İşçi'den, işverene uyarı: Krizi bahane etmeyin

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Başkanı Mustafa Kumlu, işverenleri, ekenomik kriz ortamını bahane gösterip işçilerin haklarına göz dikmemeleri konusunda uyardı. 

TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu'nun açılışında konuşan Başkan Kumlu, Kimi işverenlerin ekonomik krizden daha az etkilenmek için çalıştırdıkları işçilerin haklarına işsizlik fonuna ve kıdem tazmınatına göz dikmeleri son derece tehlikelidir.'' diye konuştu. 

Konuşmasında, dünyada yaşanan küresel krize dikkat çeken Kumlu, ''Türkiye'de, krizin olası etkilerinin tartışılması son derece doğaldır. Ancak doğru olan bu tartışmanın, bir "kavga" malzemesi olmaktan çıkarılması 'çözüm'e odaklanılmasıdır.'' dedi. 

''Kriz, "Bir müsibet bin nasihatten iyidir" misali, yeni bir yapılanmanın kapılarını açmalıdır.'' diyen Kumlu, çareyi IMF politikalarında aramanın yanlış olacağına değinerek, Türkiye için IMF'ye bağımlı politikalardan kurtulup, istihdam üretecek yatırım ağırlıklı politikalara yönelinmesi gerektiğini kaydetti. 

İşverenleri de uyaran Kumlu,''İşverenlerimizin ekonomik krizi fırsat bilerek dereyi görmeden paçaları sıvamaları ve farklı hiç bir yaklaşımı akıllarından dahi geçirmeden, krizden daha az etkilenmenin yolu olarak hemen gözlerini çalıştırdıkları işçilere, onların haklarına, işsizlik fonuna, kıdem tazminatına dikmeleri son derece tehlikelidir.'' ifadelerini kullandı. Türkiye'nin 2001 krizinde olduğu gibi işten çıkarmalar yöntemine gitmesinin son derece tehlikeli olacağını söyleyen Kumlu, bunun tehlikeli olduğunu, çünkü daha 2001 krizinin neden olduğu işsizleştirmenin sıkıntılarını aşamamış Türkiye'nin, yeni bir işsizler ordusunu kaldırmaya gücü olmadığını ifade etti. Kumlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

''Unutulmamalıdır ki kıdem tazminatı yükümlülüğü işverenindir. Kıdem tazminatı, işçinin alın teridir. Fon teorilerine zemin oluşturan 'özel sektörde işçilerin büyük bir bölümü kıdem tazminatı zaten alamıyor' yaklaşımı çarpık bir yaklaşımdır. Bu gerekçe elbette önemlidir ama yapılması gereken kıdem tazminatlarının eksiltilmesi, geleceği belli olmayan bir fona devredilmesi değil, özel sektörde çalışan işçilerin kıdem tazminatı hakkının güvence altına alınmasıdır. TÜRK-İŞ, kıdem tazminatlarının ödenme biçiminin değiştirilmemesi konusunda azami bir hassasiyete sahiptir. Kriz bahane edilerek kıdem tazminatı müessesesinin farklılaştırılmasına ve işçilerden yapılan kesintileri de içeren işsizlik sigortası fonunun amacı dışında kullanılmasına TÜRK-İŞ'in onay vermesi mümkün değildir. Yine kriz bahane edilerek, işten atma tehdidiyle ücretlerin düşürülmesi ve kölelik düzenine yaraşır çalışma biçimlerinin gündeme getirilmesi Türkiye'nin ayıbıdır.''

TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu kararını da kamuoyuna açıklayan Kumlu, çalışma hayatının krizden en az etkilenmesi için 'Krize Karşı Emek Masası'nın oluşturulduğunu açıkladı. 

Konuşmasında Güneydoğu sorununa da değinen Kumlu, ''Türkiye, Güneydoğu'daki vatandaşlarımızın yaşam ve eğitim kalitesini yükseltmek için elinden gelen her çabayı göstermelidir. Dünyanın her neresinde olursa olsun, çocukların eline silah, taş, sopa değil, kitap, defter, oyuncak yakışır.'' şeklinde konuştu.