AVM'niz Batsın!
Türkiye’nin 2011 yılında büyük bir yanlışlıktan döndüğü şeker fabrikaları ile ilgili yeni bir skandal ortaya çıktı. Şeker fabrikalarının ‘üretim alanı’ olan değerli arazilerinin imar planları değiştiriliyor. İmar değişiklikleri ile fabrikaların üretim alanı daraltılırken, bu araziler üzerinde lüks konut ve AVM’lerin yapılmasının da önü açılıyor.
Öncelikli Konut Olarak Değerlendirilecek
Özelleştirme İdaresi’nin Çarşamba ve Ereğli Şeker Fabrikası’nın arazileri ile ilgili hazırladığı; ‘İmar Planı Değişikliği’nin onaylanmasıyla ilgili Özelleştirme Yüksek Kurulu kararına yönelik tebliğ önceki gün Resmi Gazete’de yayınlandı. Tebliğe göre, Özelleştirme İdaresi’nin söz konusu fabrikaların arazilerine yönelik hazırladığı imar plan değişikliği, başkanlığını Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı Özelleştirme Yüksek Kurulu tarafından onaylandı. Buna göre Ereğli Şeker Fabrikası’na ait 3 milyon 357 bin 392 metrekare arazisi ile Çarşamba Şeker Fabrikasına ait 1 milyon 735 bin 625 metrekare arazisi üretimden alınarak başta konut olmak üzere farklı şekillerde değerlendirilecek.
Hükümet Tartışmaları Sırasında Sessiz Sedasız Yayınlandı
Şekerfabrikalarının birçoğunun arazisi şehir merkezlerine yakın olmasından dolayı değer biçilemiyordu. Bu araziler özellikle müteahhitlerin gözünü kamaştırıyordu. İmar değişiklikleri ile birlikte bugüne kadar üretim amaçlı kullanılan bu araziler ranta açılmış oldu. Şeker fabrikalarında üretimi ciddi anlamda sıkıntıya sokacak olan bu imar planı değişikliklerinin kamuoyunun koalisyon hükümeti tartışmalarına kilitlendiği bir dönemde sessiz sedasız yayınlanması dikkat çekti. Hükümetin, tarım, hayvancılık, istihdam başta olmak üzere ülke ekonomisinin can damarı olan şeker fabrikalarında üretimi canlandırmak yerine, değerli arazilerine yönelik kafa yorması ve buraları ranta açması manidar bulundu.
Şeker fabrikalarının ‘üretim alanı’ olan değerli arazilerinin imar planları değiştiriliyor. İmar değişiklikleri ile fabrikaların üretim alanı daraltılırken, bu araziler üzerinde lüks konut ve AVM’lerin yapılmasının da önü açılıyor. Özelleştirme İdaresi’nin Çarşamba ve Ereğli şeker fabrikalarının arazileri ile ilgili hazırladığı; ‘İmar Planı Değişikliğinin’ onaylanmasıyla ilgili Özelleştirme Yüksek Kurulu kararına yönelik tebliğ önceki gün Resmi Gazete’de yayınlandı. Tebliğe göre, Özelleştirme İdaresi’nin söz konusu fabrikaların arazilerine yönelik hazırladığı imar plan değişikliği, başkanlığını Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı Özelleştirme Yüksek Kurulu tarafından onaylandı. Buna göre Ereğli Şeker Fabrikası’na ait 3 milyon 357 bin 392 metrekare arazisi ile Çarşamba Şeker Fabrikasına ait 1 milyon 735 bin 625 metrekare arazisi üretimden alınarak başta konut olmak üzere farklı şekillerde değerlendirilecek.
Mutahitlerin gözünü kamaştırıyordu!
Şeker fabrikalarının birçoğunun arazisi şehir merkezlerine yakın olmasından dolayı değer biçilemiyordu. Bu araziler özellikle mutahitlerin gözünü kamaştırıyordu. İmar değişiklikleri ile birlikte bugüne kadar üretim amaçlı kullanılan bu araziler ranta açılmış oldu.
Kamuoyundan kaçırdılar!
Şeker fabrikalarında üretimi ciddi anlamda sıkıntıya sokacak olan bu imar planı değişikliklerinin kamuoyunun koalisyon hükümeti tartışmalarına kilitlendiği bir dönemde sessiz sedasız yayınlanması dikkat çekti.
Hükümetin, tarım, hayvancılık, istihdam başta olmak üzere ülke ekonomisinin can damarı olan şeker fabrikalarında üretimi canlandırmak yerine, değerli arazilerine yönelik kafa yorması ve buraları ranta açması manidar bulundu.
Özelleştirmeyi hızlandıracak!
İmar planı değişiklikleri, şeker fabrikalarının özelleştirme sürecini hızlandıracak. Çünkü bugüne kadar fabrikaların arazileri, özelleştirmenin önünde bir engel olarak gösteriliyordu. ‘Böl-Parçala-Sat’ modeli olarak da nitelendirilen bu çalışma ile hükümet bir taşla iki kuş birden vuracak. Bir taraftan bu araziler inşaat rantına açılacak bir taraftan da fabrikaların özelleştirilmesi kolaylaştırılacak.
25 şeker fabrikasının 18-20’si kapanacak!
Uzmanlar, kamunun elindeki 25 şeker fabrikasının bu modelle özelleştirilmesi durumunda 18-20 fabrikanın kapanmasına kesin gözle bakıyor. Türkiye’de sosyal amaçlı ve üretim amaçlı fabrikaların bulunduğunu ve bunların ancak bir yapı içinde üretimlerini sürdürebileceğine dikkat çeken uzmanlar, bu yapının parçalanması durumunda sosyal amaçlı fabrikalarla verimliliği görece olarak düşük olan fabrikaların kapısına kilit vurulacağının altını çiziyor.
Cargill bağlantısı!
Özelleştirmelerin hemen ardından şeker pancarı üretimi de büyük bir darbe yiyecek. Fabrikalar kapandığı için bir çok bölgede artık pancar tarımı yapılamayacak. Türkiye’nin şeker pancarından çekilmesine de en çok tatlandırıcı firmaları sevinecek. Tatlandırıcı yani nişasta bazlı şeker (NBŞ) piyasasında ise ABD’nin küresel gıda devi Cargill söz sahibi. Dolayısıyla özelleştirme ile Türk çiftçisi üretimden çekilecek, ABD’li Cargill’in ise pazar payı genişleyecek.
Sadettin İnan / Milli Gazete
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.