Sayıları Gittikçe Artıyor, Tehlike Kapıda

Sayıları Gittikçe Artıyor, Tehlike Kapıda
Türkiye'de denizlerde meydana gelen kirliliğin artışı ekosistemi olumsuz etkiliyor.

Kirliliğin somut örneği ise ülkemizdeki denizlerde görülmeye başlayan istilacı balık, deniz hayvanları türleri ve zararlı balıklardaki artış. Denizanaları türlerindeki artış ise kirliliğin en çarpıcı örneği.

Muhammed Tarhan'ın Zaman'daki haberine göre, Yerli türlerin yanı sıra Türkiye sularında olmayan rhopilema nomadica, pusula ve tepetaklak denizanası gibi yeni denizanalarının geçiş yapması büyük tehlikenin habercisi. Zira uzak deniz ve okyanus türleri olarak bilinen bu hayvanlar, sahip oldukları yakıcı kapsüller nedeniyle insana temas ettiklerinde ölümlere dahi sebebiyet verebiliyor.

İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Melek İşinbilir Okyar’a göre bu durumun en önemli sebebi aşırı avlanma, yük ve petrol tanker trafiğinin yanı sıra şehirleşmeyle birlikte denizlere yönelen çevre kirliliği. Okyar, “Denizanaları balık larvalarıyla besleniyor. Bu yüzden balık sayısında düşüş var, bazı denizanası türleri köpekbalığından bile daha tehlikeli.” diyor.

İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Muammer Oral, denizlerimizde daha önce sadece 2 türü bulunan balon balıklarının son yıllardaki kirlilik, deniz yolu ile taşınma gibi sebeplerle 5’e çıktığını ifade ediyor. Yıllık 95 bine yakın gemi ve tanker trafiğinin yaşandığı İstanbul ve Çanakkale boğazlarında gemilerin ve denizcilik faaliyetlerinin oluşturduğu kirlilik kaynakları da bulunuyor. Örneğin, büyük gemilerin okyanuslardan aldıkları sintine sularının boşaltılması esnasında onlarca farklı tür denizlere taşınmış oluyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.