Saadet Partisi Mecliste Olmalı

Erbakan Hoca pusulaydı

Erbakan Hoca’nın Türkiye’de kardeşlik ortamının oluşması için önemli çalışmalar yaptığını, bu çalışmaların meyve verdiğini, fakat son yıllarda izlenen politikalar ve yapılan icraatlarla bu kardeşlik ortamının yeniden bozulduğunu belirten Altun, “Erbakan Hoca’yı ziyaret ettiğimiz zaman bize bu olacakları anlatırdı. 1O sene önce bugünkü yaşadığımız durumu anlatırken ne yalan söyleyeyim; biz Erbakan Hoca’nın anlattıklarına inanmak istemiyorduk. Ama şimdi görüyoruz ki, Hoca’nın her söylediği bir bir çıkıyor. Açıkça söyleyebilirim ki, çok ileri görüşlü bir insandı. Kendisi bizim için büyük bir pusulaydı” dedi.

Alevilerin Oyları Kimsenin Tekelinde Değildir

-Alevi toplumu sürekli olarak siyasi yelpazenin belirli kompartımanında gösteriliyor. Alevileri bir partinin stepnesi ya da arka bahçesi olarak göstermek ne kadar doğru?

Alevilerin kanalize olduğu hiçbir parti yok. Aleviler oy verirken temsiliyete bakar. Hangi parti listesinde Alevi kökenli vatandaşlarımıza ne kadar yer vermiş, ona göre hareket ederler. Alevilerin oyları kimsenin tekelinde değildir. Alevileri bir partinin yedeğine sokmak, öyle göstermek son derece yanlıştır, insafsızlıktır.

Amaç İslam Dünyasını İstikrarsızlaştırmak Müslümanları Birbirine Kırdırmak

-Suriye’de yaşanan iç savaş nedeniyle Alevi toplumunun huzursuz olduğu bilinen bir gerçek. Bunda Türkiye’nin dış politik tavrı da önemli bir yer tutuyor. Hükümetin  dış politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye ne yazık ki dış politikada büyük bir bataklığa sürüklendi, sürüklenmeye de devam ediyor. Emperyalizm ve siyonizm İslam dünyasına bıraktığı  fitne tohumları, son yıllarda kasıtlı olarak daha da alevlendirildi. Mezhepçilik bilinçli olarak kaşındı  ve kanatıldı. Emperyalizmin amacı da zaten İslam dünyasını istikrarsızlaştırmak, Müslümanları birbirine kırdırmak. Türkiye’de bu politikaya alet oldu. Siz zannediyor musunuz ki bu ateş Türkiye’ye sıçramayacak. Suriye’ye savaşmaya gelenler gün gelecek Türkiyeyi de tehdit edecek. Hedefte Türkiye de var. Bu yanlış politikalar toplumun her kesimini germiş durumda. Özellikle Alevi toplumu bu süreçte oldukça tedirgin. Aşı, işi geçtik, insanlarımız can korkusu taşıyor… Komşu ülkelerde yaşanan vahşetin Türkiye’de de yaşanması için birileri adım adım zemin ve alt yapı hazırlıyor. Daha acı olanı bazı kesimlerinde buna çanak tutması. Bizim dinimizde gönül kırmak dahi yasakken, İslam’ın vahşetle kan ve katliamlarla anılması bu dine yapılacak en büyük kötülüktür…

Şimdi Anlıyoruz ki Oyalanmışız

-Bir dönem basında sıkça yer bulan Alevi çalıştayları vardı. Hükümet tarafından düzenlenen bu çalıştayların bir faydası oldu mu?

Alevi çalıştaylarına destek veren birisiyim. Hatta destek verdiğimiz için kendi camiamızdan çok sayıda kişi tarafından tenkit edildik, çok daha ileri gidenler de oldu, ama biz çalıştayların hep önemine vurgu yaptık. Hükümetin yanında durduk. Ama ne yazık ki geldiğimiz noktada o çalıştayların göstermelik olduğu anlaşıldı. Toplantılarından somut hiçbir kazanım elde edilmedi. Geçmişte ben bu siyasi kadroya destek verdim, bırakın onu canımı siper ettim am şimdi anlıyoruz ki Hükümet bizi oyalamış…Sadece çalıştay konusunda değil, verilen sözlerin hiçbiri yerine getirilmedi.

Üretim Yüzde 35 Azalmış Durumda

-Sizin bir de ekonomist yönünüz var…Ekonomiyi nasıl buluyorsunuz?

Dış politikadaki bu durum ekonomiyi de olumsuz yönde etkiledi. Zaten cari açık ve dış ticaret açığı almış başını gidiyor. Bundan 10 yıl önce halkın borcu 100 katrilyondu şimdi 750 katrilyon. 2,5 trilyon doları betona yatırmışız. Üretim yüzde 35 azalmış durumda. Alt yapı ve üst yapı hizmetlerini en pahalı ülkeyiz. İç ve dış yatırımlarda yüzde 50 oranında azaldı. Rekabet gücümüzü de giderek kaybediyoruz. İstanbul bundan 30 sene önce 130 ülke büyükşehirleri içinde yaşanacak şehir sıralamasında 78. Sıradaydı. Şimdi 122.sırada.Ülkemiz değersizleşiyor.

Sizin derdiniz neydi Kaddafi ile….

-Yurt dışındaki etkinliklere katılan bir kişisiniz. Türkiye oradan nasıl gözüküyor?

Dünyayı gezen bir insan olarak gördüğümü söylüyorum. Türkiye’nin itibarı da dış politikası yüzünden sıfıra inmiş durumda. Uluslararası güçler Libya’yı Türkiye’nin eliyle yıktı… Kaddafi Libya’da katledildi iyi mi oldu. Türkiye bundan ne elde etti… THY bürolarını yasakladılar, Türk firmalarını kovdular, alacaklarına el koydular. Son olarak gemimizi vurdular, bir vatandaşımız hayatını kaybetti… Emperyalist beş ülke ise 2045 yılına kadar Libya’nın petrolüne el koydular. Sizin derdiniz neydi Kaddafi ile.

Ayrımcılığı Bitirmiştik

-Erbakan Hoca’nın size yaklaşımı nasıldı?

1974’ten beri Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan ile dostluğumuz vardı. Son derece nazik bir insandı. Ne zaman istesek bizi kabul eder, büyük bir misafirperverlikle bizi ağırlardı. Biz Erbakan hocamızla birlikte, toplum içinde var olan Alevi-Sünni ayrımcılığının kalkması için çok önemli çalışmalar yaptık. Bu çalışmaların faydasını da gördük. Biz bu ayrımcılığı bitirmiştik. Bu yönde kendisinden büyük katkı gördük. Tam bir devlet adamıydı.

Hoca Büyük Bir Pusulaydı

-Hoca sonrası yaşananlara bakınca, bu sorun sanki bugün tam tersi bir şekilde temayüz etmiş gözüküyor?

Türkiye İslam dışı olan bu yapay ayrımcılığı aşmışken, son yıllarda izlenen politikalar, kullanılan dil ve yapılan icraatlarla Alevi-Sünni ayrımını yeniden Türkiye’nin gündemine sokuldu. Erbakan Hoca’yı ziyaret ettiğimiz zaman bize bu olacakları anlatırdı. 1O sene önce bugünkü yaşadığımızı durumu anlatırken ne yalan söyleyeyim bize pek inandırıcı gelmezdi. İçimizden yok canım o kadar da olmaz derdik. Ama şimdi görüyoruz ki Hoca’nın her söylediği bir bir çıkıyor. Açıkça söyleyebilirim ki  çok ileri görüşlü bir insandı. Kendisi bizim için büyük bir pusulaydı.

Saadet Partisi Mutlaka Meclis’te Olmalı

-Saadet Partisi Büyük Birlik Partisi ile bir ittifak gerçekleştirdi. İki Parti Saadet Partisi altında seçime girecekler. Bu ittifakı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye sosyal ve ekonomik olarak büyük bir risk içinde…Milli İttifak yapılmış olması son derece yerinde bir adım olmuş. Türkiye’nin Saadet Partisi’ne ihtiyacı var. Saadet Partisi’nin savunduğu politikaların Meclis’e taşınması gerekiyor. Saadet Partisi mutlaka Meclis’te olmalı…Türkiye’nin içinde bulunduğu dar boğazdan kurtulmasında Saadet Partisi önemlidir. Sadece Türkiye için değil diğer Müslüman kardeşlerimiz içinde önem atfediyor. Bakın İslam coğrafyasına huzur ve refah içinde yaşayan kaç Müslüman ülke var.

Milli Gazete