"Türkiye 2009'un ikinci yarısında toparlanır"

"Türkiye 2009'un ikinci yarısında toparlanır"
Rusya Federasyonu ile Türkiye İş ve Dostluk Derneği (RUTİD)'nin düzenlediği 'Küresel Krizin Türkiye'ye Bulaşma Kanalları ve Alınabilecek Tedbirler' adlı konferansta bir konuşma yapan Marmara Üniversitesi İngilizce İktisat Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr.

Öztürk, ABD'nin yeni başkanı Barack Obama'nın ekonomi paketinin sadece krizi erteleyeceğini, Rusya'nın ise sahip olduğu kaynakları ekonomik çeşitliliğe aktarması durumunda krizden çıkış şansı olduğunu belirtti. Öztürk, Türkiye'nin de 2009'un ikinci yarısından itibaren toparlanma sürecine gireceğini belirtti.

Doç. Dr. İbrahim Öztürk, Moskova'daki konferansta yaptığı konuşmada, kapitalizm rakipsiz kalınca kontrolsüz bir güç haline geldiğini kaydetit. Öztürk, "Kısa sürede çok para kazanma hırsını tetiklediğinden dolayı, kapitalizm kördür, önünü göremez. Kapitalizmin yeni bir felsefeye ihtiyacı var.'' dedi. 

Yaşadığımız sürecin asrın en büyük krizlerinden birine şahitlik ettiğini belirten Öztürk, ''Kriz çözümleri için kısa vadeli yorum ve analizler yapılıyor. Yaşadığımız reel ekonomik kriz kendini hissettirerek gelmesine rağmen, bir çok kişi krize hazırlık refleksi olmadığından dolayı hazırlıksız yakalandı. Japonya'da yüzde 0.5 faiz ile 20 senelik kredi alınabiliyorken, Türkiye 1 senelik vade ile yüzde 30 nominal faiz uyguluyor. Konut sektörünün patlamasıyla, gündelik yorumlar rehberliğinde hareket eden dar gelirli ailelerin de içinde olduğu bir borçlu kitle meydana geldi.'' dedi.


"OBAMA'NIN PAKETİ KRİZİ ERTELEYECEK"


ABD'nin ekonomik çöküşüne sebebiyet verecek parametrelerin hepsinin mevcut olduğunu belirten Öztürk, "ABD şu anda ticari açığı en yüksek ve yatırım için en riskli ülke. Buna rağmen yaymış olduğu spekülasyonlar nedeniyle ABD, kendini en risksiz ülke olarak lanse ediyor. Obama'nın paketi krizi çözmek yerine, erteleyecek.'' ifadelerini kullandı. Bereket, fırsat ve rızık damarının Batıyı artık terk ediyor olduğunu vurgulayan Öztürk, artık hiçbir gücün bunu geriye döndüremeyeceğini belirterek, ABD'nin geleceği ile ilgili ilginç tespitlerde bulundu:

"ABD mineral yakıt tedarikçisi Rusya ile mineral yakıt talebinde olan Çin arasına bir komisyon seti kurmak istiyor. Bu Deli Dumrul hikayesi ABD'nin son kumarı. Eğer bu oyundan başarısız çıkarsa tarihin en hızlı çözülen imparatorlukları arasına girecek. Bu çözülme sürecinde Arizona ve Teksas gibi ekonomik seviyesi düşük eyaletler finanse edilemez kurumlar haline gelecek. O birlik bozulmasın diye bu büyük kumar başlatılmış durumda.''


"TÜRKİYE 2009'UN İKİNCİ YARISINDA TOPARLANIR"


2009'un ikinci yarısından itibaren Türkiye için ekonomide müspet gelişmeler yaşanacağının altını çizen Öztürk, "Karşılıksız basılmasına rağmen dolar hala değer kazanıyor. Panik talep nedeniyle konjonktorel olarak dolar değer kazandı. Amerika'nın vakumladığı para tekrar ABD dışına çıkmaya başladığında bakir sektörlere, getirisi ve faizi yüksek olan ülkelere daha çok para akacak. Faizlerin diğer ülkelere göre yüksek olması sebebiyle en iyi alternatiflerden biri, yükselen piyasalar bağlamında geleceğin ülkesi Türkiye olarak ortaya çıkıyor. Bu da gösteriyor ki yılın ikinci yarısından itibaren Türkiye'yi olumlu bir hava bekliyor. 2008 yılında Türkiye'nin cari açığı 40 milyar dolar dolaylarındaydı. 2009'da ise Türkiye'nin bu açığı 20 milyar dolar civarında olacağı öngörülüyor. Yatırımları finanse edebileceğimiz yerli kaynağımız olmamasına karşın, Türkiye'de 2008'in son çeyreğinde ülke ekonomisi, reel ekonomik krize rağmen yüzde 5 büyürken, bankalar finansal güçlerini yüzde 8 oranında arttırdılar.'' dedi.

Rusya'nın dünya üzerinde oynadığı etkin rolün de değişerek gelişmeye başladığını belirten İbrahim Öztürk, Rusya'nın, petrol-gaz gelirlerinin beklenmedik şekilde artmasından dolayı Merkez Bankası rezervlerini 500 milyar doların üzerine çıkardığına işaret etti. Kriz nedeni ile bir miktar kayıp yaşansa da Rusya'nın, bu parayı üretimi çeşitlendirmek için kullanması halinde ileriye dönük çok önemli bir yatırım yapmış olacağına işaret eden Öztürk, "Rusya tek kaynağa bağımlı zenginlikten çeşitlendirilmiş bir üretim ekonomisine geçişte etkin bir şekilde piyasa mantığına kanalize etmek gibi bir ajandaya sahip olmalı. Rusya'da bu ivme ve dinamizm başlamış durumda. Rusya'ya ithalat yapmak yerine, bu ülkede üretim ve yatırım yolları aramak lazım.'' diye konuştu.


RUSYA'DA FAALİYET GÖSTEREN ŞİRKETLERE TÜYOLAR


Şirket yönetiminde dikkat edilmesi gereken noktalara da işaret eden Öztürk; rakip analizi, profesyonel ve güvenilir uzman kadro temini, hedef piyasayı tanıma, verimlilik kavramını keşfetme, işletme bütçesinin belirlenmesi, fizibilite çalışmaları yardımıyla yeni yorumlar geliştirerek müşteri memnuniyetini önplanda tutma, ürün çeşitlendirmesi, piyasa çeşitlendirmesi ve müşteri çeşitlendirmesi ile ilgili çalışmaların öne çıkarılmasını istedi.

Kriz döneminde yapılması gerekenlere değinen ekonomi Öztürk; işletmenin yoğun çalıştığı dönemde dikkate değer bulunmayan giderlerin tespiti ve yok edilmesi, nakit yönetimi, bütçe hazırlanması, rakip firmaların durumunun takip edilmesi, işten çıkarma yerine adalet duygusunu zedelemeden işçilerin ücretlerinde yapılacak indirimler, mevcut müşterileri kaçırmamak için daha fazla ilgi ve daha fazla hizmet götürülmesi gerektiğini belirtti.


RUSYA İLE ULAŞIM YOLLARI GELİŞİYOR


Moskova'da görev süresi dolan Türkiye Moskova Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Bahri Can Çalıcıoğlu da konferansta yaptığı konuşmada, Rusya ve Türkiye arasındaki demiryolu taşımacılığının geçmişte imzalanmış protokol antlaşmalarının tadil edilmesiyle yeni bir boyut kazandığını, bu bağlamda Samsun Limanı ile Rusya Azak Denizi'ndeki Kafkas Limanı arasında demiryolu taşımacılığının başlatılacağını söyledi. 2014 Soçi Olimpiyatları koordinasyonu kapsamında Rusya'nın konumu icabı hiçbir finansmandan kaçınmayacağını söyleyen Çalıcıoğlu, Türkiye'yi bir çok kolda, özellikle inşaat alanında büyük bir ihracat fırsatının beklediğinin altını çizdi. 

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.