocuklarımız sanık sandalyesinde oturmakta, kalem tutması gereken eller silah, bıçak, şiş, kama tutmaktadır. " uyarısında bulunan İlyas Tongüç, dikkat çektiği olumsuzlukların çözümü noktasında da, İmam Hatip Okullarının hasretle hatırlandığını vurguladı.
"Milletimizin moral değerlerinin en önemlilerinden olan İmam Hatip Okullarının orta kısımları mutlaka ve acilen faaliyete geçirilerek bu okulların iade-i itibarları yeniden sağlanmalıdır. Kitlesel mağduriyet haline gelen katsayı adaletsizliğine bir an önce son verilmelidir."diye konuşan Tongüç, bunun devlet millet kaynaşması için şart olduğu söyledi.
İmam hatiplerin önlenmesi için sanat ve sanayi eğitiminin kurban edildiğini anlatan Tongüç şöyle devam etti: "Kesintisiz eğitim uygulamasının üzerinden 12 yıl geçmiş olmasına rağmen bugün halen 1 milyonun üzerinde çocuğun okula gitmiyor ve okuma-yazma bilmiyor olması gerçeği bizleri üzmektedir. Yüz binlerce öğrencimizin halen taşımalı eğitim denen garabet uygulama gereği kilometrelerce uzaktaki okullara taşınması işkencesi de çocuklarımızın hak etmediği bir uygulama olarak ortadadır. Üzülerek ifade etmemiz gerekiyor ki, tüm uyarılara, eğitimcilerin raporlarına ve ortaya konulan sakıncalarına rağmen, inatla sürdürülmekte ısrar edilen kesintisiz eğitim uygulamasının zararları da yine hasat edilmeye başlanmıştır. Uygulamanın bir uzantısı olarak yürütülen ÖSS'deki katsayı sistemi, öğrencilerimiz arasında haksız ayırım kaynağı olarak ortada durmaktadır. Eşit yarışma koşullarını bozan ideolojik bir yaklaşımın ürünü olarak, meslek lisesi mezunu öğrencilerimiz ile genel lise öğrencilerimiz arasında farklı uygulanan bu katsayı çifte standardı, toplumda da menfi bir psikolojik etki göstermekte ve meslek liseleri tercih edilmemektedir. Bunun sonucu olarak da nitelikli ara eleman yetiştirilemediği gibi meslek ve beceri sahibi olmayan bir nesil yetiştirilmektedir. Dönemin yöneticileri İHL'leri engelleyelim derken, sanat ve sanayi eğitimine de büyük bir darbe vurmuştur. "
"İmam-hatiplerin iade-i itibarları sağlanmalıdır"
Yıllardır özellikle dindarların oylarıyla iktidarda bulunan mevcut AKP hükümetini de eleştiren Tongüç, "Hükümetinin bu konuda herhangi bir adım atmamış olması, hatta hükümetin Milli Eğitim Bakanı'nın İmam hatip okulu açmamakla iftihar etmesi milletimizin meseleyi unuttuğu anlamına gelmemelidir. Milletimiz büyük bir umutla başa getirdiği siyasi iktidara zamanı gelince gereken cevabı vermeye muktedirdir. " dedi. AKP iktidarına da, sistemin bozuk yönlerinin bir an önce düzeltilmesi yönünde çağrıda bulunulan Tongüç "Uzunca bir kuşak söz konusu kesintisiz dayatmalarla hedefinden saptırılmış olsa da ruhumuza işlemiş kültürümüz ve öz değerlerimiz sayesinde, toplumumuz kendisine enjekte edilen tüm zararlı tesirler gibi, 8 yıllık kesintisiz eğitim dayatmacılığının menfi sonuçlarını da üzerinden silkip atabilecek güç, iman ve kararlılığa sahiptir." diye konuştu.
Gençliğin milli ve manevi değerlerine sahip çıkması için çalışan AGD'nin bütün imkanlarını bu yolda seferber ederek, ülkenin geleceğini gençlerle yeniden kurmaya gayret ettiğini dile getiren Tongüç, "Sevgi ve kardeşliğin yegane teminatı olan AGD kavga yerine barışı, düşmanlık yerine kardeşliği, kin ve nefret yerine sevgiyi egemen kılmayı önermektedir. Projesi insan, muhatap kitlesi gençlik olan derneğimiz, dert yanmayı bir kenara bırakıp gençliğin kurtuluşu için çaba göstermeyi yine başlıca şiar olarak belirlemiştir." şeklinde konuştu.
HİCABİ KENAN GÜNAYDIN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.