Ekonomiyi Uçuracak Karar

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun, yarım puan indirime giderek politika faizini yüzde 4,5'e çektiği günün gecesinde Moody's Türkiye'nin kredi notunu 'yatırım yapılabilir' seviye; BAA3'e yükseltti. Aynı gün gelen bu iki güzel haber, en fazla reel sektörü sevindirdi. Gerek faizlerdeki hissedilir düşüş gerek Fitch'ten sonra ikinci bir kredi derecelendirme kuruluşunun not artışı, 2013'te ekonomideki önceliği büyüme olacağını ortaya koydu.

PPK işi sıkı tuttu

Merkez Bankası bir süredir büyüme yönünde adımlar atıyor ancak 2012'de sağladığı 'denge' ivmesini kaybetmek istemiyor. Çünkü özellikle 2010 ve 2011'de yüzde 40'a yaklaşan kredi hacmindeki yüksek artış nedeniyle ısınan Türkiye, 2012'de yüzde 9'lardan yüzde 2,2'ye düşerek acı fren yapmak zorunda kaldı.

Sürdürülebilir olmayan büyümeyi istemeyen Merkez, son bir yıldır faizleri indirerek, kredi ve dolayısıyla yatırım maliyetini düşürüp piyasayı canlandırırken, diğer yandan bankaların Merkez Bankası'nda tutmak zorunda olduğu zorunlu karşılıkları artırarak, aşırı kredi genişlemesine engel oluyor.

Taviz verilmiyor

Son dönemde yapılanlar aslında Merkez'in son bir yıldır izlediği politikanın, kararlı şekilde devamından ibaret. Başkan Erdem Başçı, başından beri ısrarla savunduğu çizgiden taviz vermeden, büyümeyi destekliyor.

Merkez'in hamleleri uluslararası piyasalarda da karşılığını buluyor. 2013, Başçı'nın tabiriyle 'dengeli büyüme' yılı olacak. Yatırım yapılabilir ülke notunu piyasalar zaten vermişti. Şimdi bu resmen teyit edildi. Uzmanlara göre bundan sonra yaşanacak muhtemel gelişmeler şöyle:

* Portföy yatırımları ve sermaye girişi artacak.

* Gerek kamu gerek özel sektörün yurtdışından borçlanma ve sendikasyon maliyetleri düşecek

* Doğrudan yabancı yatırımlar artacak

* Yurtdışındaki büyük emeklilik fonları gelecek

* Faizler daha da düşecek

* Faizlerin düşmesi konut ve otomotiv kredi faizlerini de düşürecek

* Kısa vadeli faiz gelirlerinin cazibesini kaybetmesiyle vatandaşların yatırımlarında inşaat ve bireysel emeklilik daha fazla öne çıkacak.

Bunlar yatırım yapılabilir seviyeye gelmenin pozitif yanları. Buna karşılık uzmanlar risklere de dikkat çekiyor. Merkez Bankası önceki Başkanı Durmuş Yılmaz, "Sermaye girişleri TL üzerindeki baskıyı arttıracağı için döviz kuru düşebilir ve yine aşırı değerli TL sorunu gündeme gelebilir. Bu durum ihracatçıya zarar verebilir" uyarısı yaptı. Yılmaz'a göre bunu engellemek için Merkez'in elinde yeteri kadar enstrüman var.

Notlar Obama'yla  geliyor

ABD Ba kan? Obama'nın ziyareti esnasında, İsrail'in Mavi Marmara baskını sebebiyle özür dilemesi ve ilişkilerin normalleşmesi sonrası, S&P, Türkiye'nin kredi notunu arttırarak, BB+'ya yükseltmişti. Moody's notu ise Erdoğan'ın Başkan Obama ile görüştüğü gün geldi. Uzmanlara göre yatırım yapılabilir notunu uzun süredir hak eden Türkiye'ye yönelik bu hamleler, teknik analizden ziyade jest anlamı taşıyor.

Büyük projelere kaynak

Türkiye'nin yatırım yapılabilir not seviyesine çıkması, son dönemde üçüncü havalimanı ve 'Galataport' gibi dev projeler üstlenen özel sektörü da rahatlatacak. Artık bu projelerin finansmanı için kredi maliyetleri ucuzlayacak. Reel sektör önünü daha rahat görecek.

Yabancı emeklilik fonlarının ilgisi artar

Emeklilik Gözetim Merkezi Başkanı ve Vakıf Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, not artışın iki yönden değerlendirdi. Bunun bir ayağında, Türkiye'deki bireysel emeklilik sisteminde (BES) toplanan fonları yöneten varlık yönetim şirketlerinin olduğunu ifade eden Bostan, bu şirketlerin büyüyeceğini ve öne çıkacağını söyledi. Ayrıca yatırım yapılacak finansal araçlar da çoğalacak.

Bostan'a göre not artırımı sonrası yabancı emeklilik fonlarının yatırım bölümlerinin de Türkiye'ye ilgisinin artacak. Notun BES'e katkısı ise gelen yeni fonlarla yükselecek bireysel gelir üzerinden olacak. Bu gelir artışı BES'e girişleri teşvik edecek.

Yeni not moral verdi

* Maliye Bakanı Mehmet Şimşek: Uzun vadeli yatırım girişlerini hızlandıracak ve büyümeye olumlu katkı sağlayacak.

* İTO Başkanı Murat Yalçıntaş: Daha düşük maliyetli, daha uzun vadeli ve daha büyük miktarda yabancı fonların Türkiye'ye girmesini sağlar.

* Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreteri Osman Akyüz: Bazı emeklilik fonları, finansal kuruluşlar yoğurdu üfleyerek yiyorlar. Onların fonlarının yatırım yapması açısından bu not önemli.

* Nordea Bank Gelişmekte olan Piyasalar Ekonomisti Aurelija Augulyte: Yurtdışında emeklilik ve yatırım fonlarının Türkiye'ye yönlenmesine neden olacak.

* Uluslararası Yatırımcılar Derneği YASED: Türkiye'nin yatırım iklimini iyileştirecek ve uluslararası sermaye girişini destekleyecek.

BUGÜN