EPDK'dan "fahiş tarife" iddialarına cevap!

EPDK'dan "fahiş tarife" iddialarına cevap!
EPDK, Bugün bir gazetede çıkan 'Yerli Kömürde Fahiş Tarife' iddialarına ilişkin açıklama yaptı.

Kurum tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

Bugün bir gazetede çıkan,  mesnetsiz yorum ve gerçek dışı iddialar ile açıkça Kurumumuzu hedef alan bir köşe yazısı ile ilgili basın açıklaması yapma gereği doğmuştur.

Söz konusu yazı Türkiye’nin geleceği için çalışan devlet kurumları arasında fitne çıkarmayı hedeflediği gibi yerli enerji kaynaklarımız konusunda da kötü niyetli bir algı operasyonuna hizmet etmektedir. 

Bireysel ya da kurumsal çıkar ve menfaatler için gerçekleştirildiği muhtemel bu algı operasyonuna karşı net bir şekilde ifade etmek isteriz ki; Kurum olarak ‘medya gücünün’ aziz milletimizin ve devletimizin çıkarlarının üstünde bir baskı unsuru olarak kullanılmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Enerji Bakanlığımızın yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemize kazandırılması için ortaya koyduğu strateji çerçevesinde üzerimize düşen görevi tüm kurumlarımızla ve özel sektörümüzle elbirliği içinde yerine getirmeye devam edeceğiz.

Söz konusu yazıda geçen mesnetsiz ve gerçek dışı iddialar: fizibilite çalışmalarında yer almayan bedellerin sonradan ihdas edilerek fizibilitelerin bozulduğu, yerli kömüre fahiş tarifeler uygulanarak ithal kaynakların önünün açıldığı ve EPDK uygulamalarının Enerji Bakanlığının yerli kömüre destek politikalarıyla çeliştiği şeklindedir. 

Yazıda da belirtilen TEİAŞ’ın üreticilere ve tüketicilere uyguladığı iletim sistem kullanım bedeli Kurumumuz tarafından sonradan ortaya çıkarılan bir bedel değildir. Öncesinde de uygulanagelen bu bedel, 2001 yılında çıkan Elektrik Piyasası Kanununu ile birlikte TEAİŞ’ın önerisi doğrultusunda EPDK tarafından belirlenmeye başlanmıştır. Kanunda çerçevesi çizilen bir bedelle ilgili sanki EPDK tarafından ihdas edilmiş gibi bir iddiada bulunmak ne derece haklı bir yaklaşım olur kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.

Bütün fizibilite çalışmalarında üretim santrallerinin ödemesi muhtemel sistem kullanım bedeli yer almaktadır. Dolayısıyla hiçbir fizibilite raporunda santralin ödemesi muhtemel sistem kullanım bedelinin yer almadığı ifadesi tamamen yalandır.

İkinci olarak belirtilmesi gereken husus, EPDK sektöre yönelik aldığı tüm kararlarda hem Bakanlığımızın hem diğer kamu kurumlarının hem de özel sektör katılımcılarının görüşlerini almakta, tüm görüşleri değerlendirerek karar vermektedir. İletim tarifeleriyle ilgili de aynı durum geçerli olup, tüm paydaşlardan görüş alınmıştır. Kaldı ki, paydaşlarca sunulan tüm görüş ve değerlendirmeler dikkate alınarak oluşturulan iletim tarifelerini, Bakanlığımızın ilgili kuruluşu olan ve Bakanlık politikalarını dikkate alarak çalışmalarını yürüten TEİAŞ sunmuş ve Kurumumuz onaylamıştır. 

Mevcut iletim tarifeleri incelendiğinde, bu tarifelerin yerli kaynakları cezalandırdığı, ithal kaynakların önünü açtığı iddialarının yersizliği görülecektir. Zira, çok üretim yaparak iletim sistemini daha yoğun kullananın haklı olarak daha fazla iletim bedeli ödediği bu yapıda, çok ödeyen kaynaklar sadece yerli kömür santralleri olmayıp; ithal kömür santralleri ve kapasite faktörü yüksek olan doğal gaz santralleri de aynı kapsamda yer almaktadır. Öte yandan az üretim yaptığı için toplamda daha az iletim bedeli ödeyen santrallerimiz de ağırlıklı olarak barajlar ve rüzgar santrallerinden oluşmakta olan yerli kaynaklara dayalı üretim yapan santrallerdir. 

Mevcut tarife modeli adil bir yaklaşımla oluşturulmuş olup değişken nitelik arz eden maliyetler üretilen enerjiye sabit maliyetler ise kurulu güce bağlı alınmaktadır. Adaletli bir yapıyla kim sistemi daha çok kullanıyorsa, yani sistemde daha çok maliyet oluşturuyorsa ona daha fazla iletim bedeli yansıtılmaktadır. 

EPDK;  düzenleme ve denetleme faaliyetlerinde ‘adalet’ olgusundan asla taviz vermemiştir. Vermesi de beklenmemelidir.  

Yerli kömürün EPDK tarafından desteklenmediği iddiasına gelince, devletimizin ortaya koyduğu enerji politikası çerçevesinde EPDK olarak yerli kömüre dayalı elektrik üretimini arttırmaya ve yenilenebilir enerji kaynak alanlarının geliştirilmesine yönelik düzenlemeleri hayata geçirdik. Bu düzenlemelerin en önemlisi ve sadece bir tanesi bu kaynaklar için alınan teminatlar ile ilgilidir.

Örneğin 500 MW kurulu gücünde yerli kömüre dayalı bir üretim lisansı başvurusunda daha önce 18.300.000 TL Kuruma teminat olarak sunulması gerekirken yaptığımız değişiklik ile Kurumumuza sunulması gereken teminat tutarı 7.500.000 TL’ye düşecektir. Bu karar ile yerli kömüre dayalı üretim lisansı başvurusunda Kurumumuza sunulması gereken teminat tutarı için yapılacak masraf %59 oranında azaltılmıştır.

Öte yandan, yerli kömüre dayalı santrallerin lisanslandırma ve inşaat süreçlerini kolaylaştırmak için Kurumumuz tarafından çıkarılan ikincil mevzuat kapsamında, kamulaştırmanın zamanlaması, gerekli belgelerin sunulma zamanlaması gibi konularda da pozitif ayrımcılık yapılmaktadır.  

Özetle EPDK olarak yerli ve yenilenebilir kaynakların ülkemize kazandırılması için üzerimize düşen sorumluluğu dün olduğu gibi bugün ve yarın da yerine getirmeye devam edeceğiz. 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun yetki ve sorumlulukları kanunlar ile belirlenmiştir ve Kurumumuz tüketici odaklı vizyonu ile 15 yıldır enerji sektörümüzün geleceği için çalışmaktadır. Kaynağı kim olursa olsun menfaat odaklı algı operasyonları;  başta Bakanlığımız olmak üzere hiçbir kurumumuz ile, ülkemize hizmet için çalışan sektör temsilcilerimizle ve aziz milletimizle aramıza nifak sokamayacaktır.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.